Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        HER seçim dönemi tekrar eder..

        Önde bir milletvekili, arkasında onlarca seçmen.

        Kulislerde “S” çizerek yol alırlar, son vardıkları nokta da genelde aynıdır; TBMM lokantası...

        Meclis’te mevcut milletvekillerinin “güç sunumu”nun yanında bir başka görüntü daha hâkimdi.

        Çok sayıda devlet memurunun yanında belediye meclisi üyelerinin de aday olmak için kulis yapıyor olmalarıydı.

        Yanlarına il teşkilatından birini alan, Meclis’in yolunu tutmuştu.

        Bu görüntüyü seyrederken AK Parti Genel Sekreteri Haluk İpek ile karşılaştık. Bir kenara oturup sohbete başladık.

        ZAMANINDA

        Ben görüntüden yola çıkıp “Seçimi erkene alma ihtimaliniz var mı?” diye sordum.

        Düşünmediklerini belirtti ve 7 Haziran’da seçimin yapılmasına odaklandıklarını söyledi.

        Yüksek Seçim Kurulu’nun geçen hafta aday olmayı düşünen devlet memurları için takvimi açıkladığını belirtti.

        Devlet memurları, YÖK, RTÜK üyeleri, hâkim ve savcılar ile belediye başkanları ve belediye meclis üyelerinin 10 Şubat’a kadar istifa etmek zorunda olduklarına ilişkin bildirisini anımsattı.

        Bunun da yasa gereği seçimin başlangıç tarihinden 1 ay önce yapılması gerektiğini belirtip ekledi:

        “Bu takvime göre seçimin başlangıç tarihi 10 Mart’a denk gelir ki, bu da 7 Haziran’da sandık kurulacak demektir. Bizim de bunu öne almak gibi bir niyetimiz yok. Her ne kadar o tarihte insanların tatile, tarlaya gittiğinden söz ediliyor ama 2011 seçimini de aynı tarihte yaptık, % 49 oy aldık...”

        AK Parti’nin devam etmekte olan il kongrelerinin de seçimi erkene almaya izin vermediğinin altını çizdi.

        Son kongrenin 20 Mart’ta yapılacağını belirtti, “Sahada çalışacak insanlar için kongrelerin bitmesi lazım, yoksa sıkıntı olur” dedi.

        Bu arada milletvekili aday listelerinin de AK Parti Genel Merkezi’nde hazırlanacağının altını çizdi, gülerek, “Azerilerde bir laf vardır, ‘Her şey gaydasında’ (olması gerektiği gibi)” dedi.

        Bu sözleriyle seçime dönük birçok spekülasyonu da sonlandırdı.

        TEVECCÜH...

        Seçim dönemlerinde Meclis’te dikkat çeken bir diğer nokta da aday olmayı planlayanların teveccüh gösterdiği partilerle ölçülür.

        Seçime doğru hangi parti grubu veya koridoru kalabalık ise anlaşılır ki Anadolu’da o partiye teveccüh yüksek.

        Ancak geçmiş seçimlerin aksine dünkü görüntü bir partide yoğunlaşmayı göstermiyordu.

        AK Parti koridorunda ne kadar kişi varsa, aynı durum CHP, MHP için de geçerliydi.

        Ancak geçmiş yıllara göre orantılama yapıldığında MHP grubuna olan ilginin 2011’den daha yüksek olduğunu belirtebilirim.

        CHP Grubu ise geçen seçimden bir farklılık göstermiyordu, hatta dün emeklilerin istilasına uğramıştı, içeri girmek olası değildi.

        Bu görüntünün seçime nasıl yansıyacağını ise sandık sonucu gösterecek.

        Meclis’te dün farklı olan bir diğer görüntü ise aşırı güvenlik önlemiydi.

        Başbakan Davutoğlu’nun çevresinde bugüne kadar görülmedik koruma çemberi oluşturulurken, ilginç olan aynı görüntünün CHP Lideri Kılıçdaroğlu için de geçerli olmasıydı.

        Paris katliamının ilk dalgası hissediliyordu.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar