Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Açtığı yara uzun yıllar hissedilecek darbe girişiminin ardında bıraktığı sorular bitmiş değil.

Birkaç gündür sokakta, havaalanında ya da yakın çevremde hep aynı sonu hâkim; özel kalem, emir subayı gibi devletin zirvesindekilerin omuz başına veya devletin güvenliğinin en üst makamına kadar nasıl ulaştılar?

Bu kadar kişiyi kapsayan darbe girişiminden istihbarat birimlerinin hiç mi haberi olmadı?

Güvenlik birimlerinin etkin isminin aktardığı kadarıyla Genelkurmay, İçişleri, Emniyet veya MİT’in yapılan hazırlıktan olay anına kadar haberi olmamış.

İşin başında olanlar da kapılarının önünde veya birkaç oda ötelerinde darbe planı yapanlar tarafından köreltilmiş.

NASIL GELDİLER?

Genelkurmay Başkanı Org. Akar’ın makamında yaşananlar da bunun en iyi göstergesi...

Emir subayının darbe planlayıcıları arasında olduğu biliniyordu...

Akıncılar Hava Üssü’nden kurtarıldıktan sonra Çankaya’ya geldiği helikopterde Org. Akar’ın yanında olan Genelkurmay Stratejik Dönüşüm Başkanı Tümg. Mehmet Dişli de meğer aynı ekipteymiş; hatta Org. Akar esir alınıp götürülürken kendisi de tutuklanmış gibi aynı helikoptere binmiş.

Ancak ikili oyununa özel kalemde esir tutulan subayların tanık olduğunu fark etmemiş.

Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı Korg. Mustafa Özsoy Başbakanlık Müsteşarı olmayı planlarken, atama dosyalarını hazırlayan Plan Yönetim Daire Başkanı Tuğg. Mehmet Partigöç ise kimin hangi göreve getirileceğinin sıralandığı “Sıkıyönetim Direktifi”ni hazırlamış.

Bunları sıralayan güvenlik biriminin başındaki rütbeli isme, “Bu kişiler en yakınınıza gelene, darbe planı yapana kadar hiç mi haberiniz olmadı?” dedim; yanıtı ilginçti:

“Devletin zirvesinde bulunanların en yakınındaki kişiler hakkında psikolojik de dahil belirli dönemlerde istihbarat çalış- ması yapılır ve raporlanır; hepsi temizdi. Tam tersi bu darbeye karşı direnenlerin FETÖ’ye, Gülen örgütüne yakın oldukları bildiriliyordu. Raporlar ortada...”

Anlaşılan o ki darbe girişiminde bulunanların, devletin zirvesinin yakınında görev almaları için önü hep açılmış.

15.00’TE YAŞANAN

Bunların dışında darbe girişimine katı- lanların hepsinin FETÖ’den olduğu algısı da doğru değil.

Sorguda ortaya çıktığına göre planlaması üç hafta önce FETÖ mensupları tarafından yapılmış.

Ancak hükümete tepkili olanlar ile darbe sonrası ikbal bekleyenler de destek vermiş.

Planlayıcısının FETÖ’cüler olduğunu öğrenen bazı komutanlar ise saat 15.00 civarı katılmaktan vazgeçmiş.

Darbe hazırlığındakiler de gece yarısı 03.00’te planladıkları girişimi, “Vazgeçenler sızdırabilir” kaygısıyla öne çekmiş.

Bazıları ise son anda haberdar olmuş; nitekim sorgularında bunu şu sözlerle aktarmış:

“Komutan tatbikat diye birliği çıkardı. Yolda, ‘Senin uzun adam 10 dakika sonra yok’ diyerek darbeyi haber verdi. Gitmekten vazgeçtim, arkadaşlarımı geri çevirdim.”

ASKERİN SIKINTISI

Güvenlik birimleri şimdi hasar tespit yapıyor; akülerin sökülmesi dahil birçok tedbiri de elden bırakmıyor.

Ancak zor bir dönemden geçilirken işlerinin “bazı işgüzarlar” tarafından çok daha çekilmez hale getirilmesinden de yakınıyor.

Haksız da değiller.

Unutulmasın ki sınırları asker koruyor; onların görevine gitmesinin engellenmesinin PKK ve IŞİD tehdidini artıracağını herkesin görmesi gerekiyor.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar