Bir, "Sri Lanka" olmuyorsak tek sebebi var!
Takip ediyordum gelişmeleri ama yaşanan çöküşe nelerin sebep olup olmadığını bilmiyordum.
Hele hele ekonomik göstergelerinin Türkiye ile benzer olduğundan hiç haberim yoktu.
Bunu dünya genel durumu üzerine bir sohbette tesadüfen öğrendim.
Sonrasında da epeyce bir okuma yaptım.
Bilindiği üzere ülke şu anda İngiltere’den bağımsızlığını kazandığı 1948 yılından bu yana en ağır ekonomik krizini yaşıyor.
2009 yılında “Tamil Kaplanları” örgütünün otuz yıla yakın silahlı isyanını askeri operasyonlarla bastırdığı için ülkenin çoğunluğu tarafından kahraman ilan edilen Cumhurbaşkanı Mahinda Rajapaksa bile kaçtı ülkeden.
Sadece o değil tabii kaçan.
Onunla birlikte ülkenin ekonomi yönetiminde söz sahibi olan çoğu kişi ve hatta kardeşi eski Maliye Bakanı Basil Rajapaksa da…
Peki burnunun dibindeki dev ekonomiye sahip Hindistan’da bile yaşam standartlarının yüksek, ekonomisinin istikrarlı olmasıyla tanınan Sri Lanka nasıl battı?
Elbette çok sebep var.
Başta vergi ve para politikaları ile ilgili alınan yanlış kararlar.
Üretime dayalı ekonomi değil, tüketime dayalı ekonomi tercihi.
Tarımda kullanılan gübre başta olmak üzere ithalat ile ilgili alınan sert tedbirler ve daha birçok neden.
Ve nedenlerden kaynaklı dolar karşısında eriyip muma dönen Sri Lanka Rupi’si…
Resmi rakamlara göre yüzde 80, gayri resmi rakamlara göre ise yüzde 150’lerin üzerine çıkan enflasyon.
Hayat pahalılığı…
Tamamen dışa bağımlı enerji ve yakıtta sıkıntı.
Gıda yokluğu ve açlık…
Çok makale var ama bu konuda en güzel analizi; “Sri Lanka ekonomisi neden çöktü?” başlığı ile Hindistan hükümetinin eski Ekonomi Başdanışmanı Kaushik Basu yapmış.
Basu aynı zamanda Dünya Bankası’nda görev yapmış bir isim.
İtiraf etmeliyim ki…
Sri Lanka’yı çöküş noktasına taşıyan süreci anlattığı makalesini okuduğumda yer yer Türkiye’yi okuyor gibi de hissettim.
Hakikaten de hem siyasal olarak hem de ekonomik olarak benzerliklerimiz çok fazla.
Peki bu kadar benzerliğe rağmen Türkiye hala nasıl ayakta durabiliyor?
Net cevap veriyorum; Turizm politikaları…
Çünkü Sri Lanka da tıpkı Türkiye gibi tam bir turizm cenneti ve en büyük gelir kapısı turizm sektörü.
2019’da dünyanın en saygın turizm dergilerinden, “Lonely Planet” tarafından önde gelen turizm adreslerinden biri olarak işaret edilmiş.
Ancak işte iktidarın yanlış yönetimi nedeniyle uzun zamandan beri yaşanan ekonomik sıkıntıların üzerine bir de Covid-19 salgını ve Ukrayna-Rusya savaşının olumsuz etkileri gelince…
Ve doğru yönetilemeyince.
Yani ülkenin en büyük gelir kapısı olan turizm de çökünce…
İflas kaçınılmaz olmuş.
Bence Türkiye’yi kurtaran, bir Sri Lanka kadar çöküş noktasına vardırmayan şey, turizmde izlenen politikalarımızdır.
Beğenin ya da beğenmeyin önemi yok.
Ama hakkını teslim edin.
Gerçekten de turizmin başında işi çok iyi bilen bir profesyonel var.
Eğer, Bakan Mehmet Nuri Ersoy ve ekibi de, tıpkı Sri Lanka’da olduğu gibi Covid-19 ve Rusya-Ukrayna savaşı dolayısıyla yaşanan krizlerin çözümünde doğru hamleler yapmamış olsaydı...
Ülkenin turizm pazarlaması için radikal politikaları hayata geçirmemiş olsalardı…
Emin olun bizim de şu an yaşıyor olduklarımız Sri Lanka halkının yaşadıklarından pek farklı olmazdı.
Bugün ülkede öyle ya da böyle çark dönüyorsa…
Kavga dövüş etsek de...
Çoğumuz geçimini güç bela ama yine de yapabiliyorsa...
Bunu en büyük gelir kapımız olan ve milyarlarca dolar döviz girdisi sağlayabildiğimiz turizm sektöründeki doğru yönetime borçluyuz.
Not: Sri Lanka’yı çöküşe götüren sadece kötü ekonomi yönetimi değil tabii ki! Ekonomist Kaushik Basu’ya göre, çöküşün asıl nedeni Tamil Kaplanları’nı yenmesinin ve Sri Lanka’da onlarca yıl süren iç savaşı sonlandırmasının ardından giderek daha da otoriterleşen ve ülkenin demokratik kurumlarını yavaş yavaş yok eden ve nepotizm anlayışla ülkeyi idare etmeye çalışan kötü siyaset!