Fındığın gen kaynakları Fındık Araştırma Enstitüsünde korunuyor

Akar, Enstitüde fındık ve karayemiş gen kaynakları bahçesi olduğuna dikkati çekerek, "Gen bankasındaki her bitki birbirinden farklı. Fındıkta tam 460 farklı bitkiyi muhafaza ediyoruz, gen bankamız Avrupa'nın en büyük fındık arazi gen bankası. Fındık gibi, bahçe bitkileri dediğimiz grupta olan bitkilerin gen bankaları arazide olmak durumunda. Biz de farklı bitkileri bir bahçede muhafaza ediyoruz, o bahçe bizim için aslında açık bir laboratuvar gibi." dedi.

Bugüne kadar 20 fındık çeşidinin tescil edildiğini söyleyen Akar, "Bunların hepsinin de tanımlanması, Bakanlığın listesinde yer alması, dünya literatürüne geçirilmesi Enstitümüz sayesinde oldu." diye konuştu.

Akar, fındıkta sertifikalı fidana geçişle ilgili de çalışma yaptıklarını dile getirerek, "Anaç fındıklardan fidan üretildiğinde sertifikalı fidan olabiliyor, biz de anaç fındıkları talep eden fındık fidanı üreticilerine bedeli karşılığında veriyoruz." ifadesini kullandı.

Fındık üreticilerinin de fidan taleplerini karşıladıklarını belirten Akar, 10 dönümlük alanı fidan üretimine ayırdıklarını, tarımsal biyoteknoloji laboratuvarında da fidan üretimi yaptıklarını söyledi.

Akar, fındık zararlılarıyla ilgili çalışma yürüttüklerini ifade ederek şu değerlendirmede bulundu:

"2017'de kahverengi kokarcanın tespitini yapıp Bakanlığa bildirdik ve Bakanlığımız zaten 2017'den beri Doğu Karadeniz'i tarıyordu. Bu sene zirve yaptı. 'Ordu'da zirve yaptı' diyebiliriz fakat Giresun'da da var. Trabzon'un Maçka bölgesinde 'vampir böcek', 'drakula böceği' olarak halk tanıdı, bu böceğin de mücadele yöntemlerini çalışıyoruz. Giresun Tirebolu'da yeni bir zararlı var, adı 'güzel inci kelebeği', bunun da takibindeyiz. Yaprakları yiyen bir kelebek. Biz tabii daha çok biyolojik mücadele yöntemlerini çalışıyoruz."

Aysun Akar, devam eden 23 projeleri olduğunu, bunlardan 11'ini çeşitli kurumlarla yürüttüklerini de sözlerine ekledi.