Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        ABD hükümetinin, 8 ülkedeki 10 havalimanından ülkesine yapılan uçuşlarda cep telefonundan büyük elektronik cihazlara kabin yasağı getirmesinde en rahatsız edici olan ne?

        Elektronik cihazların kabin içine alınmaması mı, yoksa 8 ülkeyle aynı pakette anılacak olmak mı?

        Aslında hepsi birden...

        Çünkü yeni dünya düzeni, ülkeleri önemli markalarıyla birlikte itibarlı hale getiriyor.

        Bir ülkenin ne kadar güçlü firmaları varsa, ülkesini de o derece önemli noktaya yükseltiyor.

        Kabul edelim ki THY de Türkiye’nin en önemli değerlerinden biri...

        Sadece o değil, bugün Atatürk Havalimanı’nı önemli hale getirmede faktör olan TAV da DHMİ de bir o derece önemli değerleri.

        Şurası gerçek ki ABD’nin aldığı karar ikisini de etkileyecek.

        Çünkü, kuşların göç yolunda su içip soluklanması gibi, Asya ve Körfez dahil Avrupa’nın doğusundaki bütün bu coğrafyanın konaklama yeri İstanbul’du...

        Hem sunduğu hizmet kalitesi, hem de bütün noktalar açısından avantajı nedeniyle önemli bir merkezdi.

        CAYDIRMA MAKİNESİ

        Bilgisayar veya laptop kabine alınmadığı için bu özellikleri mi kaybolacak diye bakılabilir...

        Ancak yaratılan algı, öngörülmedik bir sorunu da beraberinde yaratır...

        Çünkü ABD bugüne kadar birlikte anmaktan dahi kaçındığı Türkiye’yi çok daha ileri giderek aynı paket içine koydu.

        Bundan böyle ABD’nin yeni yönetimi için algı bu noktadan başlayacak.

        Bu da Türkiye üzerine yapılacak her türlü projeksiyonu istese de istemese de etkileyecek.

        Asya’dan kalkan bir uçak İstanbul’a indikalktı yaparsa (touch-down) taşıdığı insanların yolculuk lüksü laptoplarını veya tek ekran bilgisayarlarını kabin içine almayacak.

        Ya da başka bir havalimanına kondu-kalktı yapmanın yolunu arayacak.

        Bundan ilerisi daha düne kadar Avrupa ülkeleriyle anılan Türkiye, bundan böyle Kuveyt, Mısır, Fas, Ürdün, BAE, Katar ile aynı ligde yer alacak.

        Bu da yeni dünya düzeninin en önemli aracı “itibar” sorunu ile kaygının, endişenin üremesine yol açacak.

        Bu da yeni dünya düzeninin yeni silahı, “kaygılandır, caydır” makinesini çalıştıracak.

        Nasıl ki nükleer bombalar veya santrallar, milyonda bir ihtimal de olsa “Ya bir gün patlarsa” kaygısını toplumda yaratarak caydırma makinesine dönüşüyorsa, yeni dünya düzeninde bu tür listelerin de ondan farkı yok...

        Gerçekleşme ihtimalinin oranına kimse bakmaz, olacakmış gibi yaklaşır ve cayar...

        Hele ki, geçen yıla göre dış hat uçuşlarında % 14.3; dıştan dışa transfer uçuşlarda ise % 12.3 oranında azalmanın yaşandığı, yani zaten inişte olunan sürece çarpan etkisi yapar.

        Bununla birlikte, “Ağzını büzüşünden Ömer diyeceği belliydi” atasözündeki gibi ABD’nin yeni yönetiminin Türkiye bakışını da ortaya koyar.

        Türkiye’nin öncelikle bu listeden, dolayısıyla algıdan bir an önce uzaklaşması gerekir.

        Yoksa çok daha yakıcı hale dönüşebilir...

        BAM TELİMİZ KOPTU

        Birkaç hafta önce Meclis kulisinde karşılaşıp neşeli sohbetlerimizden birini daha yaparak eski günleri anmıştık.

        Nereden bilirdim ki baharın ilk gününün seni aramızdan alıp götüreceğini...

        Herkes gibi benim için de bir arkadaş olmanın yanında neşemize, sohbetimize eleştirici bakışınla yön katan bam telimizdin...

        Ruhun revan, devrin devran, Hak yolun açık olsun; ışıklar içinde uyu arkadaşım...

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar