Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Magazin Ailesinden ilk açıklama! Edip Akbayram yoğun bakımda - Magazin haberleri

        Edip Akbayram, yataktan düşme sonucu iç kanama şüphesiyle hastaneye kaldırıldı.

        75 yaşındaki sanatçı, gece saatlerinde yataktan düştü. Durumun bildirilmesi üzerine Akbayram'ın evine sağlık ekipleri sevk edildi.

        İlk müdahaleyi yapan ekipler, Akbayram'ı Sağlık Bilimleri Üniversitesi Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırdı.

        Entübe edilen Akbayram'ın yoğun bakımda tedavisi sürüyor.

        Sanatçının sağlık durumuna ilişkin kızı Türkü Akbayram, oğlu Ozan ve eşi Ayten Akbayram, ortak bir açıklama yaptı.

        Açıklamada, Edip Akbayram'ın zatürre sonrası taburcu olarak eve çıktığı aktarılarak, şu ifadelere yer verildi:

        "Bu sabah farklı komplikasyonlara bağlı iç kanama nedeniyle Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne getirdik. Hastanede tedbir amaçlı yoğun bakıma alındı. Tedavisi sürüyor. Sağlık durumunun iyiye gitmesini umuyor ve tüm sevenlerine sevgi ve selamlarını gönderiyoruz. Sağlık durumuyla ilgili gelişmeleri kamuoyu ile paylaşmayı sürdüreceğiz. Sevenlerinden dua bekliyoruz."

        Edip Akbayram Kimdir?

        29 Aralık 1950'de Gaziantep'te doğdu. Henüz dokuz aylıkken çocuk felcine yakalandı. Çocukluğunu bu hastalığın pençesinde geçiren Edip Akbayram'ın müziğe tutkusu da çocukluk yıllarında başladı. Akbayram o yıllar için; "Haftalığımdan biriktirdiğim paralarla ünlü pop şarkıcılarının konserlerine gider, eve döndüğümde aynanın karşısında onların taklitlerini yapardım" demişti.

        REKLAM

        Edip Akbayram, çocukluk yıllarında bir orkestra kurdu ve amatör olarak evlerinin yakınındaki bir düğün salonunda çalıştı. Lisede kurdukları orkestrada Pir Sultan'ın, Karacaoğlan'ın deyişleri üzerine yaptıkları besteleri çalıp söylediler. İlk plağı Kendim Ettim Kendim Buldum'u da lise yıllarında yaptı. İlk plağını çıkardığı grubun adı 'Siyah Örümcekler'di. Plak da 'Siyah Örümcekler-Gaziantep Orkestrası' ve 'Edip Akbayram ve Siyah Örümcekler' başlıkları altında iki farklı baskıyla çıktı. Gaziantep'ten sonra Adana ikinci adresi oldu. Adana, Akbayram'ın kurduğu orkestrayla ilk kez sahneye çıktığı kenttir. Daha sonra burada 'Beyaz Saray' adlı bir gazinoda çalışmaya başladı.

        1968'de liseyi bitirip İstanbul'a gitti. Liseyi bitirdiği zaman hep öğrenmeyi istediği mesleğin, doktorluğun eğitimini almak için üniversite sınavlarına girdi ve diş hekimliğini kazandı. Fakat müzik ağır bastı ve bu meslekten vazgeçerek kendini müziğe verdi.

        İstanbul'a geldikten sonra 1971'de Altın Mikrofon Yarışması'na katıldı. Âşık Veysel'in bir şiirinden esinlenerek gerçekleştirdiği ilk bestesi olan "Kükredi Çimenler" ile birinci oldu. 1974'te Dostlar Orkestrası'nı kurdu ve Anadolu pop müziğinin önde gelen isimlerinden biri oldu. Daha sonra 'Kara Kuzu', 'Deniz Üstü Köpürür' ve 'Garip' adlı 45'liklerle ödüller aldı ve ünü yurt çapında duyulan bir sanatçı oldu. 'Aldırma Gönül' ve 'Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz' adlı parçalarıyla satış rekorları kıran ve Altın Plak kazanan sanatçının çeşitli kuruluşlar tarafından verilen 250 kadar ödülü mevcuttur.

        Edip Akbayram ile torunu Lavin

        REKLAM

        1980'ler Edip Akbayram ve benzeri müzik yapanlar için zor yıllardı. 1981 -1988 arasında bestelerinin TRT'de çalınması yasaklandı ama 1990'ların ortasından itibaren, özellikle Türküler Yanmaz albümüyle yeni bir çıkış yaptı ve kendi çizgisinde sapmadan yürümeye devam ettiğini gösterdi. Akbayram bu albümü Sivas Katliamı'nda yaşamını yitirenlere ithaf etmiştir. Bu albümde Can Yücel'in, Oktay Rifat'ın, Ahmed Arif'in, Vedat Türkali'nin yapıtlarından bestelediği şarkılar vardı.

        Edip Akbayram, başlangıçtan itibaren ne yapmak istediğini şöyle açıklamıştı: Kalıcı bir şeyler yapmak istiyordum. Fikret Kızılok ve Cem Karaca'nın Anadolu ezgilerini pop çizgisinde söylemelerini örnek olarak aldım. Renk ve çizgide tamamen bir Edip Akbayram olarak geliştirdim. Toplumcu müzik yapmak istedim. Müziğimde geniş halk kitlelerinin yaşamı, sorunları olmalıydı. Ancak sivri, ucuz kahramanlıklardan da uzak durmaya çalıştım. İnançlarımdan, düşüncelerimden, politikamdan taviz vermeden, müzik tekniğinden yararlanarak, sorunlu, yoksul, geniş halk kitlelerine ulaşmak, daha çağdaş bir şeyler yapmak istiyordum.

        1979 yılında Ayten hanımla evlenen sanatçının, bu evliliğinden Türkü adında kızı ve Ozan adlarında bir oğlu bulunuyor.

        ÖNERİLEN VİDEO

        BURÇLAR

        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa