Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Keşfet

TAYFUN Topal’ı 24, Deniz Seki’yi neredeyse 18 yıldır tanıyorum. Ne yalan söyleyeyim ben bu aşkı çok ama çok sevdim. İkisini de birbirine çok ama çok yakıştırdım. Bana da sürpriz oldu mu? Evet oldu. Ancak kimileri gibi “Nereden çıktı şimdi bu bir anda, ne kadar hızlı oldu! Deniz bir başkası ile anılırken bir anda Tayfun ile ele ele” demedim. Neden mi? Çünkü:

- Deniz Seki, Murat Karabova ile anılırken hiçbir zaman “Evet birlikteyim” diye bir açıklama yapmadı. Sadece “Şu an birbirimizi tanıma aşamasındayız. Bilmiyorum ben de, zaman gösterecek” dedi.

- Murat Karabova ne dedi? Hiçbir şey. Yani “Evet birlikteyiz, aşk yaşıyoruz” açıklaması yapmadı.

- Sadece ikisinin adı anılınca, yan yana gelince birkaç kişi seslerini yükseltti. Hatta ben de “Kime ne! İstiyorlarsa birlikte olmak, yaşasınlar” diye bir yazı yazdım. Demek ki olmamış, birlikte yapamamışlar. Demek ki yetmemiş. Demek ki derinlerde yatan bir başka duygu varmış ve bir anda o ortaya çıkmış.

- Evet evet, Deniz Seki 8 aydır Tayfun Topal’ın sahibi olduğu People’da sahneye çıkıyor. Hatta birlikte anlaşma yaptıkları gün ben yanlarındaydım. Birbirlerine o kadar nazik ve yakındılar ki. Evet sonrasında da bu hep devam etti. Yani birbirlerine karşı ilgililerdi. Aslında bu ilişki bir anda başladı gibi gözüküyor fakat 8 aydır ufaktan ufaktan bir duygu kırıntıları varmış ikisinin de içinde sanki.

- Hani bir anda duygusal, sıcak ve güvenli bir ortamda olursun ve duygular su yüzüne çıkar ya. İşte Deniz ve Tayfun’un duygusu da Alaçatı’da ortaya çıkıvermiş.

- Bence pek de güzel olmuş. Tayfun’u yıllardır tanırım. Şunu çok net söyleyebilirim ki dürüst, vicdanlı ve kadınlara çok değer veren biridir. Tayfun, Deniz Seki’nin aradığı huzuru da ona verecektir. Ben mutlu olacaklarını, hatta bir anda nikâh masasına oturacaklarını düşünüyorum.

***********

SEVGİLİNİZ İSTERSE INSTAGRAM’I KAPATIR MISINIZ?

BU soru Cem Yılmaz’a sorulmuş. O da “Dükkânı kapatırım” diyerek abuk bir yanıt vermiş. Söz de espri yapacak ya! İlla bir tuhaflık yapıp yanıt verecek ya. Neyse benim sorum gerçekten size, yani okuyucuya. Yani Instagram yüzünden kavga eden sevgililere. Çünkü etrafımda gerçekten Instagram yüzünden kavga eden insanlar var. Gerçekten anlamak mümkün değil ama Instagram kavgaları hiç bitmiyor.

Kadınlar, erkeklere:

- Kim bu kadın, bunu neden takip ediyorsun?

- Neden bunları like’ladın?

- Bunları takipten çıkar, yoksa senden ayrılırım.

- Bu kadını takip etmeyeceksin, işte o kadar.

- Beni kıskandırmak için, beni delirtmek için sürekli story’ler paylaşıyor. Sanki ben umurunda değilim pozu takınıyor ama öyle değil mevzu biliyorum… diye uzayıp gidiyor. Peki erkekler farklı mı?

Erkekler, kadınlara:

- Story’sine bakıyor kadın sokakta, eğleniyor. Adama da haber vermemiş. Erkek hemen arıyor “Ne zaman evde olursun?” ya da “Yanında kim var, çabuk eve” talimatı veriyor.

- Kim o yanındaki dalkavuklar? Sil çabuk o fotoğrafı.

- O nasıl fotoğraf, o nasıl kıyafet… Sil çabuk fotoğrafı gelip kemiklerini kırmayayım...

Gibi gibi uzayıp giden tartışmalar var. İnanın hiç abartmıyorum. Yaşı ne olursa olsun, kadın-erkek herkes Instagram yüzünden tartışıyor. Sonuç mu? Sevgilin isterse, gerçekten çok âşık olursan kapatır mısın hesabını? Yolla bana, mail at. Bakalım neler çıkacak bir anlayalım sosyal âlemin durumunu.

***********

SON ÇARE ORHAN BABA

MALUM konu derin. Koku meselesi yıllardır memlekette çözülemeyen bir mevzu. Toplu taşıma araçları, kalabalık ortamlarda aman diyeyim. İnsan yazarken, konuşurken bir tuhaf oluyor. Bazı insanımız deodorant sevmiyor. Ama Orhan Baba duruma el atmış. Binmiş otobüse, terleyen ve kokan bir gence tavsiyeler veriyor. E hadi madem. Belki Orhan Baba çözer bu sorunu belli mi olur? Çok doğru bir isim olmuş Orhan Baba. Başka isim olmazmış, konuya cuk oturmuş.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar