Ermenistan çeteler ve cunta arasında sıkıştı
Geride bıraktığımız sonbaharda, 44 gün süren Dağlık Karabağ savaşını dramatik bir şekilde kaybeden Ermenistan büyük bir krize sürükleniyor.
2017’de yapılan seçimin hemen bir yıl sonrasındaki seçimlerde halkın yüzde 70 desteğini alarak iktidar koltuğuna oturan Nikol Paşinyan şimdi Rusya yanlısı generallerin ve ülkede “Karabağ Çetesi” olarak adlandırılan Sarkisyan ve Koçaryan ailelerinin baskısı altında bir darbe kalkışması ile karşı karşıya…
Başbakan Paşinyan, geçtiğimiz perşembe günü Genelkurmay Başkanı Onik Gasparyan’ın da görevden alınması talimatını verdi. Ancak bu karar için Cumhurbaşkanı Armen Sarkisyan tarafından üç günlük süre doldu ve Sarkisyan istifayı onaylamadı.
Görünen o ki ABD vatandaşı ve büyük iş adamı olan Cumhurbaşkanı Sarkisyan krizi daha da tırmandıracak. Zira Paşinyan’ın başbakan olması Sarkisyan’ı ABD ve Avrupa’daki diasporada ikinci plana itiyor. Oysa Sarkisyan kendisini Batının dengesi, Karabağ Çetesini ise Rusya’nın bir dengesi olarak görüp ülkeyi de bu ikili denge içinde yönetme eğiliminde.
KARABAĞ SAVAŞI AYARLARI BOZDU
Tüm bunlarla beraber düşmanı olarak gördüğü ülkeler arasında sıkışıp kalmış küçük bir Güney Kafkasya ülkesi olan Ermenistan, istikrarsızlığın önde gittiği kötü bir kış geçirdi.
Azerbaycan ordusunun gücüyle ezilen ülke, yaklaşık 30 yıl önce savaşla el koyduğu stratejik ve tarihi toprakları teslim ettiği bir anlaşmayı kabul etmek zorunda kaldı. 2018’de iktidara gelen ve Kadife Devrim’in kahramanı Paşinyan, 10 Kasım’da Azerbaycan ile Dağlık Karabağ’da ateşkese imza attığından beri ülkeye ihanet etmekle suçlanıyor.
Ülkede çöken ekonomi ve Covid-19 salgınıyla birlikte kriz kontrol dışına çıkmak üzere. Dengeler altüst. 2018’de bir yıl ara ile yapılan seçimlerinde “Benim Adımım” hareketi ile ülkedeki oligarkları ve Karabağ çetesini yerden yere vuran Paşinyan, şimdi bu çetelerin oyunu ile karşı karşıya…
Öyle ki Paşinyan’ın ‘kendisine ve ülkedeki demokrasiye karşı darbe yapılıyor’ çağrılarının üzerinden 2 saat geçmeden ülkedeki iki grup sokaklara döküldü. Cumhuriyet Meydanı’nda Başbakan Paşinyan’ın “hükümet darbesi” ifşasında bulunan sempatizanları, Özgürlük Meydanı’nda ise aylardır Paşinyan’ın istifasını isteyen muhalefetin destekçileri vardı.
Paşinyan taraftarları çadırlar kurdu ve ülkenin bir daha mafyanın ve Karabağ Çetesinin eline geçmemesi için Paşinyan’ın büyük yenilgisine rağmen desteğini devam ettiriyor.
Paşinyan’ın ihtilaf sırasında Rus İskender füzelerinin güvenilirliğini şüpheye düşürmek nedeniyle kendisini gülünç duruma sokmuş olan Genelkurmay Başkan Yardımcısı Tigran Kaçatryan’ı görevden alma kararı, yaşanan bu son krizin patlak vermesine neden oldu.
FÜZE POLEMİĞİ
Ordu, Paşinyan’ın ve hükümetinin istifasını isteyerek cevap verdi: “Artık mantıklı kararlar alabilme kapasitesinde değiller.” Bunun üzerine Başbakan Paşinyan, Genelkurmay Başkanı Onik Gasparyan’ın da görevden alınması talimatını verdi. Şimdi kriz görevden almaların onaylanmaması ile birlikte derinleşecek…
Moskova geçtiğimiz hafta sonu Paşinyan'ın “İskender” ile ilgili karışıklığa neden olan açıklamasına da yanıt verdi. Rusya Savunma Bakanlığı temsilcisi, Karabağ ihtilafında “İskender kompleksleri’’nin kullanılmadığını ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın muhtemelen yanıltıldığını söyledi.
Açıklamada depolarda füzelerin beklediğine vurgu yapılması ise Moskova’nın Ermenistan’ın ne kadar içinde olduğunun gösteren bir tablo aslında.
Moskova, Ermenistan ordusu içindeki askerleri harekete geçirirken, Karabağ çetesi temsilcileri Serj Sarkisyan ve Robert Koçaryan ise ülkedeki diğer dinamikleri harekete geçirmek için çalışmalarına hız verdi.
İÇİŞLERİ VE İSTİHBARAT DA DEVREDE
Bu kapsamda dikkat çekici hamlelerden biri de Ermenistan İçişleri Bakanlığı üst düzey görevlilerinden oluşan bir grubun da orduya destek vermesiydi.
Bu grup, “Ülkede savaş sonrası krizin bir an önce çözülmesi gerekiyor. Ordu yönetimine destek verdiğimizi ifade ediyoruz. Vatana hizmet açıklamasına katılıyoruz. Polisleri Paşinyan’ın yasa dışı talimatlarını yerine getirmemeye, vatandaşlara karşı kuvvet uygulamamaya çağırıyoruz. Toplumu provokasyonlara uymama, mağlubiyete uğramış yönetimin hayatını uzatmaya yönelik adımlardan uzak durmaya çağırıyoruz. Ülkedeki bu durumdan çıkışın tek yolu yönetimin istifa etmesidir. Şu anki yönetimi ülkedeki durumu daha fazla istikrarsızlaştırmadan barışçıl bir şekilde görevini bırakmaya çağırıyoruz,” açıklamasını yaptı.
Paşinyan göreve geldiği ilk günden buyana istihbarat yapısı içinde 17 üst düzey ismi görevden almıştı.
Bu isimlerden Karabağ çetesi ile birlikte, Ulusal Güvenlik Servisinin (UGS) eski üst düzey çalışanları şu anda görevde olan meslektaşlarına orduyu desteklemeleri yönünde çağrıda bulunup: “UGS’nin üst düzey subaylarına ve tüm çalışanlarına! Rusya, Ermenistan ve Azerbaycan liderleri tarafından 9 Kasım 2020 yılında imzalanan açıklamadan sonra hükümetin attığı adımlar, hükümetin sadece devletin önünde bulunan sorunları çözemediğini, güvenlik sistemini yeniden kurarak kuvvetlendiremediğini değil, aynı zamanda yönetimin çelişki içerisinde olduğunu gösterdi. Tüm bu adımlar, askeri eylemlerin sonucunda derin bir kriz içerisinde olan ülkenin yıkımına yol açıyor. Birkaç ay önce UGS’nin eski üst düzey görevlileri olan biz, muhalifleri kuvvet yoluyla bastırma girişiminin iç siyasi durumu daha da gerginleştireceğini ve toplumdaki bölünmeyi derinleştireceği yönünde uyarıda bulunarak çağrı yapmıştık. Maalesef bizim uyarılarımız reddedildi. Bugün iç savaşın eşiğinde bulunuyoruz,” diyerek ülkedeki istihbarat yapısını yönlendirmeye çalışıyor.
PAŞİNYAN’IN ZOR SEÇİMİ
Şurası bir gerçek; Paşinyan için önemli bir karar verme zamanı…
Darbeye karşı sokaklardan çekilmeyerek Cumhurbaşkanı Armen Sarkisyan’ı devirmeye çalışabilir. Ancak bu durumda ABD vatandaşı Sarkisyan’ın devrilmesine ABD’nin ne tavır sergileyeceği de belirsiz. Diğer taraftan Karabağ çetesi ve Rusya yanlısı askerlerin baskısı ile seçime giderse de çok ciddi oy kaybının olduğu da açık. Bir gazeteci arkadaşım Paşinyan’ın hala yüzde 40 desteğe sahip olduğunu belirtiyor.
Şu an Ermenistan’da 2 milyon 900 bin civarında Ermeni bulunuyor. 4 milyon Ermeni Rusya’da yaşıyor. ABD ve Avrupa ülkelerinde de oldukça yoğun bir nüfusları var. Ermenistan toplumu aslında içe kapalı bir toplumdur ve ülke dışına gitme taraftarı değildir ama ekonomik şartlar onları dışarıda yaşamaya zorluyor.
Diasporanın maddi destekleri Erivan yönetimini bugüne kadar ayakta tutuyordu. Şimdi SSCB’nin dağılmasından bu yana bir türlü toparlanamayan Ermenistan yeni bir krizin eşiğinde.
Üstelik bu sefer iç savaş ihtimali de var…