Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Galatasaray bugün Stamford Bridge'de Chelsea'ye gol atarsa büyük ihtimalle maçın son saniyelerine kadar turu zorlar. Hatta kimse şans vermemesine rağmen iki gol atarsa, turu geçerek tarihi bir başarı daha yazar hanesine. Bu maçın sonucuna göre rüzgar değişir. Galatasaray, Mancini'si ve başkanı ile çok başarılı kabul edilir tüm medya ve taraftarlar nezdinde.

        Oysa sonuç ne olursa olsun Ünal Aysal yönetimindeki Galatasaray Kulübü ve Mancini yönetimindeki futbol takımı oldukça kötü bir performans sergiliyor. Hoş Ünal Aysal'ın yönetsel zaaflarını Fatih Terim'in kapattığı zamanlarda dahi kulübün kötü yönetildiğini yazmıştım. Hala aynı fikirdeyim.

        Galatasaray iyiye gitmiyor. Özellikle hızla artan borcu, kurumsallıktan uzak yönetim şekli ve yeni 'Elemento'su Mancini ile bir kulüp nasıl 'doğru zamanda yanlış yönetilir'in en dramatik örneklerinden birini sergiliyor.

        Mevcut kadro, taraftar, stat, kulüp potansiyelinin çok uzağında bir performans sergiliyor Galatasaray yönetimi. Çok iddialı oldukları kurumsallık nedeni ile değil, kişisel ego, hırs ve yönetsel hatalar; yani bireysellik nedeniyle...

        Şampiyon

        Fenerbahçe puan farkını yeniden açınca spor medyası klişe sloganlar atmaya başladı. "Fenerbahçe Şampi.." gibi... Yıllardır bu skor-yazar ve yorumculuğu yüzünden medya, gerçek işlevini unuttu. Kavramlar unutuldu, olgular üzerinden yaygaralar ile futbol yerlerde sürünüyor. 18 Aralık günü yani bundan üç ay önce bu köşeden Fenerbahçe'yi şampiyon ilan etmiştim. Bu durum sürpriz değildi ki. Üç büyüklerden kötülerin en iyisinin her sezon şampiyon olduğu bir ligde fal açmaya gerek yok.

        Sadece Ersun Yanal'ın kadrosuna fiziksel olarak aşırı yükleme yaptığı için oluşan sakatlıklardan dolayı rakiplerine verdiği avans ile lig, birkaç hafta çekişmeli hale geldi o kadar.

        Bu sezon sonunda büyük ihtimalle Şampiyonlar Ligi'ne katılacak iki takım da belli. Biri Beşiktaş diğeri Galatasaray... Önemli olan kimin direkt olarak katılacağı. Galatasaray yönetsel anlamda böyle giderse, Beşiktaş'ın şansı daha fazla. Tabii UEFA'nın tedbirinden bir sorun yaşanmazsa. Fikret Orman önümüzdeki sezon Şampiyonlar Ligi'ne kimin nasıl katılacağını bir öğrenirse (!) hem kendine hem Beşiktaş'a büyük fayda sağlar. Bilmemek ayıp değil öğrenmemek ayıp ki herkesin her her şeyden anladığına inandığı futbolda; başta yönetenlerin bilgilenecekleri, öğrenecekleri daha çok şey var. 'İşadamı' olmak yetmedi, yetmiyor, yetmeyecek. Bu çoğunluk kulüp yönetimleri, medya, federasyon,taraftar vs.. herkes için böyle. Aksi halde skora yani topun çizgiyi geçmesi üzerine kaybedilen onlarca yıla yenilerini eklemeye devam ederiz.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar