Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Korona denetimi sırasında vatandaşı azarlayan Uşak Valisi Funda Kocabıyık’ın ve Konya’da bir gazeteciyi “Düzgün otur” diye rencide eden eski vali Cüneyt Orhan Toprak’ın yaptıkları daha hafızamızdan silinmemişken şimdi de benzer bir haber Denizli’den geldi.

        Denizli Valisi Fuat Atik şehirde ne kadar kamera varsa arkasına almış salgın denetimi yapıyor. Ocak başında çalışan bir döner ustasının elinde eldiven göremeyince kan ter içindeki adamcağızı ve işyeri sahibini tersleyip “Dükkânı kapatın” diye emir veriyor.

        Sosyal medyada tepki gelince de hatasını fark edip özür diliyor.

        Hani bazen “Twitter mahkemelerin yerini aldı” falan diye şikâyet ediyoruz ya, sosyal medya olmasaydı, bu tepkiler gösterilmeseydi ne Vali Atik özür dileyecekti ne de o işletme mühürlenmekten kurtulacaktı.

        Ve bu kibir, bu “Ben devletim, siz kimsiniz?” havası sürüp gidecekti…

        Çünkü rahmetli vali Recep Yazıcıoğlu’nun dediği gibi bu ülkede “Ben devletin memuruyum” diye kasılmak ayrı bir hastalıktır.

        Halbuki sen devletin değil azarlamaya cüret ettiğin o vatandaşın memurusun!

        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00
        Yazı Boyutu

        Mesele ezan değil Halil Sezai…

        Mesele ezan değil Halil Sezai…
        0:00 / 0:00

        Halil Sezai, sırtındaki "Allah" yazılı dövmesi üzerinden kendisini savunmuş, “Ezan ve inancım yüzünden linç edilmeyi kaldıramıyorum” demiş.

        Ey Halil Sezai, sen ezan ve inancın yüzünden değil baban yaşındaki adamı tekme tokat dövdüğün için linç edildin.

        Velev ki anlattıkların doğru olsun, velev ki adam siz çekim yapamayın diye sabahtan akşama kadar hoparlörden ilahi ve ezan yayını yapsın, çaresi eline odun alıp saldırmak mıdır? Kalbini tutan adama yumruk üstüne yumruk sallamak mıdır?

        Ararsın polisi, her medeni insan gibi şikâyette bulunursun.

        Hele şimdi “Aslında ben çok inançlıyım, dövmemde Allah yazıyor. Saldırdığım adam her akşam içki masasına çörekleniyordu” gibi samimiyetten uzak açıklamalar yapman hiçbirimizi ikna etmiyor. Aksine sana olan saygımızın son kırıntılarını da tüketiyor.

        Bugün yaşlı bir adama saldıran yarın kafası atınca karısına, kız arkadaşına da saldırır.

        Özrü yok bu işin, önce kendine hâkim olmayı öğreneceksin.

        Hâkim olamıyorsan da paşa paşa cezanı çekeceksin.

        Dini imanı karıştırmanın âlemi yok.

        Diğer Yazılar