Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Neremiz doğru ki, deprem tartışmalarımız, depreme yönelik davranışlarımız doğru olsun.

        Olmuyor tabii ki de..

        Dertlerimiz, skandallarımız, yolsuzluklarımız, ihmallerimiz, sorumsuzluklarımız, pişkinliklerimiz yetmiyormuş gibi, şimdi de başımıza, “jeofizik yöntemlerle binaların dayanımlarını belirleyeceğini” iddia eden fırsatçılar ve sözde bilim insanları çıkmış.

        Çıkmış diyorum, çünkü bu ifadeyi deprem ve yapı konusunda en üst düzeydeki uzman kurumlardan biri olan “Yapı-Deprem Mühendisleri Platformu” özel duyuru yaparak kullanıyor.

        Kullanmakla kalmıyor, halkı ve medyayı da ciddi biçimde uyarıyor.

        *

        Yapı-Deprem Mühendisleri Platformu’nun saptamalarına göre, bir takım fırsatçılar yurttaşların endişeli bekleyişini istismar ediyorlar.

        Karot almanın binayı zedeleyeceği ve karot almaksızın da beton dayanımının tespit edilebileceği iddiasıyla, çalışma prensibi yapı-deprem mühendislerince uzun zamandan beri bilinen, ancak güvenilir sonuçlar vermeyen yaklaşık bir ölçüm yöntemini, sözüm ona “ileri bir jeofizik yöntemmiş” gibi pazarlayarak vatandaşların aklını çelmeye çalışıyorlar.

        Yapı-Deprem Mühendisleri Platformu sadece bu tip yöntemler uygulayanlara değil, bazı bilim insanlarına karşı da öfkeli ve tepkili.

        Bilim etiğini hiçe sayan bir takım sözde bilim insanları olduğunu belirten Platform, bu kişilerin de “jeofizik ölçümlerle binanın göçmeye karşı dayanımını belirleyeceklerini” iddia ettiklerini ve bu sözlerle insan aklı ile alay ettiklerini vurguluyor.

        Sözü edilen yöntemin yapı-deprem mühendisliğinde yapının göçme dayanımını belirleme bağlamında hiçbir anlam ifade etmediğini ise özellikle anlatıyor.

        *

        İnşaat Mühendisleri Odası ve İTÜ Afet Yönetimi Enstitüsü de yayınladıkları bildirilerle benzer görüşleri iletmişlerdi.

        Halkın tedirgin bekleyişinin farkında olan İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) bu konuda yayınladığı tek sayfalık afiş / duyuruda “Mevcut Bina Durum Tesbiti” başlığı altında bu işlemin yapı-deprem mühendislerince Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği’nde (TBDY 2018) tanımlanan bilimsel kurallar çerçevesinde nasıl yapılacağını halkın anlayacağı bir dille açıklıyor.

        Aslında kafa karışıklığına hiç gerek yok.

        Tüm bu kurumların ortak görüşünü şöyle özetleyebiliriz:

        Deneyimli uzman mühendislerce yapılan kapsamlı çalışmaların sadece bir ayağı olan beton dayanımı tespiti için en güvenilir bilimsel yöntem, mevcut yapıya zarar vermeden karot alımı ve karotların laboratuvarda test edilmesidir.

        Bu yöntem yönetmeliklerde de zorunlu kılınmıştır.

        *

        Son depremlerde on binlerce can kaybettik.

        Türkiye’nin her köşesi ise tedirginlik içinde yeni depremleri çaresizce bekliyor.

        Büyük yıkımlara ve kayıplara neden olan ilkel mühendislik ve müteahhitlik sistemlerinden artık vazgeçmeliyiz.

        Bilimsel gerçeklerden hiç söz etmeksizin, bu kaos ortamından faydalanmak isteyen fırsatçılara karşı duyarlı olmalıyız.

        Halkı da bu tiplerden uzak tutmaya çalışmalıyız.

        Ki, burada bizlere de, yani medya kuruluşlarına da önemli görevler düşüyor.

        Ekranlara çıkarılan bilim insanlarına çok dikkat edilmesi ve her birinin özenle seçilmesi gerekir.

        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00
        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar