Mesele alınan mesajı vatandaşa geçirmekte
Partilerin ikinci tur stratejilerini, sloganlarını ve izleyecekleri yol haritasını dünkü yazımda ifade etmiştim.
Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, “Türkiye için karar ver” sloganını ağırlıklı olarak kullanacağını da duyurmuştum.
Nitekim böyle oldu. Kılıçdaroğlu dün CHP Genel Merkezinde, adı basın toplantısı olsa da aslında partililere ve ekranları başında izleyen Türk halkına yönelik bir niyet beyanında ve çağrıda bulundu.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları bir özeleştiri ve yüzleşme gibiydi aynı zamanda ikinci tura kadarki kısa süre için yol haritasının kilit taşlarını da içeriyordu.
Siyasilerden çok fazla duymadığımız, “Mesaj alınmıştır” sözlerini seçmene net şekilde ileten Kılıçdaroğlu, “Sizlerin mesajlarınızı aldık. 10 günde tüm gayretimizi sarf edeceğiz” dedi.
Kılıçdaroğlu, ilk tur seçimde milliyetçi hassasiyetlerin ve terörün tekrar hortlatılacağı endişesinin hakim olduğuna kanaat getirmiş olacak ki, bir toplum sözleşmesi niteliğinde kararlı bir terörle mücadele vurgusu yaptı.
Kılıçdaroğlu, rakibi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın mitinglerinde kullandığı videolu propaganda mesajlarına kendisinin de AK Parti’nin geçmişteki politikalarıyla yanıt vereceğinin sinyalini verdi.
Kılıçdaroğlu bu sürede; Çözüm Sürecinde Habur’da kurulan mahkemeler, Dolmabahçe mutabakatı, Osman Öcalan’ın TRT’de konuşturulması, Öcalan’ın mektubunun yerel seçim öncesi devreye sokulması gibi görüntüleri kullanacak gibi görünüyor.
CHP Genel Merkezinde aldığım bilgiler ve edindiğim izlenim; Kılıçdaroğlu’nun kampanyasını; miting yerine ağırlıklı televizyon programları, sosyal medya kampanyaları ve gençlerin hazırlayacağı çarpıcı videoların dolaşıma sokulmasını içeriyor.
Kılıçdaroğlu, ilk tur sonucuna yol açan kendisiyle ve ittifakla ilgili oluşturulan hassasiyet ve algıyı düzeltmeye çalışırken, aynı zamanda atağa geçerek rakibinin handikaplarını ortaya koyacak.
Geçen kampanya sürecinde olumlu bir umut dili kullanan Kılıçdaroğlu, şimdi atağa geçiyor ve korku-endişe duygusunu destekleyecek bir dil kullanacak.
Bu söylem, ekonomide yaşanabilecekler ve Türkiye’nin geleceğiyle ilgili meseleleri de içeriyor. İktidarın aynı şekilde devam etmesi durumunda Türkiye ekonomisinin batacağı ve halkı daha kötü günlerin beklediği vurgulanacak.
SEÇMENİN MOTİVASYONU
Askeri stratejide; muharebe sırasında ilk mevziyi kaybeden komutan, hasar ve zayiat raporu çıkarttıktan sonra kurmaylarını toplayıp yapılan hataları anlar.
Yeni bir strateji belirlendikten sonra elindeki kuvvetlerle tekrar taarruz eder. İkinci taarruz ihtiyat kuvveti ile yapılır. Geri birlikler ateş desteği verir; kaybedilen mevzi ele geçirilir.
Hem destek kuvvetleri hem ihtiyat kuvvetleri devrededir ve mevzinin ele geçirilmesi, muharebenin tümünün kazanılmasında moral-motivasyon sağlar.
Burada seçmenin tekrar motive edilmesi, küsmüş olanların ya da hiçbir şeyin değişmeyeceğine inananların geri kazanılması önemlidir. Kılıçdaroğlu, dünkü konuşmasında bunu da yaptı. Seçmenine ve oy kullanmayan vatandaşlara yönelik mesajlar verdi.
Kılıçdaroğlu, “14 Mayıs geride kaldı. 28 Mayıs günü Cumhuriyetimiz, devletimiz ve milletimiz için çok önemli bir seçime gidiyoruz. O gün iki aday ve iki farklı anlayış daha önce bir seçim olmamış gibi sıfırdan milletimizin karşısına çıkacak” dedi.
İktidar partisinin oylarının önemli ölçüde eridiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, alınan mesajların gereğinin yapılacağını, vatandaşın tek bir oy hakkının yedirilmeyeceğini belirterek, her sandık için 5 gönüllü müşahit talebinde bulundu.
TERÖRLE MÜCADELE SÖZLEŞMESİ
Kampanya sürecinde terörle mücadele konusunda kendisine ve ittifaka iftira edildiğini savunan Kılıçdaroğlu, adeta bir toplum sözleşmesi imzaladı:
"Erdoğan sen değil misin terör örgütleriyle masaya oturan, gizli gizli pazarlık yapan. Buradan açık ve tekrar ilan ediyorum; ben terör örgütleriyle masaya asla oturmadım, hiçbir zaman da oturmayacağım. Erdoğan sen değil misin FETÖ'yü besleyen? Sen değil misin TSK'ya kumpas kuran? Ben hiçbir zaman Mehmetçiğimize kumpas kuranlarla yan yana durmadım, asla durmayacağım. Ben iktidara gelir gelmez tüm mültecileri evlerine göndereceğim, nokta.”
Toplumdaki sığınmacı refleksi de Kılıçdaroğlu’nun bu süreçteki kampanyasının ana kilit taşlarından biri olacak. Kılıçdaroğlu, “Farkında mısın, bunlar kalırsa 10 milyondan fazla daha sığınmacı gelecek. Farkında mısınız, dolar 30 liraya dayanacak. Bir kuru ekmek 10 liraya çıkacak, yağmalar başlayacak!” dedi.
Kampanyanın dili bu olacak…
TOPLUMSAL TALEPLER
CHP’de bir diğer ekip de emekli maaşları, intibak düzenlemesi, EYT’den sonra kademeli emeklilik, dul ve yetim aylığı ve diğer toplumsal ekonomik talepler konusunda çalışmaya başladı. Kılıçdaroğlu, ikinci tur kampanyasında geniş kitlelerin taleplerini de dikkate alan bazı vaatler açıklayacak.
Son cümle; “Biz bu vatanı sokakta bulmadık. Milletim ayağa kalksın. Vatanını seven sandığa gelsin" diyerek vatandaşı sandığa çağıran Kılıçdaroğlu, ilk turda sandıktan çıkan mesajı almış görünüyor.
Ancak asıl mesele alınan bu mesajı hayata geçirebilmekte ve kaygılı seçmeni ikna edebilmekte…