Depremzedelerin gıda sorunu büyük oranda çözüldü tamam ama 7. güne doğru giderken, an itibarıyla 3 temel sorun var; çadır, seyyar tuvalet ve tabii ki ısınma.
Enerji Bakanı Fatih Dönmez dün BOTAŞ’ın ana iletim hatlarında 18 adet büyük hasar meydana geldiğini ama şehir girişlerine kadar olan bölümlerin tamir edildiğini açıkladı. Enkaz çalışmaları devam ederken evlere verilmesinin mümkün olmadığını da anlattı. “Hiç hasar almayan binalarda dahi tesisat zarar görmüş mü diye tek tek kontrol gerekiyor” dedi.
Bu da demek oluyor ki önümüzdeki birkaç hafta daha doğalgaz verilmesi çok zor.
Elektrik de ondan farksız değil.
Bölgede elektrik dağıtım şirketlerinden birinin de sahibi olan önemli bir iş insanımız ile konuştuk, iki sorun olduğunun altını çizdi.
Depremle birlikte altyapının çökmesi ve alt yapı onarımı için gerekli proje bilgilerini bilen yerel yetkililerin de enkaz altında kalması… Dışarıdan gelen görevliler şehirlerdeki planlamaya hâkim değiller. Ana arterlerin onarılması da zaman alıyor.
Büyük inşaat projeleriyle de tanınan bir grubun ortaklarında olan bu iş insanımıza ilk günlerde yaşanan vinç ve iş makinası sorununun nedenini de sordum.
“İş makinalarının bölgeye sevkiyatı için treyler gerekiyordu ama kısa sürede temini çok zordu. Ayrıca yollarda büyük hasar vardı. Vinçler kendi başına gidebilen araçlar. Yakın illerdekiler hızla gitti ama örneğin İstanbul ve Trabzon’daki bir vincin afet bölgesine gidebilmesi 3 gün sürer. Sorun buradan kaynaklandı” dedi.
Çadır eksikliği de bir diğer temel problem.
Dün akşam İçişleri Bakanlığı’ndan aldığım bilgiye göre bölgeye toplamda 175 bin 906 yani kabaca 176 bin çadır gönderilmiş.
Depremin kapsama alanındaki nüfusun yaklaşık 13 buçuk milyon olduğu göz önüne alınca elbette bu sayı çok yetersiz.
Bakanlık önceliği çadır kentler kurulmasına vermiş durumda. Bu da anlaşılır bir tercih çünkü toplu alanlarda hizmet altyapısı kurmak daha kolay.
Şu ana kadar 10 ilde 257 adet çadır kent kurulmuş.
Fakat bireysel talep çok fazla. Yağma ve hırsızlık olayları nedeniyle vatandaşlar evlerinin olduğu bölgeyi terk etmek istemiyor. Köy ve kasabalarda da ciddi oranda çadır açığı var.
Halihazırdaki çadır stokları bu büyüklükteki bir talebi karşılamaya yetmemiş. AFAD hem yeni sipariş hem de yurtdışından tedarik için girişim yapmış.
Üniversite yurtları ve otellerin ivedilikle devreye sokulmasının bir sebebi de bu açığı kapatmanın kolay olmadığını görmeleri.
Son olarak çözülemeyen bir temel problem de tuvalet sorunu. Acilen ve çok sayıda seyyar tuvalet gönderilmesi gerekiyor.
İçişleri bakanlığı var olanın gönderildiğini ve yurtdışından temin sürecinin başlatıldığını söylüyor.
Bütün dünya “Türkiye’ye nasıl yardım edebiliriz?” diye soruyor. Salgın hastalıklar yaygınlaşmadan dünya çapında bir kampanya yapmalı, konunun uzmanı uluslararası şirketlere çağrı yapmalıyız.
Bill Gates’in Afrika’daki tuvalet sorununu çözmek için geliştirdiği özel bir projesi vardı. Onun da kapısı çalınabilir.
Ülkemiz devasa boyuttaki bu afete hazırlıksız yakalandı.
İlk günler insanlar içecek su bile bulamadılar.
Bu acı günler geçtikten sonra tüm yerleşim birimlerinde afete hazırlık amacıyla A’dan Z’ye tüm temel ihtiyaçların stoklandığı, arama kurtarma ekipmanlarını da içeren depreme sele yangına dayanıklı özel depolar inşa etmeliyiz.
Yolların da çöktüğü bu gibi afetlerde genel merkezlerde istediğiniz kadar stok tutun, ulaştıramadıktan sonra bir anlamı olmuyor.