Samsun’da, kafatası kemiğinde eksik olan hastaya ’3D yazıcı’ tekniğiyle titanyum parça takıldı. Ameliyattan önceki ve sonraki görüntüsü arasında inanılmaz bir fark oluşan hastanın psikolojisi de aynı oranda düzeldi.

Kafa tasında küçük kemik eksiklerinin olması durumunda, "kranioplasti" denilen ameliyatla değişik materyaller kullanılarak sorunlu bölge kapatılabiliyor. Kafatasındaki eksik kemik parçasını kusursuz bir şekilde kapatmak için 3D yazıcı tekniği denilen yöntem Türkiye’de nadiren uygulanmaya başlandı. Bu yöntemle önce kafatasındaki eksik bölge en ince ayrıntısına kadar ölçülüyor, daha sonra parça birebir ölçüleriyle 3D yazıcıdan çıkartılıyor.

Bu yöntem son olarak Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Beyin Cerrahi ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Dr. Dursun Türköz ve ekibi tarafından bir hastaya uygulandı. Enfeksiyon nedeniyle kafatasında kemik kaybı olan 34 yaşında hasta Hasan Ayhan’a, ’3D yazıcı’ tekniğiyle kranioplasti ameliyatı yapıldı. Kafasına titanyum bir parça takılan Ayhan, hem sağlığına kavuştu hem de kafasının görünümü eski halini aldı. Kafasındaki göçüğün beden ve ruh sağlığını olumsuz etkilediğini belirten Ayhan, ’3D yazıcı’ tekniğiyle sağlığına kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor. Türkiye’de 1-2 merkezde yapılan yöntem Karadeniz’de ilk kez bir hastaya uygulandı.

“Ameliyatı sıfır hatayla yapma şansına sahip oluyoruz"

Operasyon hakkında bilgi veren Beyin Cerrahi ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Dr. Dursun Türköz, "Kafa kemik eksikliğinin giderilmesi olarak tanımlanan kranioplasti ameliyatını hem Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesinde hem de Karadeniz Bölgesi’nde ilk kez gerçekleştirmekten büyük gurur duyuyoruz. Travma, tümor, enfeksiyon gibi nedenlerle hastalarımızın kafatası kemiğinden bölümler çıkarmak zorunda kaldığımız durumlarda kafayı yeniden şekillendirmek ve kemik yapısının bütünlüğünü korumak için yapılan bu ameliyat önceleri kronioplasti kiti adı verilen kemik çimentosu ile yapılıyordu. Son yıllarda teknolojide yaşanan gelişmelerin yansımasıyla, ’3D yazıcı’ yöntemiyle eksik olan kemik parçasının birebir aynen üretilmesi ve titanyumdan üretilen parçanın ameliyatla kafada eksik olan bölgeye yerleştirilmesi bu alanda yeni bir ameliyat tekniği olarak kendini gösterdi. Biz de ilimizde, bölgemizde bu ameliyatı yaparak, kemik defekti problemi yaşayan ve hayatını istediği konforda sürdüremeyen hastalarımıza yardımcı olmayı hedefledik. Bu ameliyat şu ana kadar dünyada sayılı merkezde, ülkemizde ise Ankara ve Eskişehir’de yapıldı. Yavaş yavaş yaygınlaşan, dünyada ve Türkiye’de yeni uygulanan bu teknikte her hastamız için sadece o hastaya özel hesaplanarak boyutları ve şekli belirlenen kemik parçaları kullanılıyor. Böylece ameliyatı sıfır hatayla yapma şansına sahip oluyoruz. Bu teknikte ameliyat öncesi hastaların kemik eksiklikleri milimetrik olarak çekilen tomografilerle değerlendiriliyor, bunun sonucunda hastaya özel bir kalıp oluşturulmuş oluyor. Daha sonra bu titanyum kemik kalıba uygun üretilen yapay kemikle hastamızın ameliyatını gerçekleştiriyoruz. Hastamız geçen sene Mayıs ayında damar tıkanıklığı kaynaklı beyin şişmesi nedeniyle bize başvurmuştu. Hastamızın o dönemde kafa kemiğini çıkararak, ameliyatını yaparak hastamızı iyileştirmiştik. Bu hastamızda daha sonra gelişen enfeksiyon nedeniyle kafa kemiğini almak zorunda kalmıştık. Şimdi yaptığımız bu kranioplasti ameliyatından sonra hastamız güvenli bir şekilde ve hızla eski görünümüne kavuşarak hayatına sorunsuz bir şekilde devam edebilecek duruma geldi. Ekip olarak böyle bir çalışmayı gerçekleştirmekten büyük mutluluk duyuyoruz" dedi.

"Aynaya baktığımda ağlıyordum"

Ameliyattan sonra kendini çok iyi hissettiğini söyleyen Hasan Ayhan, "Ameliyattan önce göçüktü, şimdi düzeldi. Aynaya bakasım gelmiyordu. Aynaya baktığımda ağlıyordum. Dışarı rahat çıkamıyordum. Çünkü herkes bana bakıyordu. Konuşma güçlüğü çekiyordum. Yemek yerken ağzımdan dökülüyordu. Ama şimdi rahat konuşmaya başladım ve yemek yiyebiliyorum" diye konuştu.

"Dışarı çıkamıyordu"

Ailece zor zamanlar geçirdiklerini belirten Hasan Ayhan’ın eşi Emine Ayhan, "Ameliyattan önce eşim ve biz psikolojik olarak zor zamanlar geçirirdik. Kafasında göçük olduğu için aynaya bakamıyordu. Üzülüyordu. Dışarı çıkamıyordu. Şimdi gayet iyi, biz de iyiyiz. Aile olarak onun yanındayız. Zor zamanları birlikte atlattık. Doktorlarımıza da çok teşekkür ediyoruz. Çok iyi ilgilendiler bizimle" şeklinde konuştu. (İHA)

BAKMADAN GEÇME