Karadağ maçı için beklentim kazanacağımız yönündeydi. Arada güç ve klas farkı vardı. Rakibin sahadaki yıldızı JOVETIC'in OMONIA LEFKOŞA oyuncusu olması bile çok şey anlatıyordu. En büyük yıldız ise kuşkusuz kulübedeki PROSINECKİ'ydi. 40 yaş üstü için çok anlamlı onun varlığı hatta onu görebilmek oralarda.
Karadağ'ın kalite ve gücü azdı ancak bu kadar etkisiz oynayacağını tahmin edemedim. Kasımpaşa-Bodrum FK maçının benzeri bir müsabaka izledik. Kapanan Karadağ, açmaya çalışan Türkiye...
Defansa pek iş düşmediği için bu maçı öndeki altılıyı konu etmeli.
BENFICA-INTER-REAL MADRID-G.SARAY-G.SARAY-BENFICA...
Ürkütücü değil mi?
69-83 arası daha ürkütücü...
BENFICA-INTER-REAL MADRID-F.BAHÇE-GETAFE-JUVENTUS...
Yetenekli ve yıldız isimler...
Ama olmadı... İlk yarıda Orkun, Arda, Hakan üçlüsü kalabalık savunmayı açamadı. Yunus-Kerem-Barış'tan da öyle bir beklenti sözkonusu değil.
Acaba maç sonu KÖŞE VURUŞU'nda Mustafa Denizli ve Rıdvan Dilmen'in sözünü ettiği gibi, Karadağ maçını bitirdiğimiz öndeki üçlü ile mi başlasaydık!
Yine ustalardan hareketle İzlanda maçına Yunus-Kerem-Barış ile mi başlamalı? (Derken gün içinde Barış'ın sakatlık haberi geldi! O yok.)
Maçı kazanmamız haber değeri taşımıyor. Kalitemiz çok açık önde rakibimizden. Asıl güzel haber kuzeyden geldi. Kerameti kendinden menkul uluslar liginde lider olabilmemiz için en iyi sonuç geldi; 2-2...
Bu statü, RESMİ HAZIRLIK MAÇLARI demek. Önüne havuç koymuşlar, lider ol gruptan çık falan filan...
Genelinde hocadan ve oyundan mutmainim. Ayrıntılarda çok hata bulabiliriz. Hocanın da "kamuoyu dizaynı" türü futbol dışı işleri yok; İŞİNE BAKIYOR.
Hep birlikte bu milli takımı sevelim. Ancak adımı değiştiririm iki yenilgi sonrası ne MONTELLA'nın hocalığı kalacak, ne takım içindeki sorunlar. Olan olmayan her şey önce dedikodu, sonra haber olacak.
Rahat bırakalım abi.
Eleştirilecek durum varsa da yeri ve zamanı gelince eleştiririz. Şimdilik işler iyi gidiyor.
