Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Malumunuz bu yaz biraz sıkıntılı geçiyor Bodrum-Alaçatı hattında. Fiyatlar uçuk, fırsatçı işletmeci, kazıklanan yerli turistin küsmesi ile birlikte cennet memleketimizin cennet köşeleri boş kaldı.

En son Antalya'da iki nar suyuna 1200 TL ödeyip kazıklandığını anlayan turist, polisi çağırıp ihbar ediyor. Çok iyi yapıyor, belki de bizim yapmamız gerekeni yapıyor. Fakat bizim küsen yerli turist bunun yerine ne yapıyor? Yunan Adaları'na gidiyor. E bir de dikkat çekmek isteyen infulencerlar da, "Yok Çeşme limanından bilmem kaç Euro'ya adaya geçtik, çok bekletildiğimiz için Uzo ikram edildi", yok "Bilmem nereye gittik dört kişi 45 Euro ödedik", yok "Oradan şunu yaptık, yok burada bunu yaptık" diye diye ballandıra ballandıra anlatıp görüntüler çekiyor. Hal böyle olunca memlekette sıkıntı büyüyor.

Fırsatçı işletmecinin de akıllanmaya hiç niyeti yok. Fakat fırsatçı işletmeci ile işini doğru düzgün yapanlar ayırt ediliyor. Bu yaz turisti kazıklamayan, işini doğru düzgün yapan işletmeci kazanacak ki, öyle de gözüküyor.

***

Bu arada sezonu geçirmek isteyen Çeşme-Bodrum hattında neler mi oluyor?

Geçen hafta bir gün fazla tatili fırsat bilen tatilci ilk kez Çeşme-Alaçatı hattını doldurdu. İlk kez oteller doluluk oranı yaşadı. Benim bile tanıdığım birkaç kişi bir günlüğüne Çeşme-Alaçatı da kalacak otel bulamadı. Fakat sonra ne mi oldu? Tatilci yine kaçtı yakın adalara. Diyorum ya, artık Çeşme'yi Yunan Adaları'na kaçış rotası olarak kullanıyor yazık!!!

Bodrum'da neler mi oluyor?

Eh işte!!! Hiç görmediği kadar sakin, hiç olmadığı kadar durgun. Haftanın birkaç günü dolu sonrası yine sessizlik. Bodrum'da bazı yerler haricinde çok fazla iş yapan yok. Bazı restoranlar, o da müşteriyi kazıklamayan hakkını alan mekanlar dolu o kadar. Gerisi maalesef sinek avlıyor. Özellikle DJ müziği ile iş yapan yerler boş. Fakat Bodrumn'da yine yeniden canlı müzik mekanları iş yapıyor. En başta da Cenk Eren, Deha Bilimler, Gökhan Tepe, Mahsun Kırmızıgül, Ebru Gündeş, Özcan Deniz, Fettah Can gibi isimler büyük ilgi görüyor.

Günay'da sahne alan Mahsun Kırmızıgül, Ebru Gündeş, Özcan Deniz gibi isimler müşteriyi çekiyor öyle ya da böyle kendine çekiyor. Tatilci yine canlı müziği tercih ediyor.

Bu sene ilk kez Bodrum'da kapılarını açan İstanbul'un gözde mekanı 888Private Fettah Can, Alya, Gülben Ergen, Ercan Saatçi, Cenk Eren, Gökhan Tepe gibi isimleri sahnesinde dönüşümlü olarak ağırlıyor.

İki senedir Yalıkavak'ta popüler olan Two sahnesinde de yine Demet Akalın, Kibariye, Altay, Cevher ve Alişan ile hareketli günler geçiriyor.

Üzüm Kızı'nda Deha Bilimler, Emre Altuğ, Ayta Sözer, Rubato, Şevval Sam gibi isimler sahnede.

Bu sene açılıp popüler olan Türkbükü'nün Barınak'ın da ise popüler isimler sahnede değil. Fakat müşteri sahnedeki kişiyle ilgilenmiyor bile. Amacı sadece eğlenmek. Çünkü geceye devam etmek isteyen bir kitle hala var. O kesim de gecenin sonunda soluğu ya Barınak'da alıyor ya da başka açık ve kalabalık olan yerlerde.

Terzi sahnesinde de yine Seda Mete, Alya Balyemez gibi isimler sahnede.

Diyeceğim o ki, yine yeniden canlı müzik başrolde. Eğlence severe o anlamda kriz dinlemiyor. Gidecekse canlı müzik dinlemekten vazgeçmiyor.

Peki bu sene Bodrum'da ne mi yok?

-Her sene yaşanan beach savaşları. Eskiden beach'lerde sahne alan sanatçılar artık yok. Çünkü beach'ler eskisi gibi iş yapmıyor.

-Lahmacun fiyatlarının yüksekliğini her sene konuşurduk. Ama artık lahmacun yerine her şeyin fiyatı çok fazla olduğu ve konuşulduğu için o bile sıradan kaldı.

-Teknelerde yakalanan ünlü isimler çok fazla yok.

-İkoncanlar zaten hiç yok.

Yani eskiye dair bilinen birçok şey hiç yok. Evi olan evinde, arada tatile gelen de uygun yerlerde yemeği yiyip haftanın bir günü de bütçesini canlı müzik mekanları için ayırıyor.

Ünlüsü de, ünsüzü de, zengini de yemek için sakin yer arıyor

Bu sene Bodrum'da sakin restoranlar, balıkçılar, mekanlar iş yapıyor. Mesela bu sene Adabük, Bitez, Gündoğan gibi yerlerde salaş balıkçılarda yok yok.

Hem uygun, hem de hak ettiği ücretleri alan balıkçılarda inanın görmediğim kişi kalmadı. Ünlüsü, ünsüzü, zengini, fakiri, iş adamı hepsi sakin, salaş, bilinmeyen restoranlarda ailesiyle, dostlarıyla, sevgilileriyle yemek yiyip sonra keyifli anlar geçirmek için canlı müzik mekanlarına gidip bir iki saat eğlenip sonra da evinin yolunu tutuyor.

Yani anlayacağınız artık sahil kesimlerinde sabaha kadar süren müzik sesi yok denecek kadar az.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar