Sağlık çalışanları anlatıyor: "Üzgünüz, yorgunuz, tükendik..."

Koronavirüs pandemisi dünyayı sardığından beri fedakarca, hem kendilerinin hem de ailelerinin sağlığını riske atarak mücadele eden sağlık çalışanları maalesef yoğunluktan dolayı ne kadar önlem alırlarsa alsınlar bu virüsten kurtulmayı başaramıyor. Türk Toraks Derneği İkinci Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Oya İtil sağlık çalışanlarının normal nüfusa göre enfekte olma olasılıklarının on kat fazla olduğunu ifade ederken, Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bengi Başer “En büyük kayıpları verenler sağlık çalışanları” dedi. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Bülent Ertuğrul ise “En acı tarafı önlenebilir bir hastalıktan dolayı insanları kaybetmek” şeklinde konuştu. 

Koronavirüs pandemisinde en ön saflarda mücadele eden sağlık çalışanları sadece fiziksel olarak değil ruhsal olarak da yoğun bir baskı altında. Covid-19 nedeniyle annesini kaybeden yoğun bakım hemşiresi Müfide Şahin ile kendisi gibi eczacı olan eşi Erhan Yüksel’i yine bu hastalıktan dolayı kaybeden Kübra Yüksel yaşadıklarını haberturk.com’a anlattı. İstanbul Eczacı Odası Başkanı Cenap Sarıalioğlu ise toplumun duyarsız kesimlerine “Ülkemizde sağlık okuryazarlığı yaşı ilkokul iki seviyesinde” sözleriyle tepki gösterdi. 

Koronavirüs pandemisi dolayısıyla yaşanan zorluklar, acılar, kayıplar arasında bir de meslek hastalığı ve illiyet bağı tartışmaları yaşanıyor. Türk Tabipleri Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı Covid-19’un sağlık çalışanları için illiyet bağı aranmaksızın meslek hastalığı olarak kabul edilmesi gerektiğini ifade etti. Türk Yoğun Bakım Hemşireleri Derneği Başkanı Ebru Kıraner ile Türk Hemşireler Derneği Genel Başkanı Sevilay Şenol Çevik sağlık çalışanlarının geride kalan ailelerinin yaşadığı zorluklara dikkat çekti.