Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Yargıtay 5. Ceza Dairesi'nin kararlarından sonra yazacak hiçbir şeyim yok. Aşağıda 7 yıllık bir süreçte yazdıklarım, söylediklerim mevcuttur. Söz uçar, yazı kalır. Kendi doğrularım, bilgim ve tecrübelerim ışığındaki fikirlerim 3 Temmuz 2011 'den önce de, sonra da ve bugün de aynı noktada. Ne bir milim o tarafa, ne bu tarafa.

        09.01.2007

        "Bir ekonomist, eski bir sporcu ve spor yönetiminin çeşitli alanlarında görev almış biri olarak şunun kesinlikle altını çizmek isterim ki, Türkiye'de bugünkü futbol sektörü ile 2000 yılından önceki bankacılık sektörü büyük benzerlikler göstermekte."

        "Mevcut kurumları, idari yapıları, irrasyonel yönetim şekilleri ile Türk futbolu endüstriyel anlamda çökmek üzere...", "Yeniden yapılanmak şart. Hepimizin içinde yer aldığı gemi su alıyor."

        01.12.2009

        "Spor Toto Teşkilatı, spor kulüplerine bugüne kadar iddaa üzerinden 700 milyon dolara yakın para aktarmış. Yayıncı kuruluş, diğer grup şirketleri ile 10 yılda 1.5 milyar doların üstünde kaynak sağlamış. Kimse, 'Bu para nereye gitti' diye sormuyor ama bu parayı buharlaştıran sistemin son halkası, futbolcuların karıştığı şike konuşuluyor.

        Türk futboluna aktarılan milyarlarca dolara rağmen bugün hala teknik adamı, futbolcusu, malzemecisi maaşlarını aylarca alamayıp, evine ekmek, çocuğuna süt götü rem iyorsa, bugün hala kulüplerin borçlan artarak milyar dolarları geçiyorsa ve bugün hala bütün bu olan biteni kimse sorgulamıyorsa; soruşturun bakalım şikeyi, manipülasyonu kim yapmış? Suçlu kim? Bochum savcıları..."

        11.07.2011

        "Günahsız olan ilk taşı atsın! 'Türk futbolunda organize bir şekilde suç işlenmiyor' diyebilir misiniz? 'Türk futbol kulüpleri mali suçlara karışmaz' diyebilir misiniz? 'Üç büyükler bugünden geçmişe şike, teşvik ve mali suça hiç bulaşmamıştır' diyebilir misiniz? 'Futbol federasyonları bu suçlan hak ettiği şekilde cezalandırmıştır' diyebilir misiniz?"

        28.08.2011

        "Aynı soruşturma kapsamında yöneticileri sorgulanan Beşiktaş ve Trabzonspor, UEFA organizasyonlarına katılırken, soruşturmaya muhatap bir diğer kulüp Fenerbahçe hangi vicdani, hukuki ve ahlaki sebeple Avrupa'dan dışlanmıştır? 3 Temmuz'dan beri her türlü manipülasyona rağmen ağır aksak; ancak doğru yolda ilerleyen, sürece ağır darbe vuran bu kararı UEFA, hangi kriterlere dayanarak almıştır?"

        16.01.2012

        "58. maddeye göre Fenerbahçe, Trabzonspor ve Beşiktaş da dahil 8 takım küme düşürülmelidir.", "Futbol ve marka değeri orta vadede kazanır hiçbir şey olmaz." "Galatasaray da yarışın içinde olsaydı onun yöneticileri de şimdi aynı suçlardan yargılanıyordu!"

        09.10.2012

        "Türk futbolu için çok hayati bir dönem el birliği ile heba edildi. 3 Temmuz sürecinde sistemin çarpıklıkları tartışılmadı, bataklık nasıl kurutulur konuşulmadı. Kavramlar unutuldu, olgular üzerinden hiçbir işe yaramayan tartışmalar yapıldı. 3 Temmuz'un ortaya çıkardığı gerçekler, bir büyük derbinin maç topu gibi bir o kaleye, bir bu kaleye tekmelendi.

        3 Temmuz bir sonuçtur aslında. Herkesin suçlu olduğu bir sistemin deşifre edilmesidir... Herkesin kirli olduğu bir sistemde birinciliği, yakalanan Fenerbahçe'ye verdiler. Suç örgütünün bizatihi kendisi olan mevcut futbol sisteminin suça yardım ve yataklık ettiğinin ne zaman farkına varacağız?"

        Güzel ülkemde, hemen her konuda bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanların sayısı oldukça fazladır. Hele konu futbol ve siyaset ise. Hemen her konuyu olgular üzerinden manipüle eder, yorum yapar, eleştirir hatta hüküm veririz. Oysa olgular gözümüze sokulsa da yanıltıcı olabilir. Kavramlar üzerinden analiz yapmak her zaman daha sağlıklıdır!

        "OwDe Cervantes

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar