Güvenlik ortaklığı
TÜRKİYE ile PYD arasında Süleyman Şah Operasyonu’nda işbirliği yapıldı mı?
Üç gündür Ankara’nın, dün de TBMM’de siyasi parti gruplarının ağırlıklı konularından biri bunun üzerineydi.
Dayandıkları veri de PYD’nin ilan ettiği Kobani Kantonu Başbakanı Enver Müslüm’ün operasyondan önce Ankara ziyaretinde bulunmasıydı.
Şunu söylemeliyim ki Enver Müslüm’ün Ankara ziyaretinin gerisinde Süleyman Şah Operasyonu yok.
Ancak bu, ilgili Türk güvenlik birimleri ile PYD arasında güvenlik ortaklığının tesis edilmediği anlamına da gelmiyor.
Tam tersine, operasyon öncesi işbirliği konusunda adımlar atılmış.
Ayrıca Süleyman Şah Saygı Karakolu’na iki ay önce de gidilmek istendiğinde yine Türk güvenlik güçleriyle işbirliği içinde çalışan bazı gruplar PYD’yi bilgilendirmiş.
Ancak bu bilginin sızdığı IŞİD’in yolda mayınlama yaptığı bilgisi Türkmenler tarafından iletilince, hava durumu gerekçe gösterilip o tarihteki operasyondan vazgeçilmiş.
YARDIM İÇİN
Bu durumda Enver Müslüm’ün Ankara gezisinin amacı neydi?
Onun yanıtını da Ankara’da kaldığı sürece Enver Müslüm ile birlikte olan HDP Van Milletvekili Nazmi Gür dünkü sohbetimizde açıkladı:
“Gelişinin nedeni Süleyman Şah ile ilgili değildi. Zaten operasyonun olacağı önceden bildirilmiş. Ankara’da bulunduğu dönemde haberi vardı.”
Müslüm’ün Ankara’ya, Avrupa ülkelerine yapacağı ziyaret için vize almak üzere geldiğini söyledi.
Bazı AB ülkelerinin Kobani’nin yeniden imarı için destek olma kararı aldığını, Müslüm’ün de bunu bir organize harekete dönüştürmek için Avrupa gezisine gideceğini sözlerine ekledi.
Bu aşamada operasyonla ilgili de bugüne kadar kamuoyuna yansımayan bilgileri paylaştı.
Aktardığına göre operasyon öncesi PYD’ye bağlı YPG güçleri, karakol bölgesindeki çatışmaları başka bölgelere kaydırmış.
Böylece IŞİD’in dikkatinin ve güçlerinin diğer bölgelere yoğunlaşması hedeflenmiş.
Bu da bölgedeki Türk güvenlik birimleriyle haberleşme içinde gerçekleşmiş.
YPG güçleri, karakolun yakınındaki Karakozak’ın da arasında bulunduğu kuzeydeki üç köprüyü ele geçirmek için çatışmalarını yoğunlaştırmış.
Gür, “Hedefleri nehri aşıp Cerablus tarafına ulaşmak” dedi.
Bu gerçekleşirse PYD ilan ettiği Afrin ile Kobani kantonunu birleştirmiş, geriye bir tek Cezire kantonu kalmış olacak.
Eğer bu da gerçekleşirse PYD, Suriye’nin kuzeyinde hâkimiyetini sağlayacak.
Buna bölgede çatışan diğer hâkim güçler nasıl yaklaşır, onu da zaman gösterecek.
GÜMRÜK KAPISI
Ancak şurası da görülmeli ki, PYD siyasi olarak iyi bir taktik güdüyor; sadece çatışma odaklı değil, bir yandan da diğer unsurları tamamlayan politika izliyor.
Müslüm’ün Avrupa’da başlatmayı hedeflediği yardım kampanyasını da bu kapsamda görmek gerekir.
Çatışmalar sırasında % 80’i yıkılan Kobani’nin imarı için 10 milyar dolarlık bir bütçe yaratmayı hedefliyor.
Bunun ardından Mürşitpınar Sınır Kapısı’nın ticarete yeniden açılması, inşaat malzemesinin ve müteahhitlik hizmetlerinin Türkiye’den alınması sürecini işletmek istiyor.
Ankara bu konuda nasıl bir adım atar bilinmez.
Ancak şu görülmeli ki, sadece güvenlik değil, ekonomi de sınırın bu tarafını PYD ile ortaklığa zorluyor.
- Trajik zihin…1 gün önce
- Dünyanın konsültasyon raporu...4 gün önce
- Fetvasını arayan İran…6 gün önce
- Gençleşemiyoruz...1 hafta önce
- Mr. Fico…1 hafta önce
- Elektrikli otomobil savaşı...2 hafta önce
- Anneler günü…2 hafta önce
- Güç savurması…2 hafta önce
- Nüfus kalmayınca3 hafta önce
- Columbia'nın "dış aktörleri…"3 hafta önce