AK Parti'nin yeni 7 ilkesi

Siyasi partiler, politik yelpazedeki kimliklerini daha çok sıralı ilkeleriyle gösterir.

Bu ilkeler de siyasi partilerin genetik kodu, kimlikleri gibidir.

CHP’nin “6 oku” veya MHP’nin “9 ışığı” bunun en iyi örneğidir.

Tüzüğüne ilk kez 1927’de giren cumhuriyetçilik, milliyetçilik, halkçılık ve laiklik ilkelerine, 1931 yılında devletçilik ve daha sonra “devrimcilik” olarak değişen inkılapçılığın eklendiği ilkeleri 90 yıldır CHP’yi tanımlar.

Parti ambleminde de oklarla sıralar...

Ayrıca CHP Tüzüğü’nün ikinci maddesinde de değişmez ilkeler olarak yer alır.

MHP’nin 9 ışığı ise merhum Alparslan Türkeş’in “Yeni Ufuklara Doğru” kitabında oluşturduğu “milli doktrin” olarak açıkladığı ilkeler bütünüdür.

MHP’nin ambleminde 9 ışık yer almayıp, üç kıtada hâkimiyeti tanımlayan üç hilal tercih edilmiş olsa da 9 ışık MHP’nin ilkeler bütünü olarak tüzüğünün 3. maddesinde sıralanır.

Diğer partiler açısından da benzer süreçlere tanıklık edildi...

ERDOĞAN’IN SIRALAMASI

Bütün bunları sıralamamın nedeni dün TBMM’de de bir ilkin yaşandığı AK Parti Grubu’nda Cumhurbaşkanı olarak Erdoğan’ın konuşması...

AK Parti Tüzüğü’nde ilkeler bütünü 5. maddede yer almış, ancak bir rakamsal sıralamaya tabi olmamıştı.

AK Parti’nin amblemini oluşturan ampulün etrafındaki 7 ışık huzmesi de CHP veya MHP’de olduğu gibi ilkeler bütününü veya “doktrinini” yansıtma aracı olmamıştı.

Ancak 1044 gün sonra geldiği AK Parti Grubu’nda Erdoğan dün bu 7 ilkeyi sıraladı.

Aslında daha önce de partinin ilkeleri sıralanmış olsa da dün itibarıyla Erdoğan bunların başına “AK Parti” cümlesini ekleyerek dile getirdi.

Sıraladığı ilkelerin AK Parti amblemindeki ışık huzmelerinin sayısı kadar 7 adet olması dikkat çekiciydi.

Hatta “Sosyal hayatın da bir matematiğinin olduğuna inananlardanım” diyerek 7 madde başlığının öncelik sıralamasını da şöyle yaptı:

“1- Demokrat; 2- Cumhuriyetçi; 3- Milliyetçi; 4- Hami ve kucaklayıcı; 5- Muhafazakâr; 6- Devrimci; 7- Hak ve özgürlük taraftarı...”

Hepsinin gerekçesini de geçmişte yaşadıklarından örnekler vererek doldurdu.

AK Parti’nin yeni döneminin doktrinini yeniden oluşturdu...

YENİ DÖNEM

Ülkenin yeni sistemi gibi AK Parti de değişimi kaçınılmaz olarak yaşayacak.

Yaşamını 90 yılı aşkın süredir parlamenter demokratik sistemin kurallarıyla sürdürdüğü için de yeni dönemde karşılaştığı birçok durum paradoks oluşturacak.

Nitekim dün bunun bir örneğiyle karşılaşıldı, Meclis’e gelişinde göndere Cumhurbaşkanı forsunun bulunduğu bayrak çekildi, ancak kural gereği yapılması gereken tören kıtası karşılaması gerçekleşmedi.

Benzer örneklerle karşılaşılması olasılığı oldukça yüksek.

Görünen o ki Erdoğan’ın dün altını bir kez daha çizdiği partideki yeni yapılanma da bu yeni duruma göre olacak. Parlamenter demokratik sistemin getirdiği yapısal sistem dışında yeni bir yönetim tarzı gelişecek.

Örneğin, yeni sistemde milletvekilleri bakan olamayacağı için yürütme erkindeki ağırlığı olmayacak; yönetim erkine dayalı etkilerinin anlamı kalmayacak.

Bu da partilerde yeni bir yapılanmayı zorunlu olarak beraberinde üretecek...

Türkiye birçok şeyi tecrübe ederek öğrenecek...