"Koalisyonun zaferi"
Fenerbahçe seneler sonra Galatasaray'ı yendi. Ali Koç ikinci derbi galibiyetini aldı. Fatih Terim, yine kaybettiği bir maçın ardından konuşma yapmamak; eleştirileri azaltmak için kendini attırma taktiğine başvurdu. Galatasaray yine bir Fenerbahçe maçında stresten dağıldı. Sahaları da kapanır hocaları da ceza alır. Hakem Halil Umut Meler olabildiği kadar iyi maç yönetti. Şimdi gelelim maça...
Bir kere Fenerbahçe maça koalisyon 11'i ile başladı. Hafta içi başkan Ali Koç; Vitor Pereira, Mert Hakan, İrfan Can ve Mesut Özil'le birlikte bir toplantı yapmıştı. O toplantı sonucunda "Önde top tutmaya dayalı, topu bilenlerin sahada olduğu" bir takım çıktı sahaya. 4'lü savunmanın merkezi Kim ve Tisserand, solunda Novak vardı, Ferdi sağ bekti. Önlerinde Sosa, Zajc ve MHY dizilmişti. Ön alanda en uçtaki Berisha'nın solunda Mesut sağında İrfan vardı. Bu kadro "Topa sahip olurlarsa kimseye vermezler" kadrosuydu. Galatasaray iki kez bu pas trafiğini bozup 2 hızlı akınla 2 pozisyon buldu. Feghouli'yi Berke engelledi. Kerem golünü attı. Bu dakikadan sonra Fenerbahçe için iş daha zordu. Pas yapsalar da boşluk bulmak zorundaydılar ve G.Saray kontralarına cevap vermek durumundaydılar. Lakin tersi oldu. G.Saray önde olan bir takımın yememesi gereken bir kontrada yakalandı, Mesut golü attı. Sonra F.Bahçe iyi oynamaya başladı. Devre sonuna kadar iyi oynadılar ama üretken olamadılar.
2. devreye de konuk ekip iyi başladı. Son anda engellenen ataklar hep F.Bahçe lehineydi. Ta ki 65'e kadar. Vitor Hoca o anda koalisyon kadrosunu bozdu ve 3-5-2'ye döndü. Sosa ve İrfan çıkınca da ön alanda top yapılamamaya başlandı. G.Saray baskısı arttı. Berke, Cicaldau ve Diagne'ye gol izni vermedi. 2 kez de Kim, son an dokunuşları ile golleri engelledi. G.Saray, maç başı bulamadığı pozisyonları üst üste buldu. Diagne'nin VAR'dan dönen golü ile G.Saray bir kez daha moral bozukluğuna girdi. Fener hiç bir şey oynamazken Crespo kimsenin beklemediği bir golle galibiyeti getirdi.
Bu galibiyet 65. dakikaya kadar maça ve oyuna hakim olduğu futbol, Ali Koç-Pereira-Mesut-İrfan-MHY koalisyonunun başarısıydı. Oyun olarak çökülen dönemde ise Vitor'un transferi Crespo'nun golü atması tamamen ironiktir. Trabzonspor, Antep maçını kazanırsa G.Saray'ın ligle işi neredeyse bitmiş durumda olur. Fener'in de işi zor. Ama bu galibiyet morali yukarı çıkartır. Vitor Hoca ile takım arasında ilişkileri tamir eder. Şimdi ilginç bir fikstürü var Fenerbahçe'nin. Üst üste 4 galibiyet takımı ummadığı bir yere getirebilir. Koalisyonun devam etmesi, Ali Koç'un takıma koyduğu eli hiç çekmemesi ve Enner'in dönmesi 4 maçlık seri getirebilir.
Kim Min Jae ve genç kaleci Berke çok çok iyi oynadılar. Ama Fener'in starı İrfan Can'dı. Mert Hakan, yorulana kadar Mesut ve Ferdi bir de Zajc ekstra övgüyü hak ediyorlar. Kerem Aktürkoğlu övgüleri hak eden çok iyi bir futbolcu. Cicaldau da öyle. Morutan bir büyük maçta daha silik kaldı. Takımın geri kalanı gergin ve skor olarak geride olduğu dakikalarda düşüktü. Terim, tartışılmalı. "Bu gençleştirme stratejisi başka bir hoca ile mi olmalı?" sorusu sorulacaktır.