Meral Akşener kimdir, kaç yaşında? İYİ Parti kurucusu Meral Akşener'in hayatı ve biyografisi
Türk siyasetinin "Demir Leydi"si olarak anılan, sert mizaçlı siyasi arenada bir kadın lider olarak varlık göstermenin ötesine geçip oyun kurucu pozisyonuna yükselen Meral Akşener, yakın tarihin en dikkat çekici figürlerinden biridir. Akademik kariyerini geride bırakıp girdiği siyaset yolculuğunda, İçişleri Bakanlığı gibi kritik bir koltukta en çalkantılı dönemlere tanıklık etmiş, meclis başkanvekilliği yapmış ve nihayetinde Türk sağında yeni bir yol açarak İYİ Parti hareketini başlatmıştır. "Asena" lakabıyla milliyetçi tabanın, merkez sağa açılan söylemleriyle de geniş kitlelerin dikkatini çeken Akşener'in hikayesi, sadece bir siyasi kariyer değil, aynı zamanda Türkiye'nin demokrasi mücadelesinin de bir parçasıdır. İşte detaylar...
Meral Akşener'in siyasi serüveni, Doğru Yol Partisi'nde (DYP) başlayıp Milliyetçi Hareket Partisi'nde (MHP) olgunlaşan ve ardından kendi liderliğinde yeni bir partiye dönüşen dinamik bir süreçtir. 28 Şubat sürecinde takındığı tavırla hafızalara kazınan, MHP içindeki liderlik mücadelesiyle Türk siyasetinde nadir görülen bir parti içi demokrasi sınavı veren ve sonrasında "Cesurlar Hareketi" adını verdiği oluşumla İYİ Parti'yi kuran Akşener, siyasi yelpazenin merkezinde durmaya çalışan bir denge unsuru olmuştur. Onun hayatını okumak, Türkiye'nin koalisyonlar döneminden tek parti iktidarına ve oradan ittifaklar dönemine geçişini de analiz etmek demektir.
MERAL AKŞENER KİMDİR?
Türk siyasetinin en etkili kadın liderlerinden biri olan Meral Akşener kimdir sorusunun cevabı, İzmit'in Gündoğdu köyünde başlayan mütevazı ama dirençli bir yaşam öyküsüne dayanır. 18 Temmuz 1956 tarihinde Kocaeli'de dünyaya gelmiştir. Ailesi, Balkanların hüzünlü göç hikayesinin bir parçasıdır; babası Tahir Ömer Bey ve annesi Sıdıka Hanım, 1923 yılında Yunanistan'ın Drama kentinden Türkiye'ye göç etmiş bir mübadil ailenin çocuklarıdır. Bu Rumeli kökeni, Akşener'in siyasi kimliğinde ve hitabetinde sık sık vurguladığı, "Selanikli Meral" kimliğinin temelini oluşturur.
Eğitim hayatı başarılarla dolu olan Akşener, 1974 yılında Bursa Kız Öğretmen Lisesi'nden mezun olmuştur. Ardından İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü'ne girmiş ve 1979 yılında buradan mezun olarak tarih öğretmeni unvanını almıştır. 1979 ile 1982 yılları arasında öğretmen olarak görev yaptıktan sonra akademik kariyere yönelmiştir. Yıldız Teknik Üniversitesi Kocaeli Mühendislik Fakültesi'nde araştırma görevlisi olarak çalışmaya başlamış, Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde yüksek lisans ve doktorasını tamamlayarak "Tarih Doktoru" unvanını kazanmıştır. Kocaeli Üniversitesi'nde İnkılap Tarihi Bölüm Başkanlığı görevini yürütürken, Zübeyde Hanım Şehit Aileleri Vakfı'nın kuruluşuna öncülük ederek sivil toplum alanında da aktif rol almıştır.
SİYASETE GİRİŞ VE İÇİŞLERİ BAKANLIĞI DÖNEMİ
Akademik kariyerini bırakarak siyasete atılması, abisinin MHP çevresindeki etkinliği ve kendisinin merkez sağa olan ilgisiyle şekillenmiştir. 1994 yerel seçimlerinde Doğru Yol Partisi'nden (DYP) Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmuş ancak seçilememiştir. Bu süreç, onun Tansu Çiller ile yakınlaşmasını sağlamış ve Çiller'in teklifiyle Kadın Kolları Başkanlığı görevini üstlenmiştir. 1995 genel seçimlerinde DYP Kocaeli Milletvekili olarak meclise girmiş ve siyaset basamaklarını hızla tırmanmaya başlamıştır.
Meral Akşener'in siyasi kariyerindeki en kritik dönemeç, 1996 yılında Refah-Yol hükümetinde İçişleri Bakanı olmasıdır. Susurluk kazasının ardından istifa eden Mehmet Ağar'ın yerine bu göreve getirilen Akşener, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin ilk kadın İçişleri Bakanı olmuştur. Ancak bu görev, 28 Şubat post-modern darbesinin en şiddetli günlerine denk gelmiştir. O dönemde askeriyenin siyasete müdahalesine karşı sert duruşu, valilere gönderdiği genelgeler ve generallerle girdiği polemikler, ona "Asena" ve "Demir Leydi" lakaplarını kazandırmıştır. Bu süreçte gösterdiği direnç, siyasi karakterinin en belirleyici özelliği olarak tarihe geçmiştir.
MHP YILLARI VE MECLİS BAŞKANVEKİLLİĞİ
DYP içindeki çalkantıların ardından 2001 yılında partiden ayrılarak, kuruluş aşamasındaki AK Parti'nin "Yenilikçiler" kanadına katılmış, ancak kısa süre sonra "Milli Görüş gömleğini çıkardım" söyleminden rahatsız olarak bu hareketten kopmuş ve 2001 yılında Milliyetçi Hareket Partisi'ne (MHP) katılmıştır. Meral Akşener nereli sorusunun cevabı olan Kocaeli yerine, bu kez İstanbul milletvekili olarak 2007 ve 2011 seçimlerinde MHP saflarında meclise girmiştir. MHP içinde Devlet Bahçeli'ye en yakın isimlerden biri olmuş ve 2007-2015 yılları arasında TBMM Başkanvekilliği görevini yürütmüştür. Meclis yönetirken sergilediği adil, esprili ve otoriter tavrı, her kesimden siyasetçinin saygısını kazanmasını sağlamıştır.
Ancak 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra başlayan süreç ve 1 Kasım seçimlerindeki başarısızlık, MHP içinde bir liderlik tartışmasını tetiklemiştir. Meral Akşener, parti içi demokrasi talebiyle yola çıkarak Devlet Bahçeli'ye rakip olmuş ve olağanüstü kongre için imza toplamıştır. Ancak yargı süreçleri ve genel merkezin tavrı nedeniyle kongre yapılamamış ve Akşener, 8 Eylül 2016 tarihinde partisinden ihraç edilmiştir. Bu ihraç, aslında yeni bir başlangıcın habercisi olmuştur.
İYİ PARTİ'NİN KURULUŞU VE LİDERLİK DÖNEMİ
MHP'den ayrılan diğer muhalif isimler ve merkez sağdan katılımlarla birlikte Meral Akşener, 25 Ekim 2017 tarihinde İYİ Parti'yi kurmuş ve genel başkanlık koltuğuna oturmuştur. Partisini "Merkezde, Atatürkçü ve milliyetçi" bir çizgide tanımlayan Akşener, 2018 genel seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Saadet Partisi ve Demokrat Parti ile "Millet İttifakı"nı kurarak seçimlere girmiştir. Aynı seçimde Cumhurbaşkanı adayı olmuş ancak %7,3 oranında oy alabilmiştir. Partisi ise meclise girmeyi başarmıştır.
2019 yerel seçimlerinde Millet İttifakı'nın devamını sağlayarak, Ankara ve İstanbul gibi büyükşehirlerin muhalefet tarafından kazanılmasında stratejik bir rol oynamıştır. Bu süreçte "Başbakanlığa talibim" diyerek parlamenter sisteme dönüş vurgusu yapmış ve 2023 seçimlerine giden yolda Altılı Masa'nın en önemli aktörlerinden biri olmuştur. Ancak 2023 seçimlerinde yaşanan yenilgi ve ittifak içindeki anlaşmazlıklar (masadan kalkıp geri dönme süreci), partisinin oy kaybetmesine ve parti içinde tartışmaların başlamasına neden olmuştur. 2024 yerel seçimlerindeki başarısızlığın ardından Nisan 2024'te yapılan olağanüstü kurultayda aday olmayarak genel başkanlık görevini Müsavat Dervişoğlu'na devretmiştir.