LONDRA- Amerika’nın F-35 savaş uçağından sonra 5 ve 6’ncı nesil savaş uçağı programları çoğalmaya başladı. Öyle ki ABD’den F-35 tedarik eden ülkeler bile kendilerinin katkı sunduğu ve söz hakları olacak uçak programlarına yönelmek zorunda kaldılar. Peki ABD müttefiki ülkeler bile daha bağımsız 5’nci veya 6’ncı nesil uçak programlarına, ortak iş birliklerine yönlendiren ne olabilir? Bu soruya verilecek epeyce cevap var. Türkiye’nin F-35 programından çıkarılması da bu cevaplardan birisini oluşturuyor.
ABD müttefiki ülkelerin çabalarına son örnek olarak ortaya çıkan bir programa, projeye hafta içi Londra’da yapılan Uluslararası Savunma Güvenliği ve Ekipmanları Fuarı – DSEI’de bir kez daha kulak kabarttım. Son gelişmelere dikkat kesildim.
İngiltere-Japonya-İtalya ortaklığından geliştirilen yeni nesil savaş uçağı çalışmaları için oluşturulan Küresel Savaş Hava Programı - GCAP (Global Combat Air Programme) DSEI’de atılan yeni imzalarla daha da güçlendirildi. İngiltere’nin 2018’de ilk duyurusunu yaptığı “TEMPEST” ismini verdikleri yeni nesil savaş uçağına diğer iki ülkenin katılımıyla adı artık daha çok GCAP olarak anılıyor. Üç ülkenin geliştirmek üzere biraya geldiği bu uçak için Londra’da DSEI’de önemli bir aşamaya daha geçildi. İmzalanan yeni anlaşmayla GCAP savaş uçağı sistemlerinde önemli ilerleme kaydedildiğine özellikle vurgu yapıldı. Üç ülkenin üç önemli ve güçlü şirketi de bu projenin arkasında yer alıyor.
İngiltere’den BAE Systems, İtalya’dan Leonardo ve Japonya’dan Mitsubishi Heavy Industries arasında imzalanan iş birliği anlaşması, geçen yıl 3 hükümetin onayı ile ilgili devletlerin projesi olarak Aralık 2022’de Tokyo’da yola çıkmıştı. Yeni nesil savaş uçağının 2035 yılına kadar teslim edilmesi planlanıyor. Geçen yıl Tokyo’da imzalanan iş birliği anlaşması sonrasında bu yıl Londra’da atılan imzalar ise programa olan inancı ve sürecin zamanında ilerlemesi için güveni ortaya koyması açısından önemli.
Zaten 3 şirketten yapılan açıklamalar da anlaşmanın olumlu ivmeyi ve güçlü iş birliğini ortaya koyduğunu gösteriyor. GCAP’ın endüstri ortaklarının hedefi bir sonraki aşamaya geçmek. Entegrasyonu ve bilgi paylaşımını olgunlaştırmak. Ancak Londra’da imzalanan anlaşmayla özellikle önemli teknik ilerleme kaydedildiği açıklanmış olması önemli.
Ayrıca GCAP programına çeşitli ülkelerin ilgisi de söz konusu. Bunlardan birisi de Suudi Arabistan, ama İngiliz yetkililer Suudilerin GCAP savaş programına katılımına ilişkin net bir zaman çizelgesi olmadığını açıkladılar. Zira diğer GCAP ortakları; İtalya ve Japonya’nın da bu ortaklığa yönelik görüşlerini ortaya koyması gerekiyor. Hatta Japonya’nın net bir şekilde karşı çıktığı belirtiliyor. Bu sebeple Suudilere kısa zaman da “evet” denmesi beklenmiyor.
Bu arada Türkiye’nin Milli Muharip Uçak Programı KAAN’a da BAE Systems’in destek verdiğini, ortak çalışmalar yürütüldüğünü hatırlatmakta fayda var. Bir süre sonra KAAN ve GCAP arasında da bir iş birliği olabileceği tartışması bile yapılmıştı. Bakalım zaman ne gösterecek.
Fuarda yapılan açıklamalarla GCAP’de kısa sürede önemli mesafe kat edildiğine dair vurgu yapılırken, özellikle uçağın teknik yapısı ile sistemini besleyecek olan radar, elektro-optik ve elektronik savaş alanlarında kritik temel teknolojinin geliştirilmesinde ilerleme kaydedildiğinin altı çiziliyor.
DSEI’de Avrupa devleri Airbus, BAE Systems ve Leonardo’nun ortak girişimi olan MBDA bazı füzelerini sergiledi. Türkiye’nin ABD’den hava savunma sistemi istemesine rağmen alamadığı, kendi hava savunma sistemini yapmak için harekete geçtiği dönemde MBDA da Türkiye’ye iş birliği öneren şirketlerden birisiydi. Hatta açık mimari anlayışıyla Türkiye’nin yapabildiğini bu hava savunma sistemine koyabileceğinin altı çizilerek teklif yapılmıştı. Sonra Çin ile ortak hava savunma sistemi için yola çıkıldı. Ortaya çıkan acil ihtiyaç sebebiyle Rus S-400 alımıyla konu başka yerlere kaydı. Bu gelişmeye tepki olarak ABD, Türkiye’yi F-35 programından çıkardı. Savunma Sanayi Başkanlığı kendi hava savunma sistemimizin geliştirilmesine ağırlık verdi ve önemli mesafe de kat edildi. Ancak ABD’nin bu adımı sonrası başka müttefik ülkelerin gözleri de epeyce açılmış oldu.
GCAP, İngiltere, İtalya ve Japonya’nın yeni nesil bir savaş uçağı geliştirmek için uluslararası bir oluşum olarak Aralık 2022’de ismini duyururken, aslında yaklaşık 4 yıllık mazisi vardı. BAE Systems, Leonardo UK, MBDA UK, Rolls-Royce ve İngiltere Savunma Bakanlığı tarafından desteklenen “Team Tempest” ortaklığına dayanıyor. “Team Tempest” 2018’den bu yana yeni nesil savaş uçakları ve sistemlerine yönelik yeni teknolojileri geliştiriyordu. Bu sebeple GCAP iş birliği dünyada yankı yaptı, projeye olan inanç yüksek oldu.