Haydi Hop-pa!
HOPA davası heyet başkanı Hâkim Dündar Örsdemir haklı, Hopa davası belki de hakikaten solu birleştirir. En azından davayı gazeteci Kumru Başer, gazeteci Mehmet Atakan Foça, Av. Efkan Bolaç ve Av. Ayşegül Şenarslan'ın Twitter notlarından dakika dakika izleyenlerin hepsi kabul edecektir ki bizim kalbimizde bir şey değişti.
Ayrıca Örsdemir, avukatların savunmasında yer alan yazımı dinlerken sıkıldığını belli etmiş. "Köşe yazarlarına girmeyelim" demiş, avukatlar "Ama Ece Temelkuran..." diye bir şey söyleyecek olunca da "Biliyorum onu, daha önce de gelmişti benim bir davama" demiş. Girdiğim tek dava Diyarbakırlı çocukların davası olduğuna göre öyle sanıyorum ki Sayın Örsdemir'in olduğu davalarda ayağımız uğurlu geliyor! Bir daha bu uğura ihtiyaç olmaması dileğiyle Avukat Efkan Bolaç'ın notlarından aktarıyorum:
10.54 Hopa sanıkları, pardon, eşkıyaları geldi.
Salon alkıştan inliyor.
11.30 Sanık avukatları: Ortada bir örgüt yoktur. Bu sebeple özel yetkili mahkemeleri ilgilendiren bir durum yoktur. Görevsizlik kararı verilsin.
11.45 Savcı: Basın eylemine legal alan içinde olan terör unsurlarının bulunacağı bilgisi alınmıştır. Halkevleri terör örgütüdür.
11.57 Heyet: Görevsizlik kararını reddetti.
12.00 Eşkıya sanık Mahir Mansuroğlu sözlü savunma yapıyor:
12.09 "Anlaşılan şudur ki her muhalif sanık sandalyesinin arkasına geçme potansiyelini taşımaktadır."
12.17 "Biz 4 sene önce 'Filistin halkının yanındayız' dedik ve yardım kampanyası yaptık. Bizi Deniz Feneri ile aynı kefeye koymayın."
12.20 Hopa sanıkları Ahmet ve Nedim'e selam gönderdiler.
12.25 Hâkim Mahir'e sordu: Öğrenci Kolektifleri'ni bilir misin? Nasıl bilirsin? Cevap: İyi bilirim.
12.43 Kadir Aydoğan: Halkevleri olarak PARASIZ EĞİTİM İSTİYORUZ kampanyası yaptık. Ankara'da 620 bin kişiden "Biz de istiyoruz" diye imza aldık.
12.48 Kadir: Ülkede korku imparatorluğu hâkimdir. Gerçek terör budur.
12.54 Kadir: Ekip amiri sözlü olarak "15 kişi tutuklanacaksınız. 3-5 ay yatarsanız aklınız başınıza gelecek" kehanetinde bulundu.15 kişi tutuklandık.
14.12 Hikmet Tanıl: Saçlarım uzun geldim beni rahat tanıyın diye. Hâkim: Hikmet senin soy ismin Tanıl zaten.
14.13 Hikmet: Başbakan Necdet Adalı ve Erdal Eren'e ağladı. Başbakan bana da ağlamasın diye tahliyemi ve beraatimi istiyorum.
14.23 Özgür Atmaca: Savcılığa ben kendim geldim ifade verdim. Tutuklandım. Tutuklanma gerekçem, kaçma şüphemin olduğu.
14.34 Göksel Ilgın: Polisler "Kenan Müdür'ün ellerinden öpmek lazım, müdahale emrini o verdi" dedi. Amirleri geldi ve "Gerçek isimlerinizle seslenmeyin" dedi.
14.45 Başak Eylül Şan: Burada asıl yargılanması gereken en ufak bir ses çıkarmaya korkan üniversitelilerin düşürüldüğü acınası durumdur.
14.45 Nuri Özçelik: Metin Lokumcu'nun oğlu Ulaş benim yakın arkadaşımdır. Lokumcu'nun öldürülmesi ve Başbakan'ın yaptığı açıklamaya öfkelendim.
14.47 Nuri: Tanınmamak için saçlarımı kestirmedim. Saçlarım hep kısaydı. Ben dayanışma için saçlarımı kestirdim.
14.50 Özge Aydın: Bir insan olarak Metin Lokumcu'nun gaz bombasıyla öldürülmesine tepki vermek için eyleme katıldım.
15.20 Ömür Çağdaş Ersoy: Biz herkes yazın tatil yaparken yoksul çocuklarına eğitim vermeye çalışıyoruz. Ben ülke gündemine karşı duyarlı biriyim.
15.20 Ömür: Ben kamu malına zarar vermedim. Cam benim kafama çarptıysa kamu malı bana zarar vermiştir.
15.21 Ömür: Dilsat Aktaş'ın bacağı yanımda kırıldı. "Dilşat'ı almayalım başımıza bela olur" dediler, beni aldılar. Polisler bizi otobüste dövdüler.
15.30 Uğur Tuna: 6 aydır F tipinde kalıyorum. Eğer savunmamda bir tutukluk olursa 6 aydır 3 kişiden fazla görmediğimdendir. 6 aydır tecritteyim.
15.59 Hamza Durak Yıldırım: Benim kaçacak bir şeyim yok, kaçması gereken bu ülkeyi yönetenlerdir.
16.51 Can Kaya: Çağdaş 21 yaşından küçük olduğu için çocuk cezaevine girmiş ve saçları kesilmiştir. Ben eylem olarak saçlarımı kestirdim.
17.02 Lenin'in Emperyalizm adlı kitabı dışarıda yasak ama cezaevinde serbest. Can "Görüldü" damgalı kitabı mahkemeye verdi. Başkan: "Yasak değil mi bu?"
17.03 Başkan kâtibe yazdırıyor; "Lenin'in Emperyalizm kitabı". Kâtip yanlış anlayınca Başkan kızıyor: "Ya bilmiyor musun Lenin'i?"
17.44 Ozan Gündoğdu: Eğer bulunan kitaplar yasak olsaydı 3 kere idam alırdım. Ekleyeyim, bu kitaplar yasak olsaydı Siyasal Bilgiler kapanırdı.
17.47 Ozan: Polisler "Amir Kenan Kabak'ın izni var" diyerek otobüsleri işkencehaneye çevirdiler. 18.13 Can Türkyılmaz: Küçük kardeşim bana şunu söylüyor; "Abi çıktıktan sonra polis yine evi basacak mı?" Bu durumu kim silecek?
18.20 Hâkimin "Neden açlık grevi?" yaptın sorusuna Can'ın cevabı: "Az önce seni döven, işkence yapanın elinden yemek alır mısınız?"
18.25 Zafer Algül: Ben eğitimciyim. Başkentte eşek görmemiş çocukları alıp Nasrettin Hoca'nın eşeğine bindirdik. Bu nasıl teröristliktir!
18.45 Ferhat Konukçu: Polis kitleye saldırdı ve ben gözaltına alındım. 5 saat kadar otobüste işkence gördüm. Otobüste 5 dakika arayla ışığı kapatıp bizi dövdüler.
18.50 Sevgi Sönmez: Gözaltında taciz edildim, tecavüz tehdidi yapıldı. Bacaklarım ellendi. Otobüsten koşarak emniyete kaçtım. Otobüsten kurtuldum.
18.54 Sevgi : Sonra aynı polis suratıma yumruk attı. Ellerim arkadan kelepçeliydi. "Şimdi sana kim bakacak?" dedi. Yüzüm şişmeye başlamıştı.
19.08 Hazal Kangal: Bir an polise saldırıda bulunduğumu düşünün, ben ufaktefeğim. Robocop polislere karşı ben nasıl karşı koyabilirim!
19.10 Hazal: Ben N.Ç.'ye tecavüz etmedim, Metin Lokumcu'yu öldürmedim.
Efkan Bolaç'ın notlarının tamamına http://nuve.biz/her-muhalif-sanik-sandalyesinin-arkasina-gecme-potansiyelini-tasimaktadir/ linkinden ulaşabilirsiniz.