Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

BAYKAL’ı koltuğundan eden kaset skandalı patladığı gün, çok doğru bir tavırla bu konuya mesafeli duran ve meseleye dahil olmama zarafetini gösteren AKP, seçimler yaklaştıkça Baykal’ın kaset meselesini daha bir gündeme taşır oldular.

Üstelik de “Terbiye sınırlarını zorlayarak” demeyeceğim, aşarak.

Baykal’ın yaptığını doğru bulup hoş görenlerden olmak mümkün değil ama karışmak ne işimiz ne haddimiz diye düşünüyorum.

Baykal istifa ederek zaten gereğini yaptı, Nesrin Baytok ise olaydan sonra sessiz kaldı ve milletvekili adayı bile olmayarak tavrını gösterdi.

Her ikisinin de yaptıkları doğru olandır.

Şimdi önce Başbakan Erdoğan, “Baykal aday, o hanım neden aday değil?” diye sordu.

Sanki Baytok aday olmak istemiş de CHP yapmamış.

Nesrin Baytok kenara çekilmek istemiş olabilir. Bunu kime soracaktı, rakip partinin kurmaylarına mı?

Hadi onu geçelim bir kalem.

Ne de olsa Başbakan’ın yaptığında en azından bir kabalık yok.

Ya Bülent Arınç’a ne demeli!

İşin cılkını çıkarmak diye Bülent Bey’in yaptığına denir ancak.

Baykal’ın kaset meselesiyle ilgili önceki gün konuşuyor ve Baykal’dan “Sayın” diye söz ederken Nesrin Baytok’a “aşüfte” diyor.

Pes!

Bu nasıl üslup, bu nasıl kafa.

Hangi hakla böyle bir tanımlama, böyle hakaret.

Nesrin Baytok muhakkak ki yargı yoluna başvurup bu hakaretin hesabını soracaktır ama ondan önce biraz vicdan, biraz adap gerekir insana.

Milletin uçkur bekçisi misiniz bir, diyelim ki bekçiliği kendinize vazife edindiniz, hakaret etmeye hakkınız var mı iki!

Ve tabii üçüncü de var.

Sorarım Bülent Arınç’a, “Partinizde eşini aldatan hiç kimse yok mu?”

Kuran’a el basıp yemin edebilir misiniz “Yok” diye.

Başı kapalı eşi evde otururken başı açık hanımı kuma yapan yok mu?

Nikâhsız eşinden çocuk sahibi olan yok mu?

Sakın bana “Ama onların imam nikâhı var” diye savunma falan yapmaya kalkmayın.

Yasal olmayan kılıfa uydurulmuş rezilliğin, kılıfına uydurulmamış rezillikten benim gözümde hiçbir farkı yoktur.

Ya çıkın yemin edin “Benim partimde birden fazla kadınla ilişkiye giren tek bir kişi yoktur” diye.

Ya da Nesrin Hanım’dan özür dileyin.

Kimsenin kimseye böyle hitap etmeye hakkı yok.

Sizin bile.

Hele hele Ergenekon organizasyonu dediğiniz bir olayı, bu kadar kullanmanız iyice ayıp oluyor.

MHP Video Kulüp

MHP'lilerin ikinci video çekimi de servise sokuldu.

Yine bildiğiniz olaylar, yine bildiğiniz çekimler.

Tipik "aç erkek muhabbeti".

Ve tabii yine bildiğiniz "menşe".

Bu üçüncü videoyu da servise sokan mihrak aynı.

Baykal'ın kaseti, 1. MHP kaseti nereden servis edildiyse aynı yerden.

ABD'de bir yerlerden.

Baykal kaseti için, "CHP'yi yeniden dizayn etmek, AKP karşısında daha güçlü hale getirmek ve Kılıçdaroğlu'nu genel başkan yapmak için bu kaset ortaya çıkarıldı" demişti AKP'liler.

Peki şimdi ne diyorlar?

Vallahi bilmiyorum.

Ama kim gelip de "MHP'yi dizayn etmek ve AKP karşısında daha güçlü hale getirmek için" derse gülerim. Zekâmla, aklımla, fikrimle alay etmek olarak görürüm.

Seçime bir ay kala, bir partiyi, üstelik de baraj sorunu yaşaması muhtemel bir partiyi bu kasetlerle yıpratmak, AKP karşıtı bir yapının işine gelir mi Allah aşkına.

Ya Ergenekon denilen örgüt,denildiği gibi AKP'yi yıpratmak değil tam aksine güçlendirmek istiyor ya da bu görüntüleri servise sokan Ergenekon denilen örgüt değil.

Çünkü bu görüntülerle yıpranan bir MHP, bu yüzden baraj altında kalırsa AKP en az 40, hatta 50 milletvekili daha fazla çıkarıyor.

Eğer Ergenekon, AKP'yi daha güçlü yapmak isteyen bir örgütse bu görüntüleri servis eden Ergenekon'dur.

Yok eğer öyle değilse bu görüntüleri kimin servis ettiğini varın siz tahmin edin.

Aysal seçilir, iş biter

GALATASARAYLILAR yolda görse soruyor, "Ne olacak?" diye.

Bir şey olmayacak.

Diğerlerinden çok daha iyi bir başkan adayı olan ve diğerlerinden çok çok daha iyi bir ekip kuran Ünal Aysal seçimi rahatça kazanacak.

Adnan Öztürk yönetim içinde çıban başı olmaya kalkışmaz ve haddini bilirse yönetimin başarılı olma şansı çok yüksek.

Kerameti kendinden menkul Adnan Öztürk yönetimde hak ettiğinden daha etkin bir pozisyon sahibi olmak isterse iş Ünal Aysal'a düşecek.

Susturup atarsa yine sorun olmayacak.

Susturamazsa sıkıntı olacak.

Tabii Ali Dürüst'ün de bildik tarzından vazgeçmesi ve ağırlığını koyması gerek.

Bunlar olursa Galatasaray iyiye gider.

Yine de mevcut adayların iyisi Aysal ve ekibi.

Rahatça seçilirler.

Kimse merak etmesin.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Siyaseti, bırakın belden aşağıyı dondan içeri sokmadığımız zaman.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar