Trump: Uyuşturucu bir kitle imha silahıdır
ABD Başkanı Donald Trump, ulusal güvenlik tehdidi olarak gördüğü uyuşturucuyu kitle imha silahı ilan etti ve yoğun bir mücadele başlatacaklarını söyledi. Son dönemdeki operasyonlarla yine çarpıcı şekilde karşımıza çıkan uyuşturucu kullanımı ve toplumsal çürüme de Türkiye açısından bir ulusal güvenlik tehdidi olarak görülüyor. Resmi rakamlara göre; Türkiye'de cezaevlerinde bulunanların yüzde 36'sı yani 120 bin kişi uyuşturucudan hüküm giymiş durumda. Gençler arasında oldukça yayılan ve çocuk yaştakilerin de kullandığı uyuşturucuya karşı bir eylem planı da hazırlandı. Habertürk'ten Bülent Aydemir yazdı..
ABD Başkanı Trump’a göre fentanil bir ulusal güvenlik tehdidi. Trump hükümeti, yasa dışı fentanilin ABD’de çok sayıda ölüm ve toplumsal zarar yarattığını savunurken, Trump bu maddeyi, “İnsanlara büyük ölçekli zarar veren bir kimyasal tehdit” olarak nitelendirerek kitle imha silahı; nükleer ya da kimyasal silahlara benzetti.
Bu tanımlama ile birlikte ABD Savunma Bakanlığı Pentagon ve diğer ulusal güvenlik kurumları, uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadelede daha aktif rol oynayacak şekilde yetkilendirilecek. Trump yönetimi, fentanil üretimini ve kaçakçılığını uluslararası çeteler ve kartellerle (özellikle Çin ve Meksika bağlantılı ağlarla) ilişkilendiriyor ve bu grupları hedef almak için terörle mücadele ve yaptırım yetkilerini devreye almak istiyor.
ABD’de uyuşturucunun bir kitle imha silahı olarak tanımlanması hukuki bazı tartışmaları da beraberinde getirdi. Silah teriminin tanımı Kongre tarafından belirlenen ABD’de, uyuşturucunun bu kategoriye girip girmediği tartışılıyor. Bazı uzmanlar, Trump’ın yaptığı bu tanımlamanın sahada somut bir fark yaratmayacağını, daha çok sembolik ve politik bir adım olduğunu söylüyor. Aynı zamanda uyuşturucu sorununu bir “silah” gibi görmek yerine halk sağlığı odaklı çözümler geliştirmek gerektiğini savunanlar da var.
TÜRKİYE’DE ULUSAL GÜVENLİK SORUNU
Türkiye’nin ulusal güvenlik belgesi olan Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nde (MGS) de uyuşturucu kullanımının yaygınlaşması bir ulusal güvenlik meselesi olarak görülüyor. Bu konuda Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz başkanlığında oluşturulan komisyon, bir uyuşturucuyla mücadele eylem planı hazırladı. 2024 itibarıyla Türkiye’deki cezaevlerinde hükümlü ve tutukluların toplam sayısı 340 bin civarında. Bunların yüzde 36’sı uyuşturucu suçlarından hükümlü veya tutuklu olarak yer alıyor. Bu da 120 bin kişiye tekabül ediyor. Bu rakam, uyuşturucu suçlarının cezaevlerinde en yaygın suç profili olduğunu gösteriyor.
TÜRKİYE’DE EN YAYGIN KENEVİR ÜRÜNLERİ
Avrupa ve ABD’de en yaygın kullanılan uyuşturucu türü fentanil iken, Türkiye’de esrar/kenevir ürünleri, eroin, sentetik kannabinoidler (özellikle bonzai) metamfetamin gibi sentetik uyarıcılar kullanım verilerinde öne çıkıyor. Bu maddeler uzun süredir Türkiye’nin uyuşturucu pazarında yaygın görülüyor. BM ve yerel uzmanlar Türkiye’de son yıllarda metamfetamin türü sentetik maddelerin kullanımının arttığına dikkat çekiyor. Emniyet kayıtlarına ve verilerine göre uyuşturucu suçlarına karışanlar arasında en yaygın kullanılan madde cannabis (esrar) yüzde 49.2 olarak öne çakıyor. Bunu takiben en yaygın kullanım yüzde 24.9 ile metamfetamin olarak raporlanıyor. Daha az da olsa heroin, sentetik kannabinoidler (bonzai), reçeteli ilaçlar/uyarıcı haplar (Captagon) da kullanılıyor. Kokain de son dönemde kullanımı artan ve öne çıkan uyuşturucu maddeler arasında sayılıyor. Kokain diğerlerine göre daha pahalı olduğu için kullanımı çok yaygın değil.
