Ortadoğulu anneler çocukta abiye trendini yükseltti
Bebek ve çocuk giyimindeki büyüme, kadın-erkek giyimini solladı. Bir yandan organik ve unisex giysilere ilgi artarken çocuk abiyesi de özellikle Arap ülkelerinin talebiyle büyüyor. Temmuzda düzenlenecek Kids Fashion fuarına katılacak 170 firmanın 35’i çocuk abiyesi üretiyor
Bebek ve çocuk ürünlerinde Avrupa’nın ikinci, dünyanın yedinci büyük giyim tedarikçisi olan Türkiye, Ortadoğu pazarının talebiyle çocuk abiye giyiminde önemli tedarikçiler arasına girdi. Batı’da bir yandan cinsiyet ayrımcılığını ortadan kaldıracak ve bir giysiyi birden fazla çocuğun giymesini mümkün kılacak unisex giyim trendi yükselirken, başka coğrafyalarda da abiye giyime ilgi artıyor.
Türkiye’de uluslararası platformda bebek ve çocuk hazır giyim sektöründe yapılan en büyük fuarı olan İstanbul Kids Fashion- Bebek Çocuk Hazır Giyim ve Aksesuvarları Fuarı, 17-20 Temmuz tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde 200 marka ve 4 kıta 80 ülkeden 4 bin 500’ün üzerinde ulusal ve uluslararası ziyaretçiyi ağırlamaya hazırlanıyor. Fuar öncesi UBM ICC Marka Direktörü Hatice Dinçer ile sohbet ettik. Buna göre Türkiye’nin toplam hazır giyim ihracatı 17 milyar dolar ve bunun içinde bebek giyim ihracatı 1.6’lık bir paya sahip. Sektörün ekonomik büyüklüğünün 600 milyon TL’ye ulaştığı tahmin ediliyor.
ÖZEL GÜNLER TÜM KÜLTÜRLERDE ÖNEMLİ
Türkiye, günlük ve klasik çocuk abiyesinde İtalya’dan sonra dünyanın en büyük üreticisi konumunda ve pazar payı yaklaşık yüzde 16.8. Firmaların abiye ürünleri ihraç ettiği ülkeler arasında Tunus, Fas, Cezayir, Mısır, Libya, İran ve Körfez ülkeleri gibi Ortadoğu ve Kuzey Afrika’dan ülkeler ön plana çıkıyor.
Suriyeli üreticilerin Türkiye’de üretim yapmaya başlaması ve bu üreticilerin Arap ülkelerinden gelen müşterileri ve onların abiye kıyafet talepleri de bu trendin yükselişinin bir başka nedeni.
Özel günler tüm kültürlerde çok önemli. Bayramların adı ve tarihi değişse de annelerin çocuklarını şık giydirme arzusu değişmiyor. Türkiye’de de son yıllarda doğum günleri, okul partileri, bayram ve düğünlere çocuklarını özenle hazırlayan anneler bu talebi artırıyor. Annelerin sosyal medya paylaşımları da bu kültürün yaygınlaşmasında etkili oluyor.
PAYI YÜZDE 20’NİN ÜZERİNDE
Avrupa’da daha çok vaftiz törenlerinde talep gören bu giysiler, Ortadoğu’da dini bayramlarda da talep görüyor. Hatta günlük hayatta da çocuklar artık çocuk gibi değil, anneleri gibi giyinmek istiyor. Yaklaşık 5 yıl önce Türkiye’den sadece 2-3 firma abiye çocuk kıyafetleri hazırlarken bu yıl sayı 35’e çıkmış. Bunlar işin ekonomik boyutu. Gelelim diğer yanına. Bence çocuğu güzel, özenli giydirmekte bir kötülük yok. Ama sanki bunu yaparken de çocuk olduğunu unutmamak gerek. Siyah deri yırtmaçlı bir etek, dekolte dantelli bir bluzla çocuk kendini çocuk gibi hissetmeye devam edecek mi? Bence bunun sorgulanması lazım.
***********
NE ZAMAN ÇOCUK OLACAKLAR?
Çocukların özel günlerde güzel, eğlenceli giyinmesinde bir sakınca görmüyorum. Ama örneğin siyah deri bir eteği ya da iddialı bir dekolteyi o yaşta bir çocuğa da yakıştıramıyorum. Şimdi böyle giyinirlerse bu çocuklar ne zaman çocuk olacak?
***********
ÇOCUKLAR, EBEVEYNLERİ GERİDE BIRAKTI
Moda ve stil endüstrisinde analiz ve bilgi servisi veren Londra Merkezli WGSN’nin raporlarına göre, Z jenerasyonu (1996-2010 arası doğanlar) teknolojik gelişmelerden, sağlıklı yaşam tarzı akımlarına ve değişen hayat beklentilerine kadar birçok yeniliği beraberinde getirdi. Sayıca 2 milyar ile dünya nüfusunun neredeyse üçte birini oluşturan bu kuşağın, cinsiyet ayrımcılığı yapmayan, yerleşmiş kavramlara meydan okuyan ifade özgürlükçü ve aktivist yaklaşımları modayı da etkiliyor. Global çocuk giyim pazarı hızla büyüyor ve modadan etkileniyor. Euromonitor’ün son rakamları, 2016 yılında yıllık bazda yüzde 4 artışla 141.1 milyar Euro’luk satışa ulaşan bu pazarın kadın ve erkek giyimini, geride bıraktığı yönünde. Çocuk giyimini minime giydirmeler (anne-kız takım giyinme) ilham veren ünlülerin çocuklarının giyimi ve blogcu ebeveynlerin artışı büyütüyor. Bugünün ebeveynleri kendi kişisel estetik ve değerleri ile uyumlu çocuk giyimi arayışında.
***********
SÜREKLİ KAYBOLDUĞUNUZ AVM’YE GİDER MİSİNİZ?
Alışveriş merkezlerinin henüz bugünkü gibi her köşe başında olmadığı yıllardı. O zamanlar, alışveriş merkezi ne yaparsa yapsın/ya da neyi yapmazsa yapmasın, gidilirdi. İsterseniz girdiğiniz kapıyı bulmak için dört dönün, isterseniz aynı mağazanın önünden üç kere geçip bir türlü istediğiniz mağazaya varamayın.
Artık AVM’den bol bir şey yok, onlar çoğaldı, bizim tahammülümüz, vaktimiz ve de harcanabilir gelirimiz azaldı. Artık kaybolmadığımız alışveriş merkezleri istiyoruz. Böyle olunca, ‘Ziyaretçi kaybolsun, kaybolursa daha çok vakit geçirir, hiç aklında olmayan bir şeyi satın alır’ anlayışı da eskidi. Bugünün AVM’leri müşterinin kaybolmasından kendini sorumlu tutuyor ve çözüm arıyormış. Geçtiğimiz günlerde KNS Bilişim Teknolojileri Kurucu Ortağı Kürşat Arman ile tanıştım. Arman, havalimanı, üniversite, hastane ve alışveriş merkezlerinin dijital pazarlama ihtiyaçlarını karşılıyor. Şimdi bu sektörlerde ziyaretçilerin kapalı alanlarda yönlerini kolayca bulmalarını sağlayacak bir iç mekân haritalama sistemi geliştirmiş. Bu sistemi hazırlarken popüler arama motorları ve haritalama platformlarının güçlerini birleştirmiş. Yani mekânların kat planları dünyanın en büyük harita uygulamalarına dahil edilmiş ve hiçbir ek donanıma gerek kalmamış.
