Göç oyunu

Kentin iki yıl önceki demografisi, % 85 Türkmen, % 10 Kürt, % 1-2 civarında da Arap’tan oluşuyordu.

Bugün gelinen noktada Kilis’in % 50’si Arap, % 40’ı Türkmen, geri kalanı da Kürt...

Bu kadar kısa sürede bir yerleşimin nüfus değişimi de beraberinde başka sıkıntılar getiriyor.

Örneğin, Türkmenler erken kalkıp çalışmaya başlıyor, erken saatte de uyumak istiyor.

Ancak Araplar geç uyanıyor, geç yatıyor; akşam sohbetini seviyor, bu da gürültü çatışmasına neden oluyor.

Bütün bunları yazmamın nedeni, PYD’nin Azez, Minniğ, Tel Rıfat, Merea, Hadret Til ve Kefr Naya’yı kontrolü altına alması üzerine Türkiye’nin gösterdiği tepki.

Çünkü, bu bölgenin hemen altındaki Türkmen köyleri Nubbul, Zehra, Ratyan, Duveyr Zeytun’un da içinde bulunduğu bölge Rus uçakları ve balistik füzelerin saldırısıyla boşaltıldı, alana rejim güçleri ile PYD yerleşti.

Her ne kadar önce Hazar’dan atıldığı sanılsa da sonradan yapılan iz takibiyle Lazkiye’den yolladığı anlaşılan füzeyle dün bu eylemini Azez’de de gerçekleştirdi.

KORİDOR BOĞMA

Bu alanın önemi, Türkiye ile Halep arasındaki lojistik koridorun üzerinde bulunması.

Koridor, 80 km aşağıda rejim, 45 kilometre ötede de PYD güçleri tarafından bir hortum gibi bükülüp kapatıldığında Türkiye açısından iki önemli sorun yaratıyor.

İlki, Cerablus, Azez, Halep alanını elinde tutan Türkiye’nin desteklediği muhalif güçler pozisyon kaybediyor; Halep ile bağları kopuyor.

İkincisi, ki en önemlisi, lojistik desteği kesilen, bırakın yemek pişirecek tüpü, yeterince gıdası kalmayan yerleşik halk, kendilerine lojistik destek gelmeyince bölgeyi terk edip Türkiye’ye doğru göçe başlıyor.

Rusya da hem göç dalgasıyla Türkiye’yi sıkıştırmak, hem de PYD’ye alan kazandırmak için, sonuncusunu geçen hafta yaptığı gibi iki aydır Afrin’de PYD’ye mühimmat depoluyor.

PYD’YE ALAN

PYD bu arada Minniğ’i alarak, içinde küçük de olsa, her an aktif kullanabileceği bir havaalanına da sahip olmuş bulunuyor.

Ankara da bu durumu kırabilmek için tepkisini topçu atışlarıyla ve müttefikleriyle girdiği temasla gidermenin yolunu arıyor.

Aşağıdan göç akınını engellemek için bu kez daha doğru bir taktiğe başvurmuş bulunuyor.

Daha önce desteğiyle kurdurduğu sınırın öte yanındaki Şem Marin Köyü çevresindeki üç kampa ilave olarak 9 kamp kurup 10’uncuyu da inşa ediyor.

Ancak, bu da bir başka tehlike oluşturuyor.

Rus uçaklarının kısa süre önce Cilvegözü Sınır Kapısı’nın bir kilometre kadar ilerisinde kurulu Babul Hava kampını vurmasına benzer bir eylemde bulunması halinde nasıl tavır alacağını planlıyor.

Türkiye oyunu bozmak için koalisyon ortaklarından aktif tavır almasını istiyor.

Başta ABD, Türkiye’nin açık kalmasını istediği koridordan, terörist gördüğü El Nusra ve Ahraruş Şam güçlerinin bulunduğunu belirterek uzak duruyor.

Diğer yandan “Eğer Suriye’ye girerlerse onlar da Arap ve Sünni, sorun olmaz” diyerek oluşturulmaya çalışılan Suudi Arabistan öncülüğündeki kara gücünün Suriye’ye nereden ve nasıl gireceğinin hesapları yapılıyor.

Her gün yeni bir hamleyle tekrar başlatılan yeni oyun hesapları arasında çok daha ağır ve ciddi sorunlar yaşatan göç dalgasının bahar aylarıyla yükselmesi kaçınılmaz görünüyor.