Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        1990’lı yılların popüler TV dizisi “Sahil Güvenlik” (Baywatch) yeni bir sinema filmiyle karşımızda. Başrollerinde Dwayne Johnson ve Zac Efron’un oynadığı film, komedi ağırlıklı hafif bir macera

        1989’dan 2001’e kadar süren bir TV dizisi “Sahil Güvenlik”... Aynı başlık altında gerçekleştirilen üç ayrı dizi ve TV - video pazarı için çekilmiş iki filmle birlikte hayli popüler bir marka... TV dizilerinin ciddiyet ve ağırlık kazandığı, sinema filmlerininse özellikle yaz aylarında giderek hafiflediği böyle bir dönemde yapımcıların aklına gelmesi kuşkusuz şaşırtıcı değil.

        TÜMÜYLE ‘GÖRSEL’ BİR DÜNYA

        Komedi filmleriyle tanıdığımız Seth Gordon’un yönettiği “Sahil Güvenlik”, “marka”nın temel gereklerini yerine getiriyor. Cömert gün ışığının aydınlattığı bir sahilde, bikinili kızlar ve kaslı erkeklerden oluşan bir “görsel dünya”dayız. Bir yanda sahil güvenlik ekibinin deneyimli şefi Mitch Buchannon’un (Dwayne Johson) başını çektiği iyiler; diğer yanda kötü kalpli işkadını Victoria Leeds (Priyanka Chopra) var... Zac Efron, ekip ruhundan habersiz bencil ve uyumsuz Matt Brody karakteri olarak giriyor ekibe. Uğradığı prestij kaybının ardından yaralarını sarmak isteyen yüzme şampiyonu Matt, Buchannon’un iş disiplininden pek hoşlanmıyor.

        HİKAYE BASİT VE DÜZ

        Serinin ruhuna uygun olarak, hikâye basit ve düz; karakterler ise derinlikten yoksun... Mitch’in kahraman ve bilgiç işgüzarlığıyla Matt’in vurdumduymaz tembelliği arasındaki çatışmayı izliyoruz genelde. Matt’in bazen doğru şeyler söylediği kesin. Ama olaylar elbette Mitch’i doğrulayacak şekilde gelişiyor.

        Öyküde dişe dokunur hiçbir şey yok. Zaten her şeyi bir arada tutan ve filmi seyredilir kılan en önemli unsur mizah... Çok şükür, “Sahil Güvenlik” dizisinin klişeleri ve tanıdık imajlarıyla dalga geçen bir yanı da var filmin. 6 kişilik ekibin özellikle kendi arasındaki ilişkileri eğlenceli... Mesela, Mitch Buchannon’un Matt Brody’ye taktığı lakaplar çok hoş. Ama “kötülere karşı verilen mücadele” kısmında hikâye tatsız şekilde ciddileşiyor ve film yavanlaşıyor. Aksiyon açısından da ne yazık ki kayda değer bir sahne yok. Son olarak, dizinin meraklıları için tahmin edilmesi zor olmayan bazı sürprizlerin olduğunu da belirtelim.

        Filmin notu 4.5

        ALTERNATİF KAHRAMAN

        İlkokul 4. sınıf öğrencisi George ile Harold, bıkkın ve mutsuz çocuklarla dolu okulda biraz olsun eğlenmek, gülmek için ellerinden gelen her şeyi yaparlar. Okul çıkışında da ağaç evlerine kapanıp Kaptan Düşükdon’un maceralarını yazıp çizerler. Eğlenceye yer vermeyen, asık suratlı bir eğitim sistemini savunan otoriter Müdür Mr. Krupp, sürekli onların peşindedir. Bir gün, sihirli bir yüzük sayesinde Mr. Krupp, Kaptan Düşükdon’a dönüşür... George ve Harold, hayallerinin kahramanı Düşükdon’la birlikte insanların gülmesini engellemek için uğraşan Profesör P.’nin planlarını engellemeye çalışırlar.

        EĞLENCELİ BİR ANİMASYON

        Dav Pilkey’nin çok satan bir kitap serisinden sinemaya uyarlanan “Kaptan Düşükdon: Destansı İlk Film” (Captain Underpants: The First Epic Movie), asık suratlı eğitim sistemi ve katı otoriteye karşı çocukların hayal gücünü, neşeli enerjisini öne çıkaran eğlenceli bir animasyon. Donlu, göbekli Mr. Krupp ile süper kahraman klişesini tersyüz eden film, sadece çocukları değil yetişkinleri de yakalayan hoş bir mizaha sahip.

        NAİF VE SADE GRAFİKLER

        David Soren’in yönettiği filmin eski usul animasyonları hatırlatan naif ve sade grafik tarzı, öykünün içeriğiyle tam bir uyum sağlıyor. Sadece Kaptan Düşükdon hayranlarına değil, farklı ve özgün bir animasyon seyretmek isteyen herkese önerebilirim.

        Filmin notu 6.5

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar