Bir dersten daha geçtiler
Şampiyonlar Ligi macerasının Bursaspor’un ligdeki hareket kabiliyetini sınırlayacağı kesin. Ne denilirse denilsin dün ufak ufak Devler Ligi’nin marşını mırıldanıyordu Yeşil-Beyazlı oyuncular. Gerçi dün akşam maça başlangıçları çok büyük bir sorun yaşamayacaklarını işaret eder tarzdaydı. İlk dakikadan itibaren rakip kaleye inmekte sıkıntı çekmeyeceklerini gösterdiler. Henüz 3. dakikada golü bulabilirlerdi.
Eskişehir savunmasının yavaşlığı, filmin daha ilk yarım saati içinde düelloyu Bursa’nın kazanacağını anlatıyordu. Es-Es, orta sahada çok şey beklediği Pele’nin top kayıpları ve Tello’nun da isteksiz futbolu nedeniyle kolay lokma imajı sergiliyordu.
Bursa’nın her şeyden önce ‘iştahlı’ futbolu tribünler için tatmin ediciydi. Orta sahada Hüseyin ve Ergic’in varlığı, İnsua’nın pozisyonlara dahil olmadaki becerisi Timsah’ın özgüvenli bir futbola imza atmasını sağlıyordu. Ama her zaman rakibin hatasını kovalayan Bursa, bu kez kendi hatasını affetmeyen Eskişehir karşısında bir anda geriye düştü.
Maçta dengelerin değişmesine neden olan ilk olay ise önce Doğa’nın, sonrasında Sezer’in sakatlanıp kenara gelmesi oldu. O ana kadar mücadele gücüyle rakibine direnmeyi bir şekilde beceriyordu konuk ekip. Ama zaten savunmadaki defoları kapatmaya çalışırken, bu iki oyuncunun da savaş alanını terk etmek zorunda kalmasıyla ilk sarsıntıda yıkılacak hale geldiler.
Aslında Bursa ikinci yarı ikna edici bir tempoya sahip değildi. Özellikle 60. dakikalarda “Şampiyon ilk yenilgisini alacak herhalde” düşüncesini benimsememize neden oldu. Ama 2 kez kanattan hızlı gelerek 2 gol bulmayı bildi Bursa. İlk golde kalecinin büyük bir hatası vardı. 2. golde de ani bir baskınla işi bitirdiler. Bu durum, kapanan bir takım karşısında yenik duruma düşme konusunda pek tecrübesi olmayan Bursa’nın ‘büyüklük üniversitesi’nden aldığı bir dersin vizesini geçer notla tamamlaması anlamına geliyordu. Timsah’ın eleştirilmesi gereken yönlerine de değinelim. Sakatlıklar nedeniyle rakibin dengesi oyun içinde çok bozulduğundan Bursa’nın bir anda öne geçmesi kimseyi kandırmamalı. İlk yarıda geriye düştükten sonraki oyunlarında genel hatlarıyla bir sıkıntı yoktu. Ama ikinci yarıya daha etkileyici bir şekilde girmeleri gerekiyordu.
