'Çekirge kafalar' için nasıl bir eğitim?
İSTANBUL Kültür Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nin 2 gündür süren sempozyumunda hem Türk hem de İngiliz akademisyenler, "Dijital Çağda Teknoloji, Eğitim ve İnsan" konusunu tartışıyor. Bu sempozyumdaki panelistlerden biri de bendim. Teknolojinin eğitimden dışlanmasının mümkün olmadığı, ancak teknolojinin amaç değil, bir araç olduğu ve eğitimdeki tüm sorunları çözecek bir sihirli değnek olmadığı dile getirildi.
Gerçekten de bilgiye "bir tık uzaklıkta" olan günümüzün öğrencilerinin eğitiminden teknolojiyi dışlamak mümkün değil. Teknoloji onların her şeyi. Elleri, kulakları, arkadaşları ve bilgi kaynakları.
Bu öğrencilere geçmişin öğrenme metotlarıyla ders anlatmak mümkün mü?
Bugün dün öğrettiğimiz gibi öğretebilir miyiz?
Elbette öğretemeyiz.
Çünkü onlar geçmişin metotlarıyla işlenen derslerden çok çabuk sıkılıyor, dikkatlerini toplayamıyor.
Geçen gün okuduğum bir makalede bu öğrenciler için kullanılan tanıma rastladım:
"Çekirge kafalılar."
Bu tanımın kullanılma nedenine gelince; bu öğrencilerde düşünce atlamaları söz konusu. Siz bir konuyu konuşurken onlar tamamen başka bir konuya atlıyor başka bir konuyla ilgili soru soruyor. Çekirgenin zıplaması gibi konular arasında hızla geçiş yapıyor, zıplıyorlar.
Öğretmenin merkezde olduğu ve bilgiye ulaşmakta tek adres kabul edildiği bir eğitim sistemi artık onların ilgisini çekmiyor. Öğretmen ve öğrenci ortaklığının söz konusu olduğu yeni bir öğrenme ortamı bekliyorlar. Bu yeni sosyal dinamik öğrenme ortamı yaratılmasında teknoloji de bir amaç değil, araç olmalı.
Bu ortamın oluşmasında öğretmenlerin eğitimi büyük önem taşıyor. Teknoloji kullanımında ustalaşan öğrencilerinden geri kalmamaları gerekiyor. Powerpoint hazırlayarak ders sunumu yaptığı için birçok öğretmenin kendilerini Bill Gates zannettiklerini söyleyen öğrenciler, öğretmenleriyle çok eğleniyor. Teknolojide geri kalan öğretmenin sınıf içindeki saygınlığı sarsılıyor.
Bu yüzden "çekirgeler" için oluşturulacak yeni öğrenme ortamlarında öğretmenlerin eğitimi büyük önem taşıyor. Geçmişin yöntemleriyle yetişen öğretmenlerle aralarında "kopan" bağı kurmak lazım. Hiç yatırım yapılmamış öğretmenlerden günümüz teknolojisiyle eğitim vermelerini beklemek de onlara büyük haksızlık. Bunun için teknolojiye yatırım yapan kurumların da sistemin de, "öğretmenine" de aynı oranda yatırım yapması gerek.
Yoksa Steve Jobs'un dediği gibi: "Teknoloji, eğitimdeki yanlışları düzeltmiyor."
- Yüzdelik dilimlerinizi nasıl kullanacaksınız?5 yıl önce
- Kendi kayıt alanından tercih yapan avantajlı olacak5 yıl önce
- Yerel yerleştirmeye katılmayana 'sınavlı' tercih yok5 yıl önce
- 1.2 milyon öğrenci için 'lise tercih' maratonu başlıyor5 yıl önce
- 31 Temmuz'da sınav sonuçları açıklanacak5 yıl önce
- 15 dakika kuralı var, 1 saat önce sınav yerinizde olun5 yıl önce
- Acele etmeyin, işlem hatası yapmayın Adaylar en basit sorularda hata yapıyor5 yıl önce
- Önyargılı olmayın, 1 soru ile binlerce sıra atlayın5 yıl önce
- TYT için adres ALES soruları gösteriliyor5 yıl önce
- Zorunluluk varsa istemedikleri liseye gidecekler5 yıl önce