Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Keşfet

Anlaşılan o ki, İngiltere’de devletin bazı kademelerinde bir şeyler konuşulmuş. ABD’nin beceriksiz ve rezil bir şekilde Afganistan’dan kaçarken ortaya çıkan krize çözüm bulmaya çalışmışlar güya.

ABD için çalışan Afganlar oradan çıkartılıp Pakistan ve Türkiye’de kurulacak kamplara yerleştirilirse, bu rezaletten kurtulacaklarını düşünmüşler kendilerince.

Bu düşüncelerini de gazetecilerle “faraza” olarak paylaşmış, onlar da bunu yazınca ortalık karışmış oldu.

Bizim Dışişleri Bakanlığı bu haberi yalanlatıp, düzelttirmek için epey uğraştı.

Bu arada Türkiye’de muhalefet liderleri elde yalın kılıç bu işin üzerine gitti tabii.

Haber yalanlandı ama muhalefet söylediklerinden vazgeçmedi.

GİZLİ ANLAŞMA MI VAR?

Afganistan krizinin baş aktörü ABD'li yetkililer de aslında benzer bir açıklama yapmış, Afgan göçmenlere Türkiye’nin yolunu göstermişti daha önce hatırlarsınız.

Onu da yalanladı ve tepki gösterdi bizim yetkililer.

Şimdi bu durumda Afganistan’ın iki önemli aktöründen (ABD ve İngiltere) böyle “kazara”, “faraza” açıklamaları peş peşe gelince, insanlar haklı olarak gizli kapaklı bir anlaşma olup olmadığını soruyor, sorguluyor, tepki gösteriyor.

Tabii yine hükümet yetkilileri böyle bir gizli anlaşmanın olmadığını ısrarla söylüyorlar.

O zaman, bu iki devletin boşboğaz yetkililerine gerekli sert tepkileri en üst düzeyden vererek bir daha ağızlarını açmamaları sağlanmalı.

AFGANİSTAN’LA İŞ YAPMAK

Afganistan’ın yer altı ve yer üstü yapısının yeniden imarı konusunda Taliban Türkiye’ye ihtiyaç duyduklarını açıkladı birkaç defa. Buna da tepki gösterdi muhalefet.

Türkiye’nin Afganistan ile hiçbir şekilde iletişim kurmaması gerektiğini söyleyenlerin dünya realitesiyle kopuk bir hayat sürdüğünü söylemeliyim.

Çin’den ABD’ye, Rusya’dan İngiltere’ye kadar, dünyanın birçok ülkesi bu ilişkiyi çoktan kurdu bile.

İmar, havalimanı yönetimi ve altyapı çalışmalarında Türkiye’nin şartlarını kabul etmesi halinde neden o ülkede bulunmayalım ki?

İnsanlar orada çalışınca Türkiye'nin “Talibanlaşacağını” ya da ülkeye Afgan göçmen akını olacağını zannediyor. Korkularında haklı olabilirler.

Oysa Türkiye uzun süreden beri Afganistan’da bu çalışmaları yapıyor. Tahliye edilen Türk sayısına bakarsanız, oraya turistik bir gezi için gitmediklerini anlarsınız.

ÜLKENİN “KAMP” TOLERANSI SIFIR

Tüm bunlara rağmen eğer gerçekten Türkiye’de bir Afgan göçmen kampı kurulmasını aklından geçirenler varsa, bunun çok büyük iç krize neden olacağını bilmesi gerekir.

Ülkenin yeni göçmenlere, hele hele ABD ile işbirliği yapan ve ülkeden kaçmak zorunda olan Afganlara bir kamp kurulmasına karşı toleransı sıfır düzeyinde.

Bunu hiçbir şekilde izah edemezsiniz.

Ne Afganistan’da kazanılacak para...

Ne ensar-muhacir metaforu...

Ne garip-gurebaya yardım etmenin fazileti...

Ne ayetler ne de hadisler…

Şu anda milleti Afgan göçmen konusunda ikna etmenin kesinlikle imkanı yok.

Eğer her şeye rağmen “Biz yaparız” diye zorlarlarsa hükümet, bunun toplumsal çatışmaya dönüşecek kadar tehlikeli bir durum olabileceğini aklından çıkarmaması gerekir.

AFGAN GÖÇMEN KRİZİ BİZİM KRİZİMİZ DEĞİL

Öte yandan Suriyeli göçmenlere bakıyoruz diye Avrupa’nın bize verdiği sözlerin ne kadarını tuttuğu da ortada.

Kapıları sıkı sıkı kapatmak için para almanın iyi bir politika olmadığını bunca yıl sonra anlamış olmalıyız.

Artık göçmen krizi tüm Avrupa’nın ve ABD’nin ortak krizidir. Ne bizim ne Pakistan’ın ne de İran’ın tek başına krizidir.

Artık bu göç krizini, göçün kaynağındaki sorunu ortadan kaldırarak çözüleceğini önce bizim net anlamamız, sonra da diğer ülkelere anlatmamız gerek.

Bunun için daha ne belalar yaşamamız gerekiyor?

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar