Sizi bilmem ama

Ahu Tuğba'nın cenaze törenini hiç sevmedim.

Hoş kimsenin cenaze töreni iyi güzel, sevimli değildir. Böyle bir beklenti yok, ancak Ağu Tuğba'nın vedası çok kötüydü. Bir kere Meriç Erkan ve Yaşar Alptekin'nin birbirlerini kucaklayarak havaya kaldırıp gülerek sarılma halleri, sanatçı dostlarının vefasızlığı, yok eski eşinin Bülent Ersoy ile ilişkinin konuşulması derken gördüklerim berbattı.

Bir döneme damgasını vurmuş, Yeşilçam'da sayısız filme imza atmış, Ağu Tuğba'ya bu son hiç ama hiç yakışmadı. Yıllardır Amerika ve Miami'de yaşayan Ağu Tuğba'nın cenazesi memleketine 27 gün gelemedi cenazesi morgda kaldı falan derken; sizi bilmem ama ben bu gördüklerimden sonra "Keşke orada kalsaydı cenazesi" demeden edemedim.

Evet keşke kalsaydı. O zaman daha huzurlu giderdi kimse de gereksiz şov yapmamış olurdu.

***

Tarkan katılamaz çünkü

Malumunuz Eylül ayında sürekli kayıplarımızı konuştuk. En son da ansızın aramızdan giden Metin Aralot'ın cenazesini yaşadık. O cenaze sonrasında bazıları, "Neden Tarkan hiç cenazelere katılmıyor" diye gereksiz bir çıkış yaptı.

Tarkan cenazelere katılamaz çünkü;

-Tarkan'ın bir cenazeye katılması demek oranın şov alanına dönmesi demek.

-Millet Tarkan'ı göreceğim ve fotoğraf çektireceğim diye vefat eden kişiyi bile umursamaz. E malum insanımız ünlü görmek için cenazelere gidiyor.

-Hatta kameralar Tarkan'ı takip edeceğim diye cenaze namazını kılan insanlar bile rahat duasını yapamaz.

-Tarkan'ın olması demek ciddi bir kaosa neden olur.

Keza bunu çok ünlünün cenazesinde yaşadık, yaşamaya da devam ediyoruz. Çünkü insanlarımız cenazeye saygı duymuyor. Bakın babamı çok yakın kaybettikten kısa bir süre sonra Metin Alolat'ın cenazesine gittim. Haliyle beni gören insanlar üzüntüsünü dile getirmek için yanıma geldi. Eşim, dostum üzüntüsünü dile getirdi. Ancak sırf Metin Arolat'a saygısızlık olmasın diye, rahatsız olup camiden çıkıp uzak bir yerde bekledim, duamı yaptım kendi adıma.

Bu tarz hassasiyetleri ve empatileri kendi adımıza yapmadığımız için ortaya kötü görüntüler çıkıyor. Bu sebeple lütfen biraz daha hassasiyet ve fazlasıyla saygı diliyorum.

Ayrıca Tarkan o cenazeye gitmedi diye üzülmedi, dostunu sevmiyor anlamına da gelmez. Tarkan o cenazeye gitse inanın arkadaşına son görevini layığı ile bile yapamaz. Nerden biliyorsunuz el ayak çekildiğinde Tarkan'ın dostuna, arkadaşına son görevini yapmak, duasını okumak için kabrinin başına gitmediğini. Kimin kime nasıl veda ettiği ile değil, yaşarken saygı göstermeyi kendi adınıza görev edinin derim.

***

Güle güle usta

Gerçekten bu sene kayıpların senesi olarak hafızalara kazınacak gibi görünüyor.

Usta Güneri Civaoğlu da gitti. Türk basınının önemli duayenlerindendi kendisi. Benim de meslek hayatımda çok kez denk düştüğüm usta güle güle. Huzur içinde uyu.