Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Video Mudurnu'daki şato villaların inşaat ve satışına devam izni!

        BOLU'nun Mudurnu ilçesinde yalnızca Arap müşterilere satış yapılması ve şato tipi mimarisiyle tepki çeken Burj Al Babas projesi için İstanbul Ticaret Mahkemesi İflas Müdürlüğü'nden alınan izinle inşaat ve satış faaliyetleri yeniden başladı. Tepkilerin odağındaki projeyi gerçekleştiren Sarot Grup Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin Yerdelen, DHA’nın sorularını yanıtladı.

        Mudurnu ilçesinde 2011 yılında başlanan 732 villa, AVM, otel ve 2 kongre merkezinin yer aldığı proje kapsamında şato tipindeki villalardan 350'sinin inşası devam ederken Katar, Bahreyn, Kuveyt, Dubai ve Suudi Arabistan'daki müşterilere satıldı. Arap müşterilerin taksitleri zamanında ödememesi ve şirketin ekonomik planlamada yaşadığı sorunlar nedeniyle Burj Al Babas adlı projenin sahibi Sarot Termal Grup şirketi, Haziran ayında konkordato için başvurdu. Mahkeme, şirkete 3 ay süre verdi. Sürenin dolmasıyla İstanbul 3. Ticaret Mahkemesi, Eylül ayında Sarot Grup çatısı altındaki 3 şirket hakkında iflas kararı verdi. Şato tipi mimarisiyle tepkilere neden olan ve ilçenin mimari ve tarihi dokusuna uymaması nedeniyle vatandaşların da tepki gösterdiği proje de durmuş oldu.

        HÜKÜMET KOMİSERLERİ PROJE ALANINA HİÇ GİTMEDEN KARAR VERDİ

        Tepkilerin odağındaki projeyi gerçekleştiren Sarot Grup’un Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin Yerdelen DHA muhabirinin sorularını yanıtladı. Yerdelen, mahkemenin verdiği iflas kararıyla ilgili şöyle cevap verdi

        “Burj Al Babas projelerimizin içinde yer aldığı firmamız için başta son günlerde artan inşaat maliyetleri, döviz hareketlerindeki dalgalanmalar olmak üzere şirket malvarlıklarını korumak ve hak sahiplerine taahhütlerin teslimi için İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne vade planlaması ve borç ödeme yapılandırılması maksadı ile konkordato başvuru yapılmıştır. İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi başvurumuzu kabul etmiş ve 13 Haziran 2018 tarihinde 3 aylık daha sonra da 2 aylık geçici konkordato ilan etmiştir. Bu süre zarfında mahkemeye sunulan konkordato projesinin ve şirket mali tablolarının denetimini yapmak üzere 3 kişilik hükümet komiseri görevlendirilmiştir. Hükümet komiserleri konkordato sürecinin başarıya ulaşmasının devamı ya da iptaline ilişkin raporu olumsuz bildirince ve bu olumsuz rapora ilişkin itirazlarımızı da mahkeme heyeti dikkate almadan son duruşmada şirketlerin konkordato kesin süre isteminin iptaline ve şirket mal varlıklarını da korumaya yönelik iflasa hükmetmiştir. Hükümet komiserlerinin şirket merkezine bir kere gelmesi ve proje mahaline hiç gitmeyip inceleme yapmadan şirketin satışa konu villalarının satış gelir projeksiyonunu yapmadan, gayrimenkul değerlemesini yapmadan, şirket mali verilerinde KDV iadesi alacaklarını da rapora yazmadan olumsuz raporu beyan etmiştir. Yine nihai görüş raporunda şirketin borca batıklık durumun olmadığı ve mal varlıkların kat kat üstün olduğu raporda geçmektedir. Kararın istinaf sürecinde bozulacağını öngörüyoruz.”

        TEMYİZ İÇİN BAŞVURDUK

        Mehmet Emin Yerdelen, karara itiraz edilip edilmediği ile ilgili soruya da “İstanbul 3.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin iflas kararı kesin olmayıp, bu kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'ne İstinaf yolu ile temyiz başvurusunda bulunduk.” diye cevap verdi.

        “ÇALIŞMALAR YENİDEN BAŞLADI”

        Yerdelen, projenin devam edip etmeyeceği ile ilgili soruyu da, “İlgili İflas Müdürlüğü'nden projelerin inşaat maliyetlerinin tamamlanıp hak sahiplerine teslimi için talebimiz üzerine denetimli olarak şirket ticari faaliyetleri için İcra İflas Kanunları nezdinde izin verilmiş olup şirketlerimiz denetimli olarak normal faaliyetlerine devam etmektedir. Bu süre zarfında ticari faaliyetler gereği satış ve inşaat çalışmaları eskiden olduğu gibi devam etmektedir. “ ifadelerini kullanarak cevapladı.

        “Şu anda proje ile ilgili olarak son durum hakkında bilgi verir misiniz” sorusunu ise şöyle cevaplandırdı

        “Burj Al Babas Projesi 732 adet villadan oluşmaktadır. Satış kitlesi olarak Ortadoğu'da Kuveyt Merkezli Körfez ülkeleri üzerinde satış pazarlama faaliyetleri yaptık ve hala yapmaya devam etmekteyiz. Burj Al Babas Projesinin yaklaşık yarısından fazlasının satışları yapılmış durumdadır. Satışı yapılan villaların hak sahiplerinden bazıları tapularını almış durumdadır. Özellikle mevcut proje mahalinde satışı yapılmış villaların inşaat tamamlanma oranları yaklaşık yüzde 80 civarındadır. Yine proje mahalindeki diğer kaba inşaat seviyesinde olan villalar, satışı yapılmamış ve satışa hazır vaziyettedir. Burj Al Babas projesi villaların başta altyapı kanalizasyon hattı, sıcak su hattı, soğuk su ve jeotermal su hatlarının tamamına yakınının bittiği, enerji nakil hatlarının tamamlandığı, PTT, internet hatlarının tamamına yakın bittiğini, yol ve peyzaj projelerinin bitip örnek uygulama yapıldığı aşamalardadır. Toplam borç durumu ve alacak durumu hakkında bilgi verir misiniz”

        BORÇ DÜZENLİ OLARAK ÖDENİYOR

        Yerdelen ayrıca borçların düzenli olarak ödendiğini ifade ederek, “Hali hazırda şirket mali kayıtlarında görünen Halk Bankası banka kredi borcu düzenli olarak şirket sahipleri tarafından ödenmekte olup, vadesi gelen ve vadesi gelmeyen çek borçlarının dışında şirketimizin başka borcu yoktur. Hali hazırda Burj Al Babas projesine ait çek borçları tahminen 27 milyon TL civarında olup, işbu borcun bir kısmı şirket sahipleri tarafından ödemeleri yapılmıştır.” dedi.

        BAKMADAN GEÇME

        Yazı Boyutu