CHP'ye 'Sınırında kalacağım' mesajı
Yemin töreninin yapıldığı TBMM’de dün bir kapıdan diğerine uzanan 200 metrelik koridorda her bir adımda yeni bir hükümet kuruluyordu.
İlginç olan ise siyasal düşüncesine yakın koalisyon modelini geliştirip bunu olmuş bitmiş gibi sunmasıydı.
Bütününe bakıldığında ise “arka kapı diplomasisinin” dışında ne koalisyon, ne de TBMM Başkanlık seçimi için bir uzlaşı vardı.
Bütün bunlara karşın olmaya en yakın senaryo AK Parti-CHP koalisyonu ve kasımda seçim...
AK Parti-CHP koalisyonunun önündeki engel ise Cumhurbaşkanı’nın konumu ve 17/25 Aralık soruşturmalarının koalisyon şartı yapılması.
GÜVEN SORUNU
Bir de karşılıklı güven sorunu.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, yakınlarına aktardığına göre, görevi alıp geldiğinde AK Parti Genel Başkanı Davutoğlu ile bütün meseleleri en ince detayına kadar görüşmekte kararlı.
Anlaşılan o ki, bir arka kapı diplomasisi AK Parti-CHP arasında hâlâ devam ediyor.
Kılıçdaroğlu’nun yakınlarının aktardığına göre ise geçici TBMM Başkanlığı’nı üstlenen Deniz Baykal ile dün sabahki görüşmesinde de koalisyonların zorlukları üzerine sohbet etmiş.
Koalisyonlarda ne gibi zorluklarla karşı karşıya kalınacağı konusunda Baykal’ın tecrübelerinden yararlanmış.
TBMM Başkanlığı konusu bu görüşmede ele alınmamış.
Partinin bugün yapılacak Merkez Yürütme Kurulu’nda TBMM Başkanlığı’nı netleştirme kararlılığını hemen herkese aktarmış.
CHP’deki kanaat, AK Parti’nin çıkaracağı adayın seçilmesi için sonuna kadar uğraşacağı noktasında.
Bir uzlaşı sağlamanın zorluğunu da görüyor, ayrıca geçen dönem vardıkları uzlaşının genel kurul salonunda son dakika önerileriyle değiştirilmiş olduğunu da unutamıyor.
Bir de Cumhurbaşkanı’nın Anayasal sınırları içinde kalıp kalmayacağını, eğer kalacaksa bunun nasıl sağlanacağını sorguluyor.
KAPILAR AÇIK
Aktarıldığına göre Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Lideri Kılıçdaroğlu’na bir yoldan “Anayasal sınırlar içinde kalacağım” mesajını yollamış.
Ancak CHP’de, bunun aracıların getirdiği mesajlar şeklinde değil de kamuoyu önünde daha güçlü seslendirilmesi beklentisi var.
Ayrıca birlikte kurulacak bir koalisyonda Dışişleri Bakanlığı’nın CHP’de kalması halinde, ilişkilerin zedelendiği ülkelerle yeniden temasa geçmenin zorluğuna da dikkat çekiliyor.
Meselenin bir koltuk paylaşımından çok, ilkeler ve üslup bütünü içinde olması gerektiğine vurgu yapılıyor.
En çok da MHP ve HDP’nin dışarıdan desteğiyle kurulacak CHP hükümetini arzuluyor; ancak Bahçeli’nin bu konudaki tutumunu bildiği için de yumuşama sağlanmasını bekliyor.
CHP, AK Parti de dahil hiçbir koalisyon seçeneğine bugünden kapısını kapatmıyor.
ÖNSEÇİMLE DEVAM
Bir başka soru da kasımda seçime gidilmesi halinde, CHP adaylarını hangi yöntemle belirleyeceği; önseçimle gelenlerin ne olacağı?
CHP yönetimi, “Bu kadar gayret edip önseçimi kazanmış olan insanlara ‘Haydi sen bir daha önseçime gir’ diyemeyiz. Birkaç yerde düzeltme yapıp önseçimden çıkanlarla yola devam ederiz” kararında.
CHP’de seçimin çok daha yakın ihtimal olduğu kanaati ise oldukça yüksek.
Not: Dün meslek büyüğümüz Cüneyt Arcayürek de Hak yoluna yürüdü. Yolu açık olsun.
