İnfaz düzenlemesinde kapsam tartışması
TBMM Adalet Komisyonu'nda görüşmeleri süren 11. Yargı Paketi içerisinde yer alan infaz düzenlemesi, kapsam üzerinden yürüyen tartışmaların odağına yerleşmiş durumda. Toplumsal hassasiyetler ve siyasi talepler komisyon görüşmeleri esnasında da yoğun olarak dillendiriliyor. Kadına şiddet ve cinsel istismar suçlarının kapsam dışında bırakılması konusunda yoğun bir talep söz konusu. DEM Parti ise terör suçundan hüküm giyenlerin de kapsama alınmasını talep ediyor. Kapsam tartışmalarının komisyon aşamasından genel kurul aşamasına kadar sürmesi bekleniyor. Fevzi Çakır'ın haberi..
11.Yargı Paketinin TBMM Adalet Komisyonundaki görüşmeleri devam ediyor. Bu teklifin en çarpıcı ve kamuoyunun yakından takip ettiği bölümü ise infaz düzenlemesine dair madde.
Teklifin 27. maddesi, pandemi döneminde ortaya çıkan “aynı suçu işleyip farklı infaza tabi olma” eşitsizliğini gidermeyi amaçlıyor. 31 Temmuz 2023 ve öncesinde işlenen suçlar için 3 yıl erken denetimli serbestlik / açık cezaevi hakkı getiriliyor.
Pandemi döneminde yürürlüğe giren infaz düzenlemesi, yalnızca cezaevinde bulunan hükümlüleri kapsadığı için binlerce kişi aynı suçu işlemesine rağmen “infaz eşitsizliğine” maruz kalmıştı. Yeni teklif, o dönemdeki bu eşitsizliği gidermek için cezaevinde bulunma şartını kaldırıyor ve suçun türüne değil suç tarihine göre eşit infaz hakkı tanıyor.
Teknik anlamda infaz rejiminin eşitlenmesi olarak değerlendirilecek düzenleme ile ilk etapta yaklaşık 55 bin, süreç içinde 100 bin dolayında mahkûmun düzenlemeden yararlanabileceği öngörülüyor.
"KAPSAM" TARTIŞMASI
Teklif, Meclis'e sunulduğu andan itibaren kapsam tartışmaları başladı. En güçlü itiraz; cinsel suçlar, kadına yönelik şiddet ve çocuk istismarı gibi suçların düzenleme kapsamında olması yönünde geldi. Bu itiraz komisyon görüşmeleri esnasında da yoğun olarak dile getirildi. Milletvekilleri, bu suçlarda erken tahliye algısının toplumsal adalet duygusunu zedeleyeceğini belirterek kapsamın daraltılmasını istedi.
TEKNİK AÇMAZ...
Ancak bu konuda teknik bir açmaz var: Pandemi dönemine ilişkin ilk infaz düzenlemesi, bu suçları kapsayarak yürürlüğe girmişti. Yalnızca terör ve örgütlü suçlar kapsam dışıydı. Bu nedenle kapsam daraltılırsa bu kez “geriye dönük yeni bir infaz eşitsizliği” doğacağı uyarısı yapılıyor.
"TERÖR SUÇLARI DA KAPSAMDA OLSUN"
Tartışmalara tamamen farklı bir boyut getiren DEM Parti, düzenlemenin terör suçlularını da kapsaması gerektiğini komisyon görüşmeleri esnasında dile getirdi. Parti temsilcileri, bunun hem eşitlik ilkesi hem de süren barış süreci tartışmaları açısından gereklilik olduğunu savundu. Cezaevlerinde bugün 18 bin dolayında terör hükümlüsü veya tutuklusu bulunuyor.
TARTIŞMALAR İZLENİYOR
Edinilen bilgilere göre hem AK Parti grup yönetimi hem de Adalet Bakanlığı, komisyondaki tartışmaları ve kamuoyunda yükselen hassasiyeti yakından takip ediyor. Şu ana kadar kapsamın daraltılması ya da genişletilmesi ihtimallerine ilişkin net bir tutum açıklanmadı. Ancak yetkililer, genel kurul aşamasına kadar bu taleplerin akıbetinin şekilleneceğini belirtiyor.
GENEL KURUL'A BIRAKILABİLİR
Kulislerde ağırlık kazanan senaryoya göre: Komisyon aşamasında kapsam konusunda keskin bir değişiklik yapılmayabilir. Tartışmanın bütçe görüşmeleri sonrasında başlayacak Genel Kurul müzakerelerine bırakılması bekleniyor. Genel Kurul'da hem kapsamı daraltan hem de kapsamı genişleten önergeler gelebilir. Bu nedenle hem cinsel suçlar ve kadına şiddet konusu hem de terör suçlarına ilişkin talepler, Genel Kurul aşamasının sonuna kadar gündeme gelebilir. Komisyon ve Genel Kurul müzakereleri, paketin nihai şeklini belirleyecek.