Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Millet İttifakı, üç gün süren krizden sonra tekrar bir araya geldi ve yeniden tek yumruk halinde Kemal Kılıçdaroğlu’nu ittifakın ortak cumhurbaşkanı adayı olarak ilan etti.

        Millet İttifakına dahil olan diğer beş siyasi parti genel başkanlarının da Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacakları açıklandı.

        Ayrıca, İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanları Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş’ın, seçimi kazanması halinde Kılıçdaroğlu’nun uygun gördüğü zamanda ve tanımlanmış görevlerle Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak atanacakları duyuruldu.

        *

        Kılıçdaroğlu’nun adaylığı aslında geniş bir kesimde başlarda tedirginlik yaratıyordu.

        Erdoğan’a karşı zayıf kalır mı, seçimi kaybedebilir mi diye düşünülüyordu.

        İyi Parti lideri Meral Akşener de aynı görüşteydi ve bu nedenle masada sorun oluştu.

        Akşener ve onun gibi düşünenler, Kılıçdaroğlu yerine İmamoğlu ya da Yavaş’ı aday olarak görmek istiyorlardı.

        Ancak, ittifak arasında gelişen ve krize yol açan bu sıkıntıya sonunda öyle güzel bir çözüm bulundu ki, o kesimde yer alan herkes yeni kararla daha mutlu oldu.

        Yavaş ve İmamoğlu’nun da cumhurbaşkanı yardımcısı olarak sürece dahil edilmeleri, çok akıllıca bir hamleydi ve Millet İttifakı’na gönül verenlerin tüm eksiklerini ve tedirginliklerini bir anda ortadan kaldırıverdi.

        *

        Tüm bu gelişmelerin üzerinden 5 gün geçti,

        Millet İttifakı yandaşlarını bu güne kadar hiç bu denli mutlu, özgüvenleri böylesine yüksek ve seçimi kazanmaya bu derece yakın hissettiklerini görmemiştim.

        Dün 14 Mayıs olarak kesinleşen seçime oldukça az bir zaman kaldı.

        Kılıçdaroğlu üzerine ağır bir yük ve görev alarak yola çıktı.

        Adaylığının açıklanmasının ardından yaptığı konuşma çok birleştirici ve ülkenin tümünü kucaklayıcıydı.

        Türkiye’nin en ihtiyaç duyduğu konuya, yani barışa ve kardeşliğe önemle değindi.

        Umarım, seçim atmosferi boyunca bu kararlılığını bozmaz ve en büyük gayretinin ülkemizi bereketli, huzurlu, neşeli, özgür, adaletli günlere taşımak olduğunu geri plana atmaz.

        *

        Eğer Millet İttifakı kazanırsa, belli ki Türkiye bundan böyle uzlaşı, ortak akıl ve istişare kültürüyle yönetilecek.

        Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme Geçiş ile birlikte büyük değişimler de yaşanabilir

        Kuvvetler ayrılığı yeniden tesis edilecek, partili cumhurbaşkanlığı dönemi kapanacak, Anayasa’ya özgürlükçü anlayış kazandırılacak, insan onuru Anayasa’nın temel esası olacak, eleştiri hürriyeti güvence altına alınacak, hayvan hakları ilk kez Anayasa’ya girecek, parti kapatma ve dokunulmazlığın kaldırılması zorlaştırılacak, kadına şiddetten suçlu bulunanlar milletvekili olamayacak, meclisin denetim yetkisi güçlendirilecek, hükümete hesap sorulabilecek, HSK ve YÖK kapatılacak, OHAL kararlarına son verilecek gibi pek çok değişim ve yenilik bizleri bekliyor olacak.

        Görünen o ki, son 20 yılın en çekişmeli ve heyecanlı seçimine tanık olacağız.

        Umarım, her şey şeffaflık ve eşitlik ilkesinde yürür de, kaliteli ve huzurlu bir seçim süreci geçiririz.

        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00
        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar