Zor soru

Bir süredir eşlerin birbirini aldatmaları üzerine düşünüyorum ve konu daima “Nasıl mutlu olunur”a gelip dayanıyor. Cevabı zor olan bir soru bu. Basit cevaplarla yetinmek yerine, “Mutluluk nedir?” sorusunu sormuş ve buna cevap aramış filozofların ne dediklerini bilmemiz gerekiyor.

Immanuel Kant, iyi yaşamayı “insanın seçtiği yaşam biçimini, başka insanlarla da zengin ve tatmin edici şekilde yaşaması” olarak tanımlıyor.

Eğer bu tanımı kabul edersek, bugünün Türkiye’sinde bizlerin mutlu olabilmesinin hemen hiç imkânı yok demektir.

Üstelik Kant’ın tanımında, insanın mutlu olabilmesi, hayatından aldatma kavramını tamamen çıkarması ve birlikte yaşamayı tercih ettiği insana karşı sadakat kavramını hayatına sokmasıyla olabilir.

Antik Yunan’da filozoflar, durmadan hayatın anlamı ve orijini konusu üzerine kafa yordular.

Bu Sokrat’a kadar böyle sürdü. Sokrat ise “İyi yaşam biçimi hangisidir?” sorusunu ortaya atarak bir anlamda filozofinin sorunsalını tamamen değiştirdi.

Sokrat, üzerinde düşünülmüş, bilgiyle çalışılmış yaşamın iyi yaşam olduğunu düşünürdü. Kendisine bilgiye dayalı bir yaşam kurabilmiş, anlamlı ve güzel hedefler koyabilmiş ve diğer insanlara anlamlı tepkiler verebilen insanların hem mutlu olacaklarına hem de iyi yaşam idealini yakalayabileceklerine inanırdı.

Seneca ise kendi doğasıyla uyumlu yaşam kurabilmiş insanların mutlu olacağını düşünürdü. Stoik ekolün bu tavrı muhakkak çapkın erkeklere çok uyuyordur. Bu hayli egoist bir tanım ve doğrusunu isterseniz gönül rahatlığıyla aldatabilmek için insanın hayli egoist olması gerekiyor.

Egoizm denilince aklıma Ayn Rand geldi. Rand, başarılı insanın sadece kendi idealleri peşinden tavizsiz ve egoist bir kararlılıkla koşan insanlardan çıkabileceğini söylemiştir.

Herkesin “Yapma” dediğini yapan, sadece kendisini düşünerek davranan insanlar, onun için birer üstün insanlardı.

Bu düşüncede olduğu için Rand, kocasını rahatlıkla aldatmaktan hiç geri durmadı. Tercihi de genç öğrencileriydi.

Ayn Rand hayli mutluydu, bunu da bilmeniz gerekiyor.