Fatih Altaylı: Ben Çin'den gelen aşıyı olacağım
"Virüs erkeklerde sertleşme sorunu yaratıyor" Koronavirüs pandemisi sürecinde aşı konusunda artık sona gelinde. Bu konuda dünya çapında yapılan çalışmalar netice vermek üzere. SinoVac-CoronaVac, BioNTech-Pfizer, Moderna, Oxford-AstraZeneca ve Sputnik-V aşıları öne çıkarken bu kez de 'Hangi aşı' tartışması başladı. Son günlerde hemen herkes hangi aşının daha güvenli ve koruyucu olduğunu merak ediyor. Koronavirüs ortaya çıktığı günden itibaren konuyla ilgili sayısız program ile yazıya imza atan ve bu konuda çok ciddi bir bilgi birikimine sahip olan Türkiye'nin en önemli gazetecilerinden Habertürk Yazarı Fatih Altaylı, konuyla ilgili merak edilen soruları haberturk.com için yanıtladı. Aşıların birbirinden farkı ne? Hangi aşılar piyasaya çıkmaya hazır? Aşı Türkiye'de ne zaman kullanıma girecek? İşte aşıyla ilgili merak edilenler...
"Ben Çin'den gelen Sinovac aşısını olacağım" Aşıların menşei ile ilgili tartışmaların doğru olmadığını ifade eden Altaylı "Herkesin bayıla bayıla aldığı telefonları da Çin üretiyor" dedi. Altaylı "Şu ana kadar en fazla denenmiş aşı Sinovac'ın inaktif aşısı. Veriler yayınlanmadığı için en etkili emiyorum ama bana göre en güvenli aşı olabilir çünkü en geleneksel yöntemlerle hazırlandığı için yan etkiler konusundaki bilgilere sahibiz" şeklinde konuştu. Altaylı kendisinin de Çin'den gelecek olan Sinovac aşısını olacağını söyledi.
"Yazdan önce 100 milyon doz aşı geliyor"Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın kendisine yazdan önce 100 milyon doz aşının alınacağını söylediğini ifade eden Altaylı "Bir aşıdan olan bir başka aşıdan da olabilir. Zaten ne kadar süre koruyucu olacakları henüz belli değil" şeklinde konuştu. İlaçlarla ilgili çalışmalara da değinen Altaylı bu konuda da önemli ve sevindirici gelişmeler yaşandığına dikkat çekti.
"Virüs erkeklerde sertleşme sorunu yaratıyor" Fatih Altaylı "Bu hastalığa çok dikkat etmek gerekiyor çünkü virüsün kimi nasıl etkileyeceği belli değil. Aşının yan etkilerinden korkanlar asıl virüsün kalıcı etkilerinden korksunlar" sözleriyle uyarırken virüsün cinselliğe olan etkilerine de dikkat çekti. Altaylı virüsün erkeklik ve kadınlık organlarındaki hücrelerde çoğaldığını belirterek "Bu durum da erkeklerde sertleşme sorunu yaratıyor. Erkeğin ürettiği semende bulunuyor ve bu yolla nakledilebileceği ve buralarda uzun süre varlığını koruyabileceği söyleniyor" dedi.