Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Abdurrahman Yıldırım İşsizlikteki düşüşün öteki yüzü
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        İşsizlikte 2001 krizi sonrası üçüncü en düşük düzeyi Ekim 2023’te gördük. TÜİK son işsizlik oranını mevsimsellikten arındırılmış olarak yüzde 8.5 açıkladı. Oran Kasım 2012’deki yüzde 8.4’ten sonra son 11 yılın düşük rakamı. İşsizlik eylülde yüzde 9.0 ve geçen yılın ekim ayında yüzde 10.2 idi. Böylece son bir yılda işsizlikte 1.7 puanlık önemli bir gerileme meydana geldi.

        Ekimde işsiz sayısı da 2.961 bin ile uzun aradan sonra ilk kez 3 milyon kişinin altına indi. En son Ağustos 2015’te işsiz sayısı 3 milyon kişinin altındaydı.

        ➔Bitişikte 2005 yılı sonrasının verileri ve işsizlik grafiği bulunuyor. Tarih sırasıyla gidersek 2001 krizi sonrası işsizlik çift haneli rakamlardan inişle en düşük düzeyine Şubat 2007’de yüzde 8.4 ile indi. Bunda 2002’den başlayarak ardı ardına gelen yüksek büyümelerin etkisi büyük.

        ➔Ama aynı zamanda 4 ay sonra yapılacak erken genel seçimlerin de önüne düşüyor. Seçimlerin yapıldığı Temmuz 2007’de işsizlik yüzde 8.9 idi.

        ➔Sonra işsizlik yükseldi ve 2009 Küresel kriz ortamında yüzde 13.6’ya çıktı. Buradan başlayan düşüşle aylık işsizlik rakamı Temmuz 2012’de yüzde 8.0’e kadar indi. Üç yılı aşkın sürede işsizlikteki azalma 5.6 puanı buldu.

        ➔Bu rakam aynı zamanda 2001 krizi sonrasının en düşüğü oldu. İşsizliğin düşmesinde 2010 ve 2011’de çift haneye yaklaşan yüksek büyüme oranı yine başat rol oynadı.

        HER YILA 746 BİN İSTİHDAM

        Haziran 2011’de yapılan seçimlere düşmekte olan ve yüzde 9.2’ye inen işsizlik oranı ile girildi.

        ➔Mart 2014 yerel seçimleri yüzde 9.5 işsizlik, Haziran 2015 seçimi yüzde 10.2 ile yapıldı. Yükselmekte olan işsizlik oranı Aralık 2016’da yüzde 12.1 ile tepe yaptı. Sonra düşüş başladı ve Ocak 2018’de yüzde 9.8’e inen bir işsizlik gördük.

        ➔Çünkü arada bir Anayasa Referandumu yapıldı. Ayrıca Haziran 2018 seçimlerine hazırlıklar da başladı.

        ➔2018 krizi ile hızla tırmanan işsizlik Ağustos 2019’da yüzde 14.1’e kadar çıktı. 1.5 yılda işsizlikte 4.3 puanlık artış meydana geldi.

        ➔Sonra pandemideki kapanmanın etkisiyle işsizlik yüzde 14.2 ile ikinci bir zirve yaptı ve Temmuz 2020’de tüm zamanların en yükseğini gördü.

        ➔3 yılı aşkın zamanda düşmekte olan işsizlik Ekim 2023’te yüzde 8.5’e indi. Buradaki iniş 5.7 puana vararak şimdiye kadar en uzun süreli ve büyük boyutlu düşüşü ifade ediyor.

        ➔İşsizliğin bundan önce en düşük olduğu Temmuz 2012’den bu yana istihdam 23.6 milyondan 31.8 milyona çıktı ve 8.2 milyon kişi arttı. 11 yılda 8.2 milyon istihdam artışı her yıl için 746 bin kişi eder.

        ENFLASYON VE CARİ AÇIK ETKİSİ

        ➔İstihdamdaki son yıllardaki artışta da, işsizlikteki düşüşte de büyümenin payı büyük.

        ➔2021 yılı büyümesi yüzde 11.4 ile 1967 sonrasının en yüksek büyümesini oluşturdu.

        ➔2022 yılında yüzde 5.6 büyümeyi bu yıl yüzde 4.6 büyüme izliyor.

        ➔İç tüketimin gücüyle yakaladığımız bu büyüme istihdamı artırırken aynı zamanda güçlü yan etkileri de doğurdu.

        Bunlardan biri yüksek enflasyon ki, bedelini tüm toplam, çalışanlar, ücretliler ve emekliler ödüyor.

        ➔Her ne olursa olsun, her şartta yüksek büyüme diye tutturmasaydık enflasyon bu düzeylere çıkmazdı. Pekala daha dengeli, enflasyona yol açmayan bir şekilde büyümeyi başarabilirdik.

        ➔Bir diğer yan etki ise bu dönemde yüksek cari açık verdik ve döviz rezervlerini erittik. Döviz açığını finanse etmek için dış borçları artırdık.

        ➔Bu aynı zamanda döviz kuru üzerine baskı yaptı. Kurların hızlı yükselişi öncelikle yüksek enflasyonu beslerken diğer yandan gelir ve servet kayıplarına yol açtı.

        ➔Devalüasyon demek yoksullaşmak demek. İnsanımız yoksullaştı.

        ➔Kişi başına gelir düzeyi açısından 2008-2015 yılları arasında yakaladığımız 11 bin dolar üstü kişi başına gelirin henüz gerisindeyiz.

        BEDELİ YÜKSEK OLDU

        ➔Kısaca istihdamı yüksek büyüme sağlayarak ve de devlet kadrolarını şişirerek artırdık.

        ➔EYT ile erken emekliliğe ayrılanlar olmasına karşılık devlette bugün çalışan sayısı 10 yıl önceye göre 2.1 milyon kişi daha fazla. Kamuda çalışanların sayısı 2.9 milyon kişiden 5.1 milyon kişiye çıktı.

        ➔Son yıllarda istihdam artışı sağlanmasına sağlandı da yüksek bedeller karşılığında oldu bu.

        ➔Bu nedenledir ki toplumda genel bir refah artışı, kişi başına gelir ve servet artışı sağlanamadı.

        ➔Ama seçimleri kazanmaya yetti ve siyasetçiye beklenen katkıyı sağladı.