UYUŞTURUCU KULLANIM YAŞI
Uyuşturucu kullanıcılarının büyük çoğunluğunu genç yetişkinler (15–24 yaş) oluşturuyor. Uyuşturucuyu ilk deneme yaşı ortalama 20-22 olarak bildiriliyor. Kullanıcıların yaklaşık yüzde 66’sı CBD/esrar ile başlamış, bunu metamfetamin yüzde 25 ve sentetik kannabinoidler yüzde 12 izliyor. Kullanıcıların çoğu uyuşturucuyu arkadaş çevresi veya tanıdıklarından temin ediyor; yani arkadaş etkisi belirgin.
Tedavi görenlerden, rehabilitasyona tabi olanlardan elde edilen istatistiki verilere göre kullanılan maddelerin oranı şöyle:
Metamfetamin: yüzde 37.1
Eroin: Yüzde 28
Esrar (marihuana): yüzde 11.2
Sentetik kannabinoidler: Yüzde 4.9
Diğer maddeler (kokain ve diğer opiatlar) düşük oranda.
ÖLÜMLER YÜZDE 42 ARTTI
2024 yılına ait bir rapora göre; uyuşturucuya bağlı ölümler önceki yıla göre yüzde 42 oranında arttı. Bu ölümler arasında çoklu madde kullanımı, metamfetamin ve sentetik uyuşturucuların payı öne çıkıyor. Ayrıca daha önceki verilere göre metamfetamin, doz aşımı ve uyuşturucu bağlantılı ölümlerde giderek daha önemli bir faktör haline geldi.
İstanbul’da yapılan 10. sınıf öğrencileri arasında yapılan bir çalışmada;
- Yüzde 2,9 öğrenci en az bir kez marihuana (esrar) kullandı.
- Yüzde 4.9 uçucu/volatile maddeleri denedi.
- Diğer uyuşturucu türleri (kokain, eroin vb.) daha düşük oranlarda bildirildi.
Başka bir çalışmada ise Türkiye’de 10. sınıf öğrencileri arasında ekstazi kullanımı yaşam boyu yüzde 2.5 olarak bulundu. Bu gençlerin çoğunun diğer maddeleri de birlikte denediği saptandı.
Mersin Üniversitesi öğrencileri arasında yapılan bir araştırmada; öğrencilerin yaklaşık yüzde 6.8’i hayatında en az bir kez uyuşturucu madde kullandığını belirtti. Risk faktörleri arasında uygulayıcı arkadaş çevresi, sigara ve alkol kullanımı belirgin oluyor.
DENEME YAŞI 13-14
Araştırmalara göre; genç kullanıcıların kimyasal madde denemesi genellikle ergenlik döneminde başlıyor. Ortalama kimyasal madde deneme yaşı 13–14. Ayrıca birçok genç birden fazla maddeyi birlikte deniyor. Birçok gençte uyuşturucuya geçiş, okul çağı ve ergenlik döneminde başlıyor. Erkeklerde uyuşturucu kullanım oranı daha yüksek çıkıyor. Ailede veya yakın çevrede madde kullananların olması, gençlerde deneme riskini artırıyor. Tek ebeveynli aileler, düşük aile iletişimi ve ebeveyn eğitimsizliği gibi durumlar risk faktörleri olarak vurgulanıyor.
Farklı sosyo-ekonomik gruplarda kullanım şekli değişebiliyor. Düşük gelirli ve metropol “getto” bölgelerinde esrar ve volatil maddeler gibi basit erişimli maddeler daha yaygın iken; daha yüksek gelirli veya farklı sosyal çevrelerde kokain, amfetamin/uyarıcı türü maddeler gibi seçenekler daha fazla rapor ediliyor. Çalışmalar 15–24 yaş grubunu özellikle riskli buluyor. Genç nüfus bu alanda en dikkat edilmesi gereken grubun başında.