Kendine bir iyilik yap ve doğru nefes almayı öğren!
Kişisel Gelişim Uzmanı Reyhan Elmasri, doğru nefes almanın önemini haberturk.com okurları için anlattı
Gözde S. KADIOĞLU
gkadioglu@haberturk.com
Hepimiz nefes alıyoruz. Bu satırları okurken dahi nefes almak zorundayız, ama...
Doğru nefes alıyor muyuz?
İçimize çektiğimiz oksijenin ne kadar bilincindeyiz?
Yetersiz oksijen nelere yol açar?
Tüm bu soruları, kişisel gelişim uzmanı Reyhan Elmasri, haberturk.com okurları için kaleme aldı:
Bebekler bu işi mükemmel şekilde yapıyorlar ancak yıllarca edinilen korkular, yaşanan travmalar, bastırılmışlıklar, kızgınlıklar, kırgınlıklarla doğal nefes alma becerimizi ortalama %75 oranında kaybedebiliyoruz. Ancak bunu tekrar öğrenmek, takviye etmek mümkün. Üstelik fazla çaba sarfetmeden günde sadece birkaç dakika ayırarak ve nefes farkındalığıyla iki-üç hafta içinde doğru nefes almayı yaşamımızın bir parçası yapmak mümkün.
Hayatta en önemli yaşamsal işlev nefes almak olduğuna göre insanın kendisine yapabileceği en büyük iyilik doğru nefes almayı öğrenmektir. Hergün onbinlerce kez farkında olmadan yaptığımız bu işlevin ideal olarak yapıldığında fiziksel, zihinsel ve duygusal olarak ne gibi faydalar getireceğini kısaca özetlemek gerekirse:
Fiziksel olarak;
- Kan kalitesini yükseltir ve toksinlerin daha kolay atılmasını sağlar
- Tüm sinir sistemi ve hormonlar üzerinde olumlu etkisi vardır
- Diyafram nefesi büyüme hormonunu artırarak yaşlanmayı geciktirir
- Bağışıklık sistemini güçlendirir
- Doğru şekilde yeterince alınan oksijen kilo kontrolüne yardımcı olur
- Cinsel sorunların üzerinde çok olumlu etkisi vardır, performansı artırır
- Hücresel verimliliği artırır, cildi canlandırır
Zihinsel olarak;
- Daha kolay konsantre olmamızı sağlar
- Hafızayı güçlendirir
- Anlama, kavrama kabiliyetini artırır ve süreci hızlandırır
- Yaratıcılığı artırır
- Hızlı düşünmemizi sağlar
- Uykuyu düzene sokar, kalitesini artırır
- IQ seviyesini yükseltir
Duygusal olarak;
- Zihinsel dinginlik getirir
- Duygusal blokajlardan kurtulmaya yardımcı olur
- Hormonlara yaptığı etkiyle stres, anksiyete, telaş eşiğini yükseltir
- İçsel huzura kavuşmaya yardımcı olur
- EQ (duygusal zeka) seviyesini yükseltir
- Farkındalık, öz-sevgi ve duygusal empati kazanmamıza yardımcı olur
Sağlıklı ve zinde olmanın, genç kalmanın en önemli şartı temiz kan dolaşımıdır. Doğru nefes ve yeterli oksijen de bunu sağlamanın en temel yoludur.
İki Nobel sahibi bilim adamı Dr. Otto Warburg, kendisine Nobel ödülü kazandıran bilimsel çalışmasından elde ettiği sonuçları açıkladığında kanserin temel nedeni olarak oksijensiz yaşamı gösteriyor.
Dr. Warburg'a göre vücuttaki 'onkojen'ler stres, kirlilik, radyasyon yanında oksijensizlik gibi faktörlerle de uyarılarak kanseri başlatabiliyor. Hücresel oksijen yetersizliği, kansere yol açtığı düşünülen önemli bir faktör. Dr. Warburg'un bu konudaki açıklaması: "Kanserin tek ve nihai temel nedeni oksijensiz yaşamdır, yani 'anaerobiosis'tir. Normal hücreler oksijene gereksinme duyarlar, oysa kanser hücreleri oksijensiz yaşayabilir."
Beynimizin en temel gereksinimi oksijendir ve aldığmız oksijenin %25'ini beynimiz kullanır. Dr. Win Wenger'in yaptığı araştırmaya göre 3 hafta boyunca 20 saatlik su altında yapılan nefes tutma çalışması IQ seviyesinde 10 puanlık bir artışa neden olmaktadır. Doğru nefes beynin sağ ve sol loblarına etki ederek hem analitik hem yaratıcı tarafımızı geliştirir.
Nefes sadece IQ üzerinde değil, duygusal sağlığımız üzerinde de son derece etkilidir. Yeterince oksijen alamamak stres, anskiyete, depresyon, zihin bulanıklığı, panik-atak, gergik, topluluk önünde konuşma korkusu, sosyal fobi, negatif düşünce ve depresyonu tetikler. Japonya'da yapılan araştırmalar diyafram nefesinin beyin dalgaları üzerindeki etkisiyle nasıl rahatlama sağlandığını kanıtlamıştır. Bunun yanı sıra çocuklarda ve gençlerde sınav stresiyle başetmenin, duygusal blokajlardan kurtulmanın en etkin ve kolay yolu nefes teknikleridir.
Bu kadar yaşamsal değeri olan birşeyi nasıl geliştirebiliriz: Doğru nefes almanın dört ana temeli vardır:
"Ne bir nefes eksik, ne bir nefes fazla..." Bu kadim inanç doğruysa sayıyı değiştiremeyiz, ama kaliteyle oynayarak süreyi uzatabiliriz.
Dünysa Sağlık Örgütü'ne göre dakikadaki ideal nefes sayısı 12'dir. Bunun fazlası kandaki asit miktarını artırır, stresi tetikler. Bunun için siz de dakikada kaç nefes alıp verdiğinizi sayın. Sayı 12'nin altındaysa endişelenmeyin, bu çok daha iyi. Fazlaysa gün içinde her fırsatta şu basit çalışmayı yapın: 4 birimde nefes alın, 4 birimde tutun, 4 birimde verin, 4 birimde durum.
Nereden nefes alıyoruz:
En ideal nefes burundan alınıp burundan verilendir. Buna engel bir sağlık sorununuz varsa en kısa sürede bir KBB doktoruna başvurun.
Burundan nefes almakta hafif zorlanıyorsanız ağzınızı kapalı tutup burundan nefes almaya özen gösterin.
Tek tarafta tıkanıklık varsa tıkalı tarafı kapatıp açık taraftan büyük nefesler alıp verin, tıkalı olanın açıldığını göreceksiniz. Burun nefesi
Nefes kapasitesi:
Aldığınız nefesin derin ve kapsamlı olmasına özen gösterin. Gün içinde özellikle enerjinizin düştüğünü hissettiğinizde, konsantrasyonunuz azaldığında derin nefesler alıp vermeniz hemen toparlanmanızı sağlayacaktır.
Diyafram nefesi:
Ciğerlerin sadece üst loblarına alınan nefes göğüs kafesi ve omuzlarla sınırlı kalır, oysa alta diyaframa alınan nefes çok daha kapsamlı olur ve sayısız faydası vardır. Bizler doğuşta hep diyafram nefesi alırız, korku, endişe üst solunumu öğretir, sonra da bu alışkanlık sürer gider. Tekrar diyafram nefesine geçiş bizim için bağışıklık sistemini güçlendirmek, korku ve stresle başetmek için bulunmaz bir fırsattır.
En basit egzersiz olarak sırt üstü yatın ve karnınıza birkaç kitap ya da başka birşey koyun ve aldığınız nefesle bunu kaldırın.
Bu çalışmaları birkaç hafta boyunca hergün her fırsatta yapın. Bu süreçte kendinizi gözlemleyin, çok daha canlı, enerji dolu ama aynı zamanda çok daha huzurlu olduğunuz göreceksiniz.