Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

28 Şubat post modern darbesinin yıl dönümü nedeniyle çok sayıda yayın yapılıyor bugünlerde.

Ülkenin gördüğü en ciddi baskı dönemlerinden biriydi. Çok canımız yandı, çok acılar çektik ve ülke çok bedel ödedi.

Bunun hem mağduru hem şahidi olan biriyim.

O darbeye karşı büyük bir mücadele içinde geçirmiştik günlerimizi. Ülkede dindar insanlar olarak kendimizi azınlık hissediyorduk ve bu yüzden de her alanda dayanışma içindeydik.

O dayanışma ruhu ve mücadele azmiyle birlikte AK Parti doğdu ve büyük başarı kazandı. Çektiğimiz acıları dindirecek çok köklü reformlar yapıldı.

Uzun süre 28 Şubat travmasını üzerimizden atamadık. O nedenle her yıl dönümünde o günleri hatırlayıp, bir kez daha gerçekleşmemesi için uyarılarda bulunuyoruz.

Ancak bu retoriğin artık tükendiği kanaatindeyim. Zira şimdi dindar kesim azınlık değil, artık iktidarda olan bir çoğunluk.

28 Şubat sürecinin neden olduğu mağduriyet ile daha uzun süre retorik üretilemez sanırım. Etkisini kaybetti bana göre.

Şimdi iktidarda olan, devletin her kurumunda söz sahibi olan bir kesim olarak, bizim başımıza gelen haksızlıkların ve adaletsizliklerin başkalarının da başına gelmemesi için çalışmak gerekiyor.

Sanırım bu kısmına odaklanmak, 28 Şubat mağduriyetini tekrar dillendirmekten daha faydalı.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar