Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Bilgi Yaşam QWERTY’nin gizli hikâyesi: Klavyeler neden alfabetik düzeni reddetti?

        Q, W, E, R, T, Y… Her gün parmaklarımızın üzerinde gezindiği bu harf dizilimi rastlantı değil. Klavyedeki harflerin alfabetik olmamasının nedeni, 19. yüzyılın mekanik sorunlarına karşı geliştirilen akıllıca bir çözümden kaynaklanıyor.

        KLAVYEDEKİ HARFLER NEDEN ALFABETİK SIRADA DEĞİL?

        Bilgisayar başında çalışırken, telefondan mesaj yazarken ya da internette gezinirken sürekli kullandığımız klavye, aslında düşündüğümüzden çok daha derin bir geçmişe sahip. İlk bakışta rastgele dizilmiş gibi görünen harflerin ardında, teknoloji tarihini şekillendiren ilginç bir hikâye yatıyor. Peki neden harfler alfabetik sırayla dizilmedi? Cevap, bizi daktiloların hüküm sürdüğü bir döneme götürüyor.

        REKLAM

        DAKTİLOLARIN DOĞUŞU VE MEKANİK SINIRLAR

        yüzyılın sonlarına gelindiğinde daktilolar, yazı yazma sürecinde devrim yaratmıştı. Gazeteciler, yazarlar ve ofis çalışanları metinleri artık elle değil, bu mekanik makinelerle üretiyordu. Daktilolarda her tuş, ucunda harf bulunan metal bir çubuğa bağlıydı. Tuşa basıldığında bu çubuk hareket ediyor, mürekkep şeridine çarpıyor ve harfi kâğıda aktarıyordu.

        Ancak bu sistemin önemli bir handikapı vardı: Hızlı yazmak ciddi bir soruna yol açıyordu. Art arda basılan tuşlar, birbirine yakın konumlandırılmış metal çubukların çarpışmasına ve sıkışmasına neden oluyordu. Bu da daktilonun kilitlenmesi, yazının yarım kalması ve kullanıcının ritminin bozulması anlamına geliyordu.

        ALFABETİK DÜZEN NEDEN İŞE YARAMADI?

        İlk daktilo tasarımlarında harflerin alfabetik sırayla dizildiği denemeler yapıldı. Ancak bu düzen, pratikte beklenen verimi sağlamadı. İngilizcede sık kullanılan harfler yan yana geldiğinde, yazım hızı arttıkça sıkışma problemi daha da büyüyordu. Yani alfabetik düzen, teoride mantıklı görünse de mekanik gerçeklerle uyuşmuyordu.

        Bu noktada çözüm, harfleri kolay bulmaktan ziyade makinenin sorunsuz çalışmasını sağlamak olmalıydı.

        REKLAM

        QWERTY DÜZENİNİN DOĞUŞU

        Amerikalı mucit Christopher Latham Sholes, bu soruna yaratıcı bir yaklaşım getirdi. İngilizce metinlerde en sık kullanılan harf kombinasyonlarını analiz etti. “TH”, “HE”, “IN”, “ER” gibi çiftlerin yazım sırasında sık sık peş peşe geldiğini fark etti.

        Sholes’un çözümü radikaldi: Bu harfleri klavye üzerinde birbirinden mümkün olduğunca uzak noktalara yerleştirmek. Böylece ardışık tuşlara basıldığında metal çubukların aynı anda hareket etme ve sıkışma ihtimali azalacaktı. Sonuç olarak, yazma hızı biraz düşse de daktilonun kesintisiz çalışması sağlanmış oldu.

        Bu yeni düzen, klavyenin üst sırasındaki ilk altı harften adını aldı: Q-W-E-R-T-Y.

        QWERTY NASIL STANDART HALİNE GELDİ?

        QWERTY düzeni, Remington firmasının ürettiği daktilolarla yaygınlaşmaya başladı. Bu daktilolar piyasada büyük başarı yakalayınca, QWERTY de fiili bir standart hâline geldi. Daktilo kursları bu düzene göre eğitim verdi, kullanıcılar kas hafızalarını QWERTY’ye göre geliştirdi.

        REKLAM

        Zamanla alternatif klavye düzenleri ortaya çıksa da (daha ergonomik ya da daha hızlı olduğu iddia edilen tasarımlar), QWERTY’nin yaygınlığı kırılmadı. Çünkü milyonlarca insan bu düzene alışmıştı ve değişim büyük bir uyum maliyeti gerektiriyordu.

        TEKNOLOJİ DEĞİŞTİ, QWERTY KALDI

        Günümüzde klavyeler artık mekanik çubuklara sahip değil. Bilgisayarlar, dizüstü cihazlar ve akıllı telefonlar tamamen farklı teknolojilerle çalışıyor. Daktilolardaki sıkışma sorunu tarihe karışmış olsa da QWERTY düzeni yaşamaya devam ediyor.

        Bunun temel nedeni, alışkanlık ve standartlaşma gücü. Yazılım, donanım ve eğitim sistemleri yıllar boyunca QWERTY üzerine inşa edildi. Bu da düzenin küresel ölçekte vazgeçilmez olmasını sağladı.

        GÜNLÜK HAYATTA TARİHİN İZLERİ

        Bugün bir mesaj yazarken ya da bilgisayarda çalışırken, aslında 19. yüzyılın teknolojik sorunlarına üretilmiş bir çözümü kullanıyoruz. Klavyedeki harflerin alfabetik olmaması bir tasarım hatası değil; aksine, dönemin koşullarına uyum sağlamak için geliştirilmiş akıllı bir mühendislik hamlesi.

        Görsel Kaynak: shutterstock

        ÖNERİLEN VİDEO
        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa