Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Keşfet

ANKARA Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş üç yıl önce bahsetmişti.

Ortak bir dostumuzun evindeki akşam yemeğinde sohbet ederken kentsel yapılaşmanın Ankara’nın %3’ünü oluşturduğunu, geri kalan %97 arazinin boş olduğunu belirtti.

Daha önce Belediye Başkanlığı yaptığı Beypazarı örneğinden yola çıkarak, bu alanlarda tarımsal proje uygulaması yapacağından söz etti.

O gün bunları anlatırken oldukça heyecanlıydı…

Uygulamaya nerede başlayacağından, hangi alanları kapsayacağına kadar her bir detayı bir çırpıda sıralamıştı.

Kırsal Kalkınmada Başkent Modeli’nin geldiği noktayı anlattığı dünkü etkinlikte gördüm ki epey bir yol almış.

BİZ BU İŞİN TARLASIYIZ

Hatta bir adım da ileri götürmüş…

Salonu dolduran çiftçiler de bunun kanıtıydı.

Yavaş, bu sürede her kesime dokunmuş…

Sadece çiftçilere değil, onların ürettiklerinden elde edileni de yoksul halka vererek yol almış.

Hem de bir elin verdiğini, ötekinin görmediği, dilediği yerden gıda alabildiği Başkent Kart sistemini sağlıklı bir şekilde işleterek.

Bütün bunları da sesini yükseltmeden, sakin üslubunu koruyarak hayata geçirdi.

Sunum sırasında ekrana yansıyan çiftçilerin şu üç cümlesi gelinen noktanın özetiydi:

“Biz bu işin tarlasıyız… Bir taneden yeniden ürettik… Büyükşehir önümü açtı, ben de oradan yürüdüm, buraya geldim…”

AKŞENER- KILIÇDAROĞLU

Tabii biz gazeteci milletinin gözü de bunların ötesinde, HDP ve adaylık üzerinden araları soğuyan CHP lideri Kılıçdaroğlu ile İYİ Parti lideri Meral Akşener’in üzerindeydi.

ABB Başkanı Yavaş ikisini de kapıda karşıladı ve salona birlikte geldi.

Bu görüntü uzun süre alkış aldı.

Oturduktan sonra aralarında bir sohbet olacak mı diye odaklandım, bir ara Akşener dönüp bir cümle söyledi, Kılıçdaroğlu samimi bir yüz ifadesiyle devamını getirdi.

Ancak sohbet akıp gitmedi, bir noktada kesildi.

Yüzler sabitti, ama geçmişte olduğu gibi bir ağabey-kız kardeş görüntüsü de yoktu.

BİZİ KENDİNE MAHKUM KILIYOR

Bu noktaya gelinmesinin nedeni de aslında HDP’ye bakanlık değil.

İYİ Parti’de uzun süredir var olan, dipten gelen hayıflanmanın sonucu.

Çünkü bir süredir Kılıçdaroğlu’nun adaylık üzerinden gerçekleştirdiği söz bağlamı İYİ Parti’de rahatsızlık yaratıyor.

Buna Yalova ve Edirne belediyelerinin etkinliklerinde, “Sayın Cumhurbaşkanım” diye Kılıçdaroğlu’nun kürsüye daveti eklendi.

Buna ilk aşamada 6’lı masadaki liderler, CHP’nin ortaya çıkan dezavantajını gidermesi için yol verdi.

Ancak devamı yüksek tonda gelmeye başlayınca ve Kılıçdaroğlu da “yapacağım, gerçekleştireceğim” cümleleriyle tek başına yapacak gibi mesajlar verince diğerlerinden tepkiler gelmeye başladı.

“Bu işi önce benimle konuşmadan nasıl adaylığını ilan etmeye kalkarsın?” yaklaşımı öne çıktı.

“Bizi, adaylığına zorunlu mahkum kılıyor” bakışı bir süredir İYİ Parti’de mevcuttu.

Hatta sahada Mansur Yavaş ile kazanılacağına yönelik tutum da açıkça ortaya konuldu.

ORTAK KARAR YOKSA

Buna CHP’den gelen yanıt samimiydi:

“6’lı masada kararlaştırmadığımız bir konuda biz nasıl çıkıp da ortak çözümümüz gibi sunarız. Ortak karara bağladığımız konularda birlikte çözeceğimizi zaten söylüyoruz. Ama ortak karara bağlamadığımız konularda da biz yapacağımızı söylüyoruz.”

İYİ Parti’den gelen yaklaşım da aynı netlikteydi:

“O zaman CHP iktidarında olacağını söyleyin; bizi zorunlu mecburiyette bırakan tutumdan ve söylemden uzaklaşın…”

“İTTİFAKIMIZIN İKTİDARINDA”

CHP lideri Kılıçdaroğlu dün ABB etkinliğinde “ben” demedi, ilk kez “ittifakımızın iktidarında yapacağız” cümlesini kullandı.

Akşener de bu tür etkinliklerde konuşmama tutumunu devam ettirdi, daha önce bildirdiği gibi dün de tutumunu sürdürdü ve kürsüye çıkmadı.

Hemen belirteyim ki bu durumdan daha önce Kılıçdaroğlu da haberdardı...

Ancak bütün bunlar aradaki soğukluğun giderildiği anlamına gelmiyor.

Aktarıldığına göre, ABB’nin etkinliği sonrası gerçekleşen İYİ Parti Başkanlık Divanı toplantısına da bu hava yansımış, CHP liderinin dili eleştirilmiş.

Özeti şu ki, iki lider dün bir araya geldi; ama aradaki soğukluk devam ediyor.

Kılıçdaroğlu’nun 2 Ekim’deki zirve için İYİ Parti’ye yapacağı zirve öncesinde gerçekleştireceği parti turlarına kadar yeni bir görüşme olur mu bilinmez.

Ama bir gerçek var ki İYİ Parti’de hava soğuk…

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar