Seksi beyin nasıl olur?

Sema EREREN / HABERTÜRK CUMARTESİ

Bilimi anlaşılır ve eğlenceli hale getirmenin de pekâlâ mümkün olduğunu kanıtladı “Zihin Oyunları”... Çünkü beynin nasıl çalıştığını keşfetmek için oyunlar oynuyor, gizli kamera düzenekleri kuruyor, oyuna dönüştürdüğü her şeyi gerçek bilim adamlarına onaylatmayı da ihmal etmiyor. Programın kitap kurdu ve film delisi olan sunucusu Jason Silva, HT Cumartesi’ye konuştu.

-Çocukluğunuzda bilime meraklı olduğunuzu tahmin etmek zor değil.

Venezüella, Caracas’ta büyüdüm ve her daim dünyayı merak eden bir çocuktum. Yaratıcılığın, eleştirel düşünmenin, nezaketin ve kendini ifade etmenin öneminin vurgulandığı bir çevrede büyüdüm. Üniversitede felsefe ve film bölümlerinde okumam ve dijital videolara olan ilgim beni Zihin Oyunları’na sürükledi. İnsanların hayal gücünü tetikleyen hikâyeler anlatmayı ve dünyayı algılama biçimimizi değiştiren ortamlar yaratmayı çok seviyorum.

-Zihin Oyunları’nın neden tüm dünyada bu kadar müptelası var?

Program 171 ülkede gösteriliyor ve birçok kültürün, dilin ve ülkenin yansımalarını barındırıyor, bütün seyirci kitlelerine hitap ediyor. Bilindik realite programlarından bıkmış olanlar, senaryosu olmayan, kendilerini zorlayan ama aynı zamanda eğlenceli olan realite dizisini sevdi. Çünkü bilime açlar ve dünyayı algılayamadıkları şekilde görmek istiyorlar.

“Zihin Oyunları” yeni sezon bölümleriyle yarından itibaren her pazar 23.00’te National Geographic Channel’da...

-Zihin Oyunları’nın sizin için unutulmaz olan bir bölümü var mı?

Her bölümünü seviyorum aslında. Ama bu sezon özellikle heyecan vericiydi çünkü Colorado, New Orleans, Kudüs ve Londra gibi birçok yerde uluslararası çekimler de yaptık. ‘The God Brain’ isimli bir bölüm hazırladık ki ruhsal tecrübelere nörobilimsel açıdan yaklaşıldı, insanların Tanrı ile iletişim kurarkenki beyinlerini inceledik. Bu bölüm benim için inanılmazdı çünkü insan olmanın gerçek anlamıyla ilgili sorulması oldukça güç sorulara cevap aramaya çalıştık.

-İşinize duyduğunuz heyecanınızı nasıl koruyorsunuz?

Beni heyecanlandıran şey keşfetmek. Olayların derinlerine indikçe başa çıkmamız gereken yeni mücadeleler çıkıyor. Kendimi sorguluyorum, hayal gücümü genişletiyorum.

-“Kendi hayal gücümüzün mühendisleri” olabileceğimizi söylüyorsunuz. Bu nasıl mümkün oluyor?

Teknolojiyi, psikolojiyi, nörobiyolojiyi, psikofarmakolojiyi ve yaratıcılığı anlayarak; daha yaratıcı olmamızı sağlayan aktiviteleri, dil unsurlarını ve çevreleri öğrenerek, yaratıcılığın doğasını fiziksel ve kimyasal şartlar altında inceleyerek daha yaratıcı olabiliriz.

-Beyni seksi yapmamız gerektiğini de söylüyorsunuz. Bu nasıl mümkün olur?

Beyin bilimi insanlar için göz korkutucu ve anlaşılması güç ama Zihin Oyunları’yla beyin heyecan verici, eğlendirici ve seksi bir olguya dönüşüyor. Zihin Oyunları’nın ve bilimin, pop kültürün ve ana akım eğlencenin bir parçası olması gerektiğine inanıyorum.

-Aynı zamanda büyük beğeni toplayan ‘Shots of Awe’ videolarını da çekiyorsunuz. Zihin Oyunları’yla aynı zamanda mı çalışıyorsunuz?

Zihin Oyunları televizyon programı olduğu için daha planlı, büyük bir ekibi var, bütün oyunlar onaydan geçiyor. Shots of Awe’daysa senaryo dışındaki Jason’ı görüyorsunuz. Bunlar benim düşüncelerim ve keşiflerim. Zihin Oyunları’ndaki bir televizyon kişiliği.

-Gelecek planlarınız neler?

Zihin Oyunları’na ve hayal gücüyle ilgili yeni içerikler oluşturmaya devam etmek istiyorum. Zihin Oyunları gibi insanlara ilham veren ortamlar yaratarak zihinlerimizi kıvraklaştırmaya yardımcı olacak projeler istiyorum.

-Hiç Türkiye’ye geldiniz mi?

2014’te Brand Week’te konuşma yapmak için gelmiştim. Türkiye’de tanıştığım herkes harikaydı, insanların programı ne kadar çok beğendiklerini görünce çok mutlu oldum. Programı izleyen ve paylaşan herkese teşekkür ediyorum.