Üç ustadan 'Trilogy of Time' sergisi
Türk sanatının üç efsanevi ustası Devrim Erbil, Süleyman Saim Tekcan ve Zeki Faik İzer ile onların mirasını geleceğe taşıyan sonraki kuşağın temsilcilerini bir araya getiren "Trilogy of Time" sergisi The Stay Boulevard Nişantaşı'nda sanatseverlerle buluşuyor
“Trilogy of Time” sergisi Türk sanatının üç efsanevi ustası Devrim Erbil, Süleyman Saim Tekcan ve Zeki Faik İzer ile onların mirasını geleceğe taşıyan sonraki kuşağın temsilcilerini bir araya getiriyor. Sergide, Devrim Erbil ile Renk Erbil’in ortak çalışmaları ile Eda Tekcan ve Ayşegül İzer’in eserleri yer alıyor. Sanatın farklı disiplinlerini aynı çatı altında buluşturan The Stay Boulevard Nişantaşı ve Londra merkezli sanat platformu Renko London iş birliği ile Renk Erbil küratörlüğünde hayata geçen “Trilogy of Time” sergisi, üç aile ve üç kuşağın paylaştığı sessiz bir diyaloğu görünür kılıyor ve sanatın ustalarının, sanatın içine doğan çocukları ve torununun ellerinden çıkan bir seçki sunuyor.
17 Şubat 2026'ya kadar sanatseverlerle buluşacak olan sergide, ‘Resmin Şairi’ Devrim Erbil ile Renko London’un kurucusu Renk Erbil’in hem bireysel hem de ortak hazırladıkları eserleri yer alırken, çağdaş özgün baskı sanatının kurucu ismi ve Türkiye’de atölye kültürünün mimarı Süleyman Saim Tekcan’ın kızı ressam Eda Tekcan ve usta ressam ve fotoğraf sanatçısı Zeki Faik İzer’in torunu Ayşegül İzer’in eserleri bulunuyor.
Geçmiş, bugün ve geleceğin aynı anda hissedildiği bir buluşma alanı
Geçmiş, bugün ve geleceğin aynı anda hissedildiği bir buluşma alanı yaratan “Trilogy of Time” sergisinde miras, yalnızca korunmakla kalmıyor, Renk Erbil, Eda Tekcan ve Ayşegül İzer tarafından yeniden inşa ediliyor. Eserler aracılığıyla zaman; çizgiye, renge ve harekete dönüşüyor. Geçmiş ile gelecek, birbirini besleyen bir kompozisyon olarak ortaya çıkıyor. Bir kuşaktan diğerine aktarılan bu yaratıcı iz, kimi zaman materyalin doğasında, kimi zaman ritimde hayat buluyor. Böylece seçki, yalnızca aktarılmış bir mirası değil; değişime açık, sürekli yenilenen bir yaratım sürecinin izlerini sunuyor.
Yaklaşık 30 eserin sergilendiği “Trilogy of Time”, üç aile arasında kuşaklar boyunca süregelen görünmez bir diyaloğun belgesi niteliğinde. Bir imgenin, bir çizginin, bir düşüncenin, bir kuşakta kök salarken bir diğerinde yeni anlamlara dönüşmesini gösteriyor.