Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Spor kulüpleri ve futbol takımlarının tek sorumluluğu, son yıllarda algılatıldığının aksine, sadece sportif başarılar değildir. Kulüplerimizin; ülke insanına spor yaptırma gibi kuruluş amaçlarının dışında, kendi taraftarı olsun olmasın Türk insanına da borç ve yükümlülükleri vardır.

        Sportif işlevlerini layıkıyla beceremeyen kulüplerimizin çok daha önemli olan sosyal işlevlerini hayata geçirebilmeleri adına tarihi bir dönemdeyiz.

        Yakın tarihimizin en büyük sorunu olan terörün, artık kardeş kanı üzerinden nemalanmasının önüne geçebilmek adına, Türkiye'de toplumun her katmanında, ülke coğrafyasının her köşesinde büyük bir kalkışma başlıyor. Bu ülke insanları olarak bizlerin birincil önceliği, akan kanı durdurmak için elinden geleni ardına koymamaktır. Elbette ülkenin her bölgesinden milyonlarca taraftarı olan kulüplerimizin bu hassas dönemde, barış sürecine büyük katkıları olabilir. Tabii sorumluluklarının farkına varırlarsa.

        Dağda kardeş kardeşi kırarken, farkında olmadıkları ya da unutturulan birçok ortak paydalarından biri de tuttukları takımlardır. Sadece bu sebepten dolayı bile tüm kulüplerimizin ülke barışı adına yapabilecekleri o kadar çok şey var ki.

        Doğu'nun spor sorunsalı

        Yüzyıla yakın bir süreçte ekonomik, siyasal, sosyal, kültürel ve başka birçok sorunun ötelendiği veya halının altına süpürüldüğü bir bölgede, elbette sporun yeşermesi ve gelişmesinin önünde de yığınla

        engel bulunmaktadır. Son dönemde Erzurum’dan Van’a, Bitlis’ten Diyarbakır’a yapılan tesis hamlelerinin amacına ulaşabilmesi için Doğu insanımıza spor yaptırmak, çocuk ve gençlerimize sporcu olma şansını verebilmek adına spor ailesinin topyekün harekete geçmesi gerekmektedir.

        Doğu’yu sadece bir futbol takımına sıkıştırıp onu da siyaseten kullanmak adına ‘mış’ gibi yapmadan,

        gövdemizi taşın altına sokup sporun yeniden yapılanmasına, sportif kalkınma hamlesine ışığın doğduğu yerden başlamalıyız, hem de tüm gücümüz ve samimiyetimizle.

        Bayrağın ortasındaki adam

        2008-2009 sezonu... Diyarbakır ve Kasımpaşa, Süper Lig'e çıkabilmek için Diyarbakır'da final gibi bir maç oynayacaklar. 16 bin kişilik stadyumda belki 20 bin kişi tribünleri hınca hınç doldurmuş, zaferi bekliyorlar. Maç başlamadan dakikalar önce binlerce Diyarbakırspor bayrağı sallanmaya başladı tribünlerden. En az 10 bin bayrağın yüzde yetmişinin ortasında bulunan bir gölge dikkatimi çekti. Yakınımdaki taraftarların salladığı bayrağa daha dikkatli bakınca o muhteşem adamın resmini gördüm. Diyarbakırlılar'ın salladığı bayrağının tam ortasından, rahmetli Gaffar Okkan gülümseyerek bizlere ve sahaya bakıyordu. Hayatım boyunca unutmam o sahneyi. O bayrak hala ofisimde durur.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar