Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        25.Mart.2010

        Öncelikle Fenerbahçe taraftarına bravo...

        Yıllardır ülkemizde bir çok maç öncesi çeşitli sebepler ile saygı duruşu yapılır.

        Ama çoğu adı gibi "saygılı" yapılmazdı. Ne zaman biz de Avrupa'da olduğu gibi şunu "adam gibi yapacağız" diye düşünerken dün Fenerbahçe taraftarı adeta ders verdi. Tüm tribünler yapılan saygı duruşunda merhum Özhan Canaydın'ı hep birlikte ayakta alkışladı. Sembolik olmayan bu içten saygı duruşu için gerçekten tebrikler Fenerbahçe taraftarına...

        Karşılaşmaya baktığımızda ise Fenerbahçe sahaya en iyi oyuncuları ile çıktı.

        Daum kimseyi derbi öncesi dinlendirmedi. Hatta bazı durumu kritik oyuncular için risk bile aldı. Bu da Alman teknik adamın Zriaat Türkiye Kupası'nı kazanmak zorunda olduğunu açık şekilde gösteridi.

        Daum biliyor ki sezonu kupa almadan tamamlarsa kendisi için Köln bileti çoktan hazırlanmış. Ama sezonu kupa ile tamamlarsa o zaman işin rengi değişir. Ama bu hangi kupa olacak?

        Şampiyonluk artık çok zor. Zriaat Türkiye Kupası ise nispeten daha kolay. Bu kupayı kazanırsa hem bir hasrete son verecek hem de kendini sigortaya alacak.

        Sezon sonu başkan Aziz Yıldırım ile masaya oturduğunda elinde büyük bir koz olacak. Belki de bu kupa Daum'un Fenerbahçe'de yoluna devam etmesini sağlayacak.

        Daum böyle düşünüyor, kupayı istiyor ama sahaya baktığımızda takım yine her zamanki gibi...

        Orkun'nun bireysel hatası ve arkasından gelen goller maçı aldı getirdi Fenerbahçe'ye. Zaten maçı da sadece bu hata ve gollere kadar değerlendirmekte fayda var. Çünkü gelen 2 golden sonra Manisa farkın daha da açılmaması, Fenerbahçe'de avantajlı skoru korumak için oynadılar.

        Ama bunun dışında Fenerbahçe'de yok yok...

        Gerçekten yok. Neler mi yok? Tempo yok... Çabukluk yok... Sorumluluk alan çok fazla yok... Organizasyon yok... Yardımlaşma yok... Özer yok... Mehmet Topuz hiç yok...

        Yani son maçlardaki tablonun hemen hemen aynısı. Biraz Alex, skor avantajından sonra biraz Deivid, biraz da Emre. O da sakatlandı çıktı zaten... Ha bir de kaleci Orkun var tabii.

        Görülen o ki Fenerbahçe'de futbolculara zorunlu kılınan "tam gün mesai" sistemi şu an için pek bir şeyi değiştirmemiş. Takım yine aynı takım.

        Zaten bu kadar kısa sürede değiştirmesini beklemek sadece iyimserlik olurdu.

        Başkan Aziz Yıldırım sonunda Zico'ya ve Aragones'e yaptıramadığını Daum'a yaptırdı... Dünyada eşi benzeri duyulmamış, görülmemiş şekilde oyunculara "tam gün mesai uygulamasını" yürürlüğe koydu. Eğer bu uygulama derbide sonuç verirse emin olun Başkan tarihe geçer. Düşünsenize o kadar sorun, takımın kötü oyunu bir anda bu sistem ile buhar olup uçuyor. Bence zor ama başkanın mutlaka bir bildiği vardır diyip derbiyi beklemekte fayda var.

        Heşeye rağmen Fenerbahçe iki ayaklı bir mücadelede kendi sahasında gol yemedi.

        2 de gol attı. Finale ve devamında kupaya artık daha da yakın . Ama haftasonu Ali Sami Yen'de Manisa kadar kolay bir rakip ve karşı kalede Orkun olmayacak.

        Bu yüzden Fenerbahçe derbide bu sezon hiç oynamadığı kadar iyi oynamak zorunda...

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar