'Suriye'ye asla...'
HÜKÜMET dün Meclis’ten geçirdiği tezkereye bağlı olarak özellikle Suriye’ye asker sokar mı?
TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in yeni yasama yılının başlaması dolayısıyla önceki akşam verdiği resepsiyonda konuştuğum üç bakan da aynı şeyi söyledi:
“Bize dönük bir saldırı olmadığı sürece bizim sınır ötesine geçişimiz şu aşamada söz konusu olmaz...”
Bunu söylemekle birlikte bir noktaya daha dikkat çektiler:
“Eğer koalisyon güçleri Suriye’de bir kara operasyonuna girerse biz de onlarla gireriz...”
Peki, koalisyon güçleri veya onun çekirdeğini oluşturan ABD, İngiltere ve Fransa bir kara operasyonu düşünüyor mu?
Resepsiyonda bazı diplomatlarla da sohbet ettim, verdikleri mesaj netti:
“Koalisyon olarak Suriye’de herhangi bir kara operasyonunu kesinlikle düşünmüyoruz. Evet, bazı kara birliklerimizi IŞİD ile savaşanlara destek amacıyla Irak’a yolladık. Ama o Irak’la sınırlı kalacak, Suriye asla olmayacak...”
Olmasının zorlukları da sıralandı. Suriye krizinin başladığı günden bu yana Şam yönetiminin arkasında duran Moskova’nın tutumunu henüz değiştirmediği anımsatıldı.
İran ve Çin’in de Rusya paralelinde hareket ettiğine dikkat çekildi
EL-ABADİ’NİN MESAJI
Meclis’te dün kuliste otururken emekli büyükelçi, CHP Milletvekili Osman Korutürk, Irak’ın yeni seçilen başbakanı Haydar El-Abadi’nin New York Times’a verdiği demecini gösterdi.
El-Abadi, “Suriye’de başlattığı operasyonun Şam yönetimine karşı olmadığı yönündeki Washington’un mesajını Suriye Devlet Başkanı Esad’a bizzat ilettiğini” belirtiyordu.
Yakın geçmişte ABD, İngiltere ve Fransa hükümet yönetimlerinden yapılan açıklamalar da aslında bunu doğruluyor.
DOĞAL TAMPON
Böyle bir durumda Türkiye’nin tek başına hareket etme şansı var mı?
Söylenen, sınır boyunda güvenlikli bir alan oluşturulması için askerin girmesi.
Ancak bunun öyle çok da kolay olmadığını, herhangi bir internet haritasından Suriye’ye bakanlar anlar.
Çünkü Suriye sınırı boyunca uzanan Kamışlı, Amuda, El Derbesiye PYD kontrolünde, 10 kilometre sonra sıralanan Resulayn, Tel Halaf, Telabyad ise IŞİD’in elinde.
Onun 15 kilometre sonrasında başlayan Kobani’de de PYD ile IŞİD günlerce çatışıyor, sonrasında IŞİD kontrolü yeniden başlıyor.
Bu kentler öyle küçük falan da değil, Kobani 600 bin, Resulayn, Telabyad ve diğerlerinin en düşük nüfusu 200 bin...
Üstelik bu kentlerde şehir gerillası eğitimli PYD ve IŞİD, birbirleriyle savaşmakla birlikte Türkiye’nin Suriye’ye girmesi halinde müdahalede bulunacağını söylüyor.
Peki bu durumda Türkiye ne yapar? Aslında yapacağını tezkere çıkmadan hayata geçirmiş, bir zamanlar tarıma açacağını söylediği mayınlı arazinin içinde cepler oluşturmuş.
IŞİD’den kaçanları Selim, Kor Ali, Karaali, Yumurtalık, Kosik, Kop, Karamuk’ta bu alanların içine almış, doğal tampon bölgesini çoktan oluşturmuş.
Bundan sonra yapacağı tek şey ise bu alanlara bir tehdit yaklaştığında müdahale etmek...
Onun ilerisi ise içinden çıkılmaz bir bataklık...
- Orta Doğu'nun sinir uçları…1 gün önce
- Trajik zihin…3 gün önce
- Dünyanın konsültasyon raporu...6 gün önce
- Fetvasını arayan İran…1 hafta önce
- Gençleşemiyoruz...1 hafta önce
- Mr. Fico…2 hafta önce
- Elektrikli otomobil savaşı...2 hafta önce
- Anneler günü…2 hafta önce
- Güç savurması…3 hafta önce
- Nüfus kalmayınca3 hafta önce