Öteki krokiyi kim yayınlayacak?

GAZETECİLİK ilginç bir noktaya geldi. Hangi haberin, nerede çıkacağını artık gözü kapalı tahmin edebiliyoruz. Mesela bir darbe iddiası ve buna dayanak olan tartışmalı belgeler mi var. Bunların sızdırılacağı gazete belli, hemen o tarafa yönelebilirsiniz. İddiaları çürütecek bazı bilgiler mi var. Bunları okumak için ise, karşı tarafa bakmalısınız. Mesela, Arınç'a suikast iddiasıyla iki asker gözaltına mı alındı. Baskın anı görüntüleri için "Yandaş" diye nitelenenlere bakın, hiç yanılmazsınız. İki askerin üzerinden iki kroki çıktı diyelim. Krokilerden askerlerin lehine bilgiler içereni, "Yandaş" diye nitelenmeyen medyaya sızdırılır. Bu durumda, suyla yutulmak istendiği söylenen ilk belgenin yine öteki cenahta çıkması an meselesidir. Hazır olun.

Ancak ben burada başka bir konuya dikkat çekmek istiyorum. Bu belgelerin yandaş veya değil gazetelerde çıkması, her biri ayrı haber olduğu için, son derece normal. Bir gazeteci, belgeyi bulmuşsa tabii ki yayınlayacak. Ancak hukuk sisteminin, tüm bu belgeleri, zamanından önce yayınlatmaması gerekir. Hazırlık soruşturması gizli. Yani bir konunun soruşturması hazırlık aşamasındayken her şeyin gizli tutulması gerekir. Neden? Çünkü ortada bir suçlu varsa, adaletin neyi ele geçirdiğini bilmesin, kaçmasın, delil saklamasın diye. Masum olanların adı çıkmasın diye. Maşallah bizde, daha belge hâkimin önüne gitmeden, meşrebine göre gazetelere sızdırılıyor. Anlaşılıyor ki, poliste de adliyede de birer propaganda merkezi gibi çalışanlar var. Böyle giderse, kozmik odanın sır belgeleri de ortaya dökülebilir. Hiç şaşırmayın